IRAK TÜRKMENLERİ: ETNİK-MEZHEP ÇATIŞMALARI GERİLİMİNDE

upa-admin 29 Ocak 2014 3.287 Okunma 0
IRAK TÜRKMENLERİ: ETNİK-MEZHEP ÇATIŞMALARI GERİLİMİNDE

Irak Türkmenleri Irak’ta tarih boyunca yerleşmiş halktır. Çeşitli istatistiki bilgilere göre şu anda Irak’ta 2 milyona yakın Türkmen yaşıyor. Türkmen Türkçesi Kerkük ve Telafer gibi şehirlerde resmi dil olarak kullanılmaktadır. Yeