KOSOVA’DA İKTİDARIN EŞİĞİNDE BİR LİDER ALBIN KURTI VE BİR HAREKET VETEVENDOSJE!

upa-admin 11 Şubat 2021 8.984 Okunma 0
KOSOVA’DA İKTİDARIN EŞİĞİNDE BİR LİDER ALBIN KURTI VE BİR HAREKET VETEVENDOSJE!

Giriş

14 Şubat 2021 günü, Kosova Cumhuriyeti’nde, erken parlamento seçimleri yapılacak. Hemen hemen tüm kamuoyu araştırmaları, bu seçimlerin galibinin % 50-55 arası oyla Vetëvendosje Hareketi’nin olacağını gösteriyor. Buna istinaden, bu yazıda, yıllar önce yalnızca 3-5 kişilik bir grupla politik aktivitelerine başlayan bu halk hareketinin Başbakan adayı lideri (Albin Kurti) ve bu hareketin nasıl yıllar içerisinde bu kadar başarılı olabildiğini anlatmak istiyorum.

İçinde bulundukları toplumlarda yapılan haksızlıklara karşı 3-5 kişi ile başlattıkları onurlu bir duruş ve mücadele ile yıllar içerisinde büyüyen ve halkının sevgi ve güvenini kazanıp milyonları peşine katabilen liderler tarihte başarılı olmuş ve önemli icraatlar yapmışlardır. Lider olarak ortaya çıkan insanlar, onları lider yapan karakteristik özelliklerinin yanı sıra, dava insanlarıdırlar. Yaşadıkları toplumlarda, temel insan haklarına karşı yapılan haksızlıklara karşı tepki vererek mücadeleye başlarlar. Büyük liderler, davalarına sarsılmaz biçimde inanarak, hiç durmadan, hiçbir şantaja veya baskıya boyun eğmeden, onları kırmaya ve vazgeçirmeye çalışan yönetimlere karşı dimdik, sağlam ve onurlu şekilde durabilen özelliklere sahip  insanlardır. Zaman içerisinde, bu liderlerin, kırılmayan,  mücadeleci ve onurlu duruşlarına, çevrelerindeki insanlar da bir bir katılmaya başlarlar. Ve günün birinde, birlikte alınan uzun yolculukta o insanların sayısı milyonlara ulaşır. Günümüzde, Balkanlar’ın en son bağımsız olan ülkesi Kosova’da, Albin Kurti isminde böyle bir lider bulunmaktadır.

