TALİBAN VE “DÜŞMAN İLE ÇALIŞANLAR”

upa-admin 20 Haziran 2021 2.412 Okunma 0
TALİBAN VE “DÜŞMAN İLE ÇALIŞANLAR”

ABD Başkanı Joe Biden, Afganistan politikası konusunda selefi Donald Trump’ın izinden gidiyor. Trump’ın Afganistan’dan ABD ve müttefik askerleri çekme konusundaki kararlı tutumunun şekillendirdiği ABD’nin Afganistan politikasından Biden döneminde  tamamen  sapılmasa bile, Biden’in Taliban’a karşı daha sert ve çekilme konusunda da daha temkinli olacağına yönelik beklentiler boşa çıkmış görünüyor. ABD ve müttefik askerleri, programda bir değişiklik olmazsa,  Temmuz ortasında Afganistan’dan çekilmiş olacaklar; üstelik çekilmenin ülkede şiddeti arttıracağına ve barış getirmeyeceğine yönelik uyarılara, en azından Afgan güvenlik güçlerine destek olacak küçük bir askeri birliğin Afganistan’da bulunmaya devam etmesi yönündeki uzman tavsiyelerine rağmen…

ABD ve müttefik askerlerin çekilmesinin Afganistan’a barış getirmeyeceğine yönelik görüşleri destekleyen en önemli argüman, ABD ve Taliban arasında akdedilen barış anlaşmasına rağmen, son aylarda ülkede şiddetin artması ve Taliban’ın kontrolü altındaki bölgelerin genişlemesidir.  Bu ay içinde Afganistan hükümet güçleri ve Taliban arasında yaşanan onlarca çatışma haberi ile Taliban’ın ele geçirdiği vilayetlerin isimleri Afgan basınında yer almıştır.a Yabancı asker çekilirken Taliban’ın daha da saldırganlaştığı dikkatlerden kaçmamaktadır.

ABD ve müttefik askerlerin çekilme sürecinde Taliban’ın kontrolü altındaki bölgelerin genişliyor olması iki açıdan önemlidir. Birincisi, bu durum, yabancı askerlerin Afganistan’dan çekilmesi tamamlandığında, tüm Afganistan’ın Taliban’ın eline geçme riskine işaret etmektedir. Zaten artan saldırganlık, hükümeti tamamen etkisiz kılmaya yönelik olsa gerektir. İkincisi ise, bu durum, Afganistan hükümet güçlerinin Taliban ile mücadele kapasitesinin oldukça yetersiz olduğunu göstermektedir; gerçi Taliban’ın eline geçen bölgelerde hükümet güçlerinin yetersiz kaldığı için değil, sivillere zarar gelmemesi adına tercihen çekildiği yönünde görüşler de mevcuttur. Yine de, Afganistan’da tablo kısaca; “güçlü Taliban ve zayıf Afgan hükümeti” şeklindedir.

Bu tabloyu ülkede barış adına değiştirmek, ya Taliban’ı zayıflatmayı, ya da hükümeti güçlendirmeyi gerektirir ki; uluslararası basında yer alan haberler, ABD yönetiminin artık Taliban’ı zayıflatmaktan çok hükümeti güçlendirmeye yöneldiğini, ancak ülkeden asker çekerken de bunu nasıl yapabileceği üzerine kafa  yorduğu izlenimi yaratmaktadır. Haberler doğru ise, ABD, Afgan hükümetine bağlı güvenlik güçlerinin ABD ve müttefik güçler tarafından eğitimine Afganistan’a komşu bir ülkede devam etmek istemektedir; ancak mesele bu ülkenin hangi ülke olacağı ve hangi ülkenin bunu kabul edip de Taliban’ın hedefi olma riskini göze alacağıdır. Bu açıdan, uluslararası toplumun dikkati,  Afganistan hükümet güçlerine desteğin nerede ve nasıl verilmeye devam edeceği üzerine kaymış iken,  Afganistan’da özellikle bir kesimin dikkati ülkenin tamamen Taliban’ın kontrolüne girme riski üzerindedir. Bu kesim, Taliban açısından “düşmanla çalışanlar“dır. Peki, kimdir bu insanlar?

Düşmanla çalışanlar“, müttefik güçler tarafından istihdam edilen, çoğunluğu da tercüme hizmeti veren Afganistan vatandaşlarıdır. Ülkenin tamamen Taliban’ın kontrolüne gitmesi halinde Taliban’ın kendilerinden intikam alacağını düşünen bu insanların öncelikli amacı ABD’ye göç etmektir. Tahminen 18.000 Afgan ABD’ye gidebilmek için vize başvurusunda bulunmuştur. Bu insanlar, vize alamamaktan ve sonuçta müttefikler tarafından ihanete ve Taliban’ın intikamına maruz kalmaktan korkmaktadırlar. ABD’de bazı çevrelerden de vize sürecinin hızlandırılması gerektiği ve bu insanları Taliban’ın intikamından korumanın ABD yönetiminin sorumluluğunda olduğu yönünde görüşler dile getirilmektedir. Zaten ABD yönetimi, vize başvurularını değerlendirme süreçlerini hızlandırmak için Kabil’de Konsolosluk görevli sayısını da arttırmıştır. Ancak pandeminin de etkisiyle, vize değerlendirme süreci halen yavaş işlemektedir.

Bu mesele karşısında sessiz kalmayan Taliban tarafından da açıklama gelmiştir. Açıklamada, Taliban’ın, net bir şekilde, düşman saflarında yer alan bu insanları düşman kabul ettiği; ancak düşman saflarını terk edip kendi vatanlarında yaşamayı tercih ederlerse herhangi bir sorunla karşılaşmayacakları ve bunların vatana ve İslam dinine ihanet olan eylemlerinden pişmanlık duymaları gerektiği belirtilmiştir. Taliban, “düşman ile çalışanlar“a normal yaşamlarına dönmeleri ve uzmanlık alanları her ne ise bunu Afganistan’ın hizmetine sunmaları çağrısında bulunmuştur.

Taliban’ın açıklaması, koşullu bir intikam almama sözü olarak okunabilir. Ancak  bu sözün  Taliban nazarında “düşman ile çalışanlar“ın  kaygılarını  gidermiş olduğunu düşünmek de fazlaca iyimserlik olur.

Doç. Dr. Dilek YİĞİT

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.