ABD DEMOKRASİSİ

upa-admin 26 Ekim 2014 1.844 Okunma 0
ABD DEMOKRASİSİ

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra uluslararası alanda demokratikleşme ön plana çıktı. Elbette demokratikleşme karşılıklı olarak devlet-vatandaş ilişkilerini düzenleyen bugüne kadar bulunan en önemli mekanizmadır. Bu mekanizmanın devlet sisteminde ve toplumda uygulanması ise çeşitlidir. Devletler bunu standart reçete gibi kullanamazlar, kendilerine ve toplumlarına göre çeşitli şekilde uygularlar.

ABD Başkanı Barack Obama, Clinton Küresel Girişimi yıllık oturumundaki konuşmasında dünya devletlerine adeta demokrasi dersi vermeye çalıştı. Obama konuşmasında şöyle dedi: “Rusya’dan tutun, Çin’e ve Venezuela`ya kadar amansız baskılar görüyoruz, Hükümetler meşru fikir ayrılığını devlete ihanet olarak değerlendiriyor. Azerbaycan gibi yerlerde yasalar STK’ların etkinliğini inanılmaz derecede zorlaştırıyor…”. Obama daha sonra “Demokrasiyi güçlendirmek için daha güçlü bir kampanyaya ihtiyaç var” dedi. Elbette var, ama bunu ABD örneğinde de görmek mümkündür.

Obama kendi devletinin de politikasını eleştirdi ve demokrasi, insan haklarının korunamaması sorunları vb. hakkında görüşlerini aktardı. Bu sorunların çözümü yollarından konuştu, ama ne yazık ki, ABD’de de bu sorunlar çözülemiyor. Obama kendi evindeki “yangın”ı söndürmeden, komşu evin “bacasından çıkan duman”ı sorun olarak görüyor.

ABD Başkanı bu veya diğer konularda görüş bildirebilir. Fakat bu durum, uluslararası ilişkiler sisteminde genelde kabul edilmiş, ancak iki kutuplu dünyanın dağılmasından sonra bir hayli bozuntuya maruz kalmış olan uluslararası hukuk, siyasi kültür ve adalet anlayışı kurallarına uymalıydı.

ABD dünyada demokrasinin beşiği ve koruyucusu olarak sunuluyor. Ama bu “demokrasi”nin bilinmeyen ve bilinmesi engellenen bazı hususları vardır. ABD’nin demokrasi anlayışı şöyledir:

– ABD’de yerli Kızılderililere karşı 65 katliam yapıldı ve 3 milyondan fazla Kızılderili öldürüldü. En son katliam ise 1911 yılında yapıldı ve tarihe “Last Massacre” (Son Katliam) olarak geçti;

– 16. yüzyıldan 1808 yılına kadar “Tumberio”, yani ölü taşıyıcıları adı ile bilinen gemilerde sadece ABD’ye 12 milyon 500 bin köle getirildi. Kölelik ABD’de resmen 18 Aralık 1865 yılında yasak edilse de, ırk ayrımı bazı gruplarda halen bile devam ediyor;

– Irkçılığa karşı savaşan Martin Luther King 4 Şubat 1968 tarihinde öldürüldü;

– Geçen aylarda Ferguson`da ırk ayrımı sonucunda Afrikalı-Amerikalı bir gencin polisler tarafından öldürülmesinden sonra itiraz edenlerin gözaltına alınması ve onlara karşı şiddet uygulanması gözlemlendi;

– New York’ta polisler tarafından gözaltına alınanların % 70`i, ateş açılanların % 50’si, öldürülenlerin % 70’i Afrikalı Amerikalı;

– ABD`de 20-29 yaşında olan Afrikalı Amerikalıların üçte biri ya hapishanelerde, ya da göz altındadır;

– ABD Hükümeti, yaklaşık 10 yıldır Guantanamo’da insanları mahkeme kararı olmadan yıllarca cezaevinde tutuyor, onlara işkence yapıyor;

– İkinci Dünya Savaşı sona erdikten sonra, 6 Ağustos 1945’te Hiroşima’ya, 9 Ağustos 1945’te Nagazaki’ye atılan atom bombaları sonucu 100 bin Japon sivil öldürüldü ve yüz binlerce insan sakat kaldı;

– Vietnam Savaşı’nda 1962-1971 yılları arasında sivil insanlar katledildi, onlara karşı 80 milyon litre kimyasal dioksin gazı (demir fıçılardaki zehirli gazın etiketinin rengine göre bu zehirli gaza portakal gazı da denir) kullanılarak 5 milyon Vietnamlı öldürüldü ve sakat kaldı;

– Kore Halkı ikiye bölündü, birbirine düşman edildi ve bu husumetin devam etmesi politikası uygulanıyor;

– ABD, Irak’ın enerji kaynaklarına sahip olmak için bu ülkeyi işgal etti ve yüz binlerce insanı öldürdü, milyonlarca insan ülkesini terk etti;

– 11 Eylül olayından sonra Afganistan’ı işgal ederek on binlerce insanı öldürdü;

– Irak ve Afganistan’da yüksek netliğe sahip silahlarla silahlı hedefler değil, sivil insanlar da öldürüldü;

– “Barış gücü” ABD askerleri, Irak ve Afganistan’da sivil insanları öldürüp, cesetlerini hakaret ederek çocukları ve torunları için hatıra fotoğrafı çektirdi;

– Libya`da yönetimi devirerek, Suriye’de ise buna gayret ederek bölgede kaos yarattı;

– Uluslararası terörizme karşı savaş ilan ederken, kendisinin mahkum ettiği Ermeni teröristleri affetti.

Dr. Hatem CABBARLI

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.