1990’ların Öğrenci Lideri Albin Kurti

1990’lı yıllar, Sırbistan şoven rejiminin tüm Kosova’da hayatı çok ağırlaştırdığı bir dönem olarak tarih sayfalarındaki yerini almıştır. Miloşeviç yönetimindeki Belgrad merkezli devlet, tüm Kosova’da terör estiriyordu. Böylesi siyasi süreçlerde, toplumların en dinamik kesimi olan Ü-ğniversitelerin genellikle ilk tepkiyi veren kurumlar olduğu bilinir. Kosova’da da benzer tepkiler doğmuştu. Kosovalı Arnavut öğrencilerin eğitim ve temel diğer haklarına el konulması, bu dönemde bardağı taşıran olaylardan biri olmuştur. 1 Ekim 1997 yılında Priştine Üniversitesi öğrencileri, Miloşeviç yönetimi tarafından baskı yolu ile işgal edilen üniversite binalarından geri çekilmeleri için protesto gösterileri organize ettiler; üniversite Rektörü ve öğrencilerin başlattığı bu protestoların liderlerinden birisi de Albin Kurti idi.  Kurti, daha sonra, Sırbistan rejimi tarafından, Kosovalı Arnavut öğrencilerin el konulan eğitim ve temel diğer hakları ile bu öğrencilerin  talepleri konusunda uluslararası toplumu bilgilendirmek üzere, 1997-1999 döneminde, Washington, New York, Brüksel, Kopenhag ve Strasbourg’daki Avrupa Parlamentosu merkezlerine davet edilmiştir. Kurti, 1998-1999 Kosova-Sırbistan Savaşı döneminde UÇK-Kosova Kurtuluş Ordusu Genel Siyasi Temsilcilik ofisinde görev aldı. Albin Kurti, 1999 Mart ayında başlayan NATO bombardımanlarından sonra Kosova’dan ayrılmamış ve Nisan ayında Sırp polisleri tarafından tutuklanmıştır. 2000 yılında tutuklu bulunduğu Sırbistan’da çıkarıldığı mahkemede, bu mahkemeyi tanımadığını ve kendisinin herhangi bir suç işlemediğini, sadece halkının hakları için mücadele ettiğini söyleyerek, savunma avukatı tahsis edilmesini reddetmiştir. Hapishanede kendisinin ağır işkenceler gördüğü bilinmektedir. Bu idealist insan, 1998-1999 yıllarında Sırbistan-Kosova arasında yaşanan savaş sırasında ve sonrasında Kosova’da yoğun olarak etkin olan uluslararası kuruluşların siyasi tutumlarına karşı bir tepki hareketi olarak, 3-5 idealist yakın arkadaşı ile 2004 yılında Vetëvendosje’yi (Kendin Karar Al) kurdular. Bir siyasi hareket olarak, aktif vatandaşlık ve demokrasiye doğrudan katılım hakkını savunan düşünceler doğrultusunda kurulan Vetëvendosje, önceleri çeşitli aktivitelerle kendini gösterdi.

Aktif Siyasette Vetëvendosje

2 Haziran 2005 yılında resmi olarak kurulan Vetëvendosje hareketi, o günden bu güne Kosova siyasetindeki en etkin muhalefet partisi olmuştur. Hareket, özellikle Sırbistan’la ilişkilerin normalleşmesi müzakerelerinde, 10 yıldan bu yana Kosovalı liderlerin imza attığı yanlış anlaşmalara karşı, halkın geniş katılımı ile yoğun protestolar düzenlemiştir. 2010 yılında halk seçimlerine katılmaya karar verip parlamentoya giren Vetëvendosje, Kosova’nın devlet yapısına ve toprak bütünlüğüne zarar verecek anlaşmaları önleyebilmek için, parlamento içerisinde de protestolarına devam etmiştir. Parti, 2013 yılında, Kosova halkına “Alternatif Yönetim” programını sunmuştur. Alternatif Yönetim; 1-) Hukuk Devleti, 2-) Gelişen Devlet, 3-) Sosyal Devlet olarak 3 temel başlık ve toplamda 113 alt başlıkla, adaleti, gelişmişliği ve refah seviyesini yükseltmeyi hedefleyen sosyal devlet politikaları öneriyordu. Nitekim Vetëvendosje, sosyal demokrat bir partidir.

6 Ekim 2019 seçimleri ve Birinci Albin Kurti hükümeti

20 yıl aradan sonra, 6 Ekim 2019’da yapılan seçimlerde, Kosova Cumhuriyeti halkının tercihleri UÇK komutanlarının hükümetlerine son vermekten yana oldu. Henüz çok genç bir Cumhuriyet olan Kosova’da, 2000 yılından bu yana önü alınamayan büyük yolsuzluklara, işsizliğe, adaletsiz adalet sistemine ve artan yoksulluğa karşı, Kosova halkı, 6 Ekim 2019 seçimlerinde artık  tek umut olarak baktıkları Albin Kurti ve partisi Vetëvendosje (Kendin Karar Al) hareketine oy verdi ve seçimin galibi olarak onları birinci sıraya çıkardı. Ancak hükümeti kurmak için yeterli oya sahip olamadığı için, Kurti ve partisi, seçimlerde ikinci olan Kosova Demokratik Birliği (LDK) ile bir koalisyon hükümeti kuruldu.

