BİRLEŞİK KRALLIK’TA YENİ MONARK: PEKİ NE DEĞİŞECEK?

upa-admin 16 Eylül 2022 1.052 Okunma 0
BİRLEŞİK KRALLIK’TA YENİ MONARK: PEKİ NE DEĞİŞECEK?

Kraliçe II. Elizabeth 8 Eylül 2022 tarihinde vefat etti ve  Britanya’da en uzun süre hükümranlık yapmış monark olarak tarihe geçti. II. Elizabeth hayattayken, bazı çevrelerce veliaht Prens Charles’ın Britanya halkı tarafından fazla sevgi ve destek gören bir isim olmaması nedeniyle tahta çıkmayacağı/çıkartılmayacağı, yerine oğlu Prens William’ın çıkacağı gibi “tuhaf” sayılabilecek söylemlerin dile getirildiği de görüldü. Bu söylemlere “tuhaf” diyorum. Neden?

Birincisi: İngiltere’de ve İskoçya’da -burada 13. yüzyıl öncesi belki istisna olabilir- müteakip Birleşik Krallık’ta tahta çıkan ismi belirleyen unsur soy esasına dayanan verasettir; taç kalıtsaldır. Zira monarkın büyük oğlunun, oğlu yoksa büyük kızının Tanrı’nın tahta çıkmak için seçtiği isim olduğuna inanılır. Bu inanç öyle güçlüdür ki, geçmişte İngiltere Protestan reformasyon sürecine girmiş olmasına rağmen Katolik bir Kraliçe (I. Mary) tahta çıkarılmış, soy esası bunu gerektiriyor diye İngiltere’nin çatışma içinde olduğu İskoçya’nın Kralı (VI-I. James) İngiltere tahtına çıkarılmıştır. Hâl böyle olunca, tahtı ele geçirmeye kalkışan herhangi bir üçüncü  kişi ve hatta veliaht dışında monarkın diğer çocukları ve torunları “gaspçı” sayılır. Bu açıdan, II. Elizabeth’ten sonra tahta Charles’ın çıkması kaçınılmaz, önlenemeyecek olan bir durumdur.

İkincisi: Charles’ın tahtından feragat etmesi mümkündür. Yakın sayılabilecek geçmişte, 1936 yılında Kral VIII. Edward’ın tahtından feragat etmesi örneğinde görüldüğü gibi, Charles da feragat etmek isterse Parlamento tarafından yapılacak bir yasal düzenleme ile taç Charles’ın büyük oğlu William’a geçirilebilir. Ancak Britanya tarihi açısından bakılırsa feragat “kirli” bir kavramdır.[1] 15. yüzyılın başında Kral II. Richard’ın tahtından feragat ettiğine ve bu nedenle de tahtın IV. Henry’ye geçtiği yönündeki Lancaster iddiası hala tarihçiler tarafından eleştirilmekte, reddedilmektedir. Zaten Charles da tahtından feragat edebileceği yönünde bir izlenimi hiçbir zaman vermemiştir ve vermemektedir.

III. Charles tahta çıktı

Dolayısıyla, taht, Charles’ın “doğum hakkıdır”; tarihsel açıdan feragat “kirli” bir kavram olduğuna ve Charles’ın da feragat niyeti olmadığına göre, ulusun çoğunluğunun tahta Charles yerine William’ı görmek istemesi hiçbir sonuç üretemez.

Peki tahta oturacak isim çok mu önemlidir? Monarşinin yapısı açısından önemlidir, ama Birleşik Krallık anayasal düzeni ve siyaseti açısından önemli değildir; çünkü tahta oturan monarkın değişmesi, monarkın yetkilerini ne artıracak, ne de azaltacak etki yaratır. Üstelik Birleşik Krallık’ta monarkın siyaset yapması, siyasete karışması kabul edilemez. Monarkı siyasetin dışında tutan da hem devletin, hem ulusun başı olmasıdır; buradaki anlayışa göre, monark devletin başı olarak herhangi bir siyasi görüşü temsil edemez;  monark ulusun başı olarak da herhangi bir kesimi temsil edemez.

Kısacası, Birleşik Krallık’ta monark hükümranlık eder ama yönetmez.[2] Dolayısıyla, Kraliçe II. Elizabeth’in vefat ettiği tarih Britanya’da anayasal düzen ve siyaset açısından bir değişimi ifade etmez.

Peki Charles’ın tahta çıkmasıyla değişen hiçbir şey olmayacak mıdır? Şimdilik iki mesele değişime açık görünüyor: ülkede monarşiye bağlılık ve İskoç bağımsızlık hareketinin niteliği Birleşik Krallık’ta monarşi karşıtlığı/Cumhuriyetçilik oldukça zayıf bir konumdadır; ancak bu durum Charles’ın tahta çıkmasıyla  değişebilir ve monarşi karşıtlığı güç kazanabilir. Bu güçlenme, başlıca iki kaynaktan beslenecektir. Birincisi, II. Elizabeth’in 70 yıl tahta kalması nedeniyle monarşinin Elizabeth ile özdeşleştirilmiş olmasıdır; bu bağlamda ülkede monarşiye olan büyük desteğin monarşi kurumuna mı, yoksa II. Elizabeth’e mi olduğu yönündeki sorunun yanıtı önem kazanmaktadır. İkinci kaynak ise, halk arasında Charles’ın selefi kadar sevgi ve destek görmüyor olmasıdır.

Charles’ın tahta çıkmasıyla degişime açık bir diğer husus ise İskoçya bağımsızlık hareketi olabilir; İskoçya’da II. Elizabeth’e olan bağlılık,  hem bağımsızlık hareketi önüne kısmen ket vurmakta idi,  hem de bağımsızlık yanlıları içinde İskoçya bağımsız olsa bile Kraliçe’ye bağlı kalacağı yönündeki iradenin kaynağını oluşturuyordu. II. Elizabeth’in vefatı, kendisine duyulan bağlılığın Charles için geçerli olmaması nedeniyle, İskoç bağımsızlık hareketini güçlendirebilecek bir faktöre dönüştürebileceği gibi, bağımsızlık yanlılarının bağımsızlık halinde bile  monarşiye bağlı kalma yönündeki iradesini zayıflatabilir.

Bu noktada, Britanya’da veliahtların tahta istedikleri isim ile çıkabiliyor olmaları bağlamında,  Charles’ın tahta III. Charles olarak çıkmış olmasına İskoçya açısından bir anlam yükleyebilir miyiz diye düşünmekten edemiyorum. Çünkü I. Charles ve II. Charles, ifade yerindeyse önceki Charles’lar, İskoç Stuart hanedanlığına mensup idiler; Charles da III. Charles ismini tercih ederek atalarının İskoç kökenlerine atıf yapmak, İskoçya’ya birlik ve bütünlük mesajı vermek istemiş olabilir.

Doç. Dr. Dilek YİĞİT

[1] https://www.washingtonpost.com/world/2022/09/14/why-crown-wont-skip-prince-william-even-if-some-people-want-it/.

[2] https://www.ucl.ac.uk/constitution-unit/explainers/what-role-monarchy.

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.