Böylelikle, birinci Kurti hükümeti, 3 Şubat 2020 tarihinde kuruldu ve halka verdiği sözleri yerine getirmek için heyecanlı ve cesur şekilde görevine başladı. Şimdi, 52 günlük birinci Kurti hükümetinin kısa süre içerisinde iç ve dış siyasette yaptıkları çalışmaları ve duruşunu kısa başlıklarla anlatmak istiyorum.

İç Politika: Kurti işbaşı yaptığında, yolsuzluk, hırsızlık, işsizlik ve yoksulluk en önemli sorunlar olarak masada bekliyordu. Göreve, kendisinin, Bakanlarının ve büyük devlet kurumlarındaki yöneticilerin maaşlarını yarı yarıya düşürmekle başladı. Hızlı şekilde önemli devlet kurumlarında yolsuzluk ve organize suçlarla ilgili mahkeme dosyaları bulunan yöneticileri görevden aldı, yerlerine temiz yöneticiler atadı. Adalet sisteminde reform niteliğinde adımlar atıldı; yargının bağımsızlığına çok büyük bir önem veren Kurti, aktif bir Başbakan olarak zamanının büyük kısmını sahada geçiriyordu. Kurti, halkın ağır sorunlarına çözüm üretmek için topyekun ve aktif bir çalışmanın gerekliliğini sürekli ifade edip, bunları bizzat uygulamıştır. Uzun yıllardan sonra, onun döneminde, Kosova halkı, kendini ilk kez ciddi bir devlet güvencesi içerisinde hissettiğini söylemeye başlamıştır. Temiz siyasetçiler, insanlarda böyle umut uyandırmayı başarırlar.

Dış Politika: Sırbistan’la ilişkiler ve müzakere takvimi konusunda; içeride dönemin Cumhurbaşkanı Haşim Taçi ve dışarıda ABD’deki Donald Trump yönetimi ve özel temsilcisi Richard Grenel aracılığı ile Kosova’nın devlet yapısına ve toprak bütünlüğüne zarar vereceği aşikar olan anlaşmalara imza atması için Başbakan Kurti’ye baskı yapmaya başlanmıştır. Bu baskı, ilk günlerden itibaren artarak devam etmiştir. Belgrad’ın Kosova siyasetine en başından beri karşı çıkıp, bu konuda ilkeli, cesur ve taviz vermeyen tutumu ile yükselen Albin Kurti, yine bu baskılara boyun eğmemek için direndi. Ancak iç ve dış siyasette aktif  olan birinci Kurti hükümeti, içeride ve dışarıda devlet kurumlarında mafyalaşmış olan bazı siyasetçilerin hesaplarını bozduğu için, koalisyon ortağı siyasetçilerle işbirliği yapan Cumhurbaşkanı Taçi tarafından Kurti hükümetini düşürmek için düğmeye basıldı. Tüm dünya ülkeleri Covid-19 (koronavirüs) ile mücadele etmeye çalışırken, Kosova’da, o güne kadar işbaşına gelen en başarılı hükümetin (Avrupa Birliği’nin çeşitli kuruluşlarından da açıkça takdir almış olan) düşürülmesi isteniyordu ve pandeminin ortasında, güvenoylaması talebi ile 25 Mart 2020’de Kosova Meclisi toplanarak, koalisyon ortağı partinin, Cumhurbaşkanı ve diğer partilerle işbirliği sonucu hükümet düşürüldü. Koalisyon ortağı LDK’nın Başbakan adayı olarak 6 Ekim seçimlerinde yer alan ve Kurti hükümetinin önerisi üzerine Meclis Başkanı seçilen Vjosa Osmani ve aynı partiden bir milletvekili arkadaşı ise, bu oylamada, hükümetin düşürülmesi talebine red oyu kullandı.

Birinci Kurti hükümetinin düşmesinden bugüne kadar olan süreç

Kosova halkı, demokratik seçimlerle iktidara gelen ve haksız yere düşürülen birinci Kurti hükümetinin düşürülme sebeplerini çok iyi anladığı, şimdilerde yapılan kamuoyu anketlerindeki % 50-55’lik sonuçlarla da açıklanabilir. 2020 yılı Haziran ayında koalisyonun ortağı LDK, diğer küçük partilerle ve Sırp ve diğer azınlıklarla ortak bir hükümet kurdu. Ancak hapis cezası kesinleşmiş bir milletvekilinin oyuna bağlanan adeta pamuk ipliğine bağlı azınlık hükümeti, kanunlar karşısında yasadışı bir hükümet olarak görev yapıyordu. Tüm bu olumsuzluklarla birlikte, herşeyin 6 Ekim 2019 öncesi gibi devam etmesi, yani yolsuzluk ve devlet içerisinde ve dışında organize suçlarla mücadele edilmemesi, adalet sisteminin bunları yapanlara karşı işlememesi ve ekonominin daha da kötüleşmesi, halktaki huzursuzluğun artarak sürmesine sebep oldu. Haziran 2020’de işbaşına gelen hükümete, bir de hapis cezası kesinleşmiş milletvekili Etem Arifi’nin güven oyu vermiş olması ise yeni bir siyasi krize yol açtı. Vetëvendosje’nin kanuni girişimleri sonucu, Anayasa Mahkemesi kararı ile Abdullah Hoti hükümetine son verilerek,  7 Ocak 2021 tarihinde erken seçim gidilmesi kararı alındı.

Albin  Kurti-Vjosa Osmani Koalisyonu

Birinci Kurti hükümetinin düşürülmesi için yapılan güven oylamasında red oyu kullanan ve o tarihte Meclis Başkanı, 4 Kasım’dan itibaren de geçici Cumhurbaşkanı olan Hukuk Profesörü Vjosa Osmani, Kosova’da genç kuşak başarılı politikacıların içerisinde yer almaktadır. Son iki dönemde Kosova’da en çok oy kazanan kadın milletvekili olan Osmani, Kosova’nın bağımsızlığı için hayati önem taşıyan süreçte, Uluslararası Adalet Divanı’nda (ICJ) Kosova’nın Sırbistan’a karşı kazandığı davada Kosova temsilcisi olarak görev almıştır. Yolsuzluk ve organize suçlarla mücadele etmek ve bağımsız bir yargı sağlama noktasında taviz vermeyen tutumu Albin Kurti ve Vetëvendosje’nin duruşu ile örtüştüğü için, Osmani, 14 Şubat seçimlerine Vetëvendosje ile birlikte ve aynı listede Albin Kurti’nin ardından 2. sıradan katılmaktadır. Albin Kurti-Vjosa Osmani işbirliğinin halkta çok büyük bir karşılığı ve olumlu yansımalarının olduğu açıkça görülmektedir. Referandum olarak nitelenen 14 Şubat seçimlerinde, ikili, “KREJT dhe DREJT!” seçim sloganı ile tek başına iktidar  hedeflenmektedir. Bu slogan, “HEPİMİZ DOĞRU OLANI SEÇECEĞİZ” olarak çevrilebilir.

Kosova halkı ve diasporasından çok büyük bir destek bulan Vetëvendosje, şimdi ikinci Kurti hükümetine hazırlanıyor. Kosova halkının çoğunluğu, daha sağlıklı, müreffef ve kaliteli bir gelecek için, tek umut olarak gördükleri, yolsuzluklara bulaşmamış, temiz, ilkeli ve cesur ikinci Kurti hükümeti için oy kullanıp, kirlenmiş ve ülkeyi geriye götüren siyasetçilerin yönetimlerine son vermek istiyor. Kısacası, Kosova’da halk, bu seçiömde bir nevi bir referandum için oy kullanacak…

Esma BUNJAKU

 

 

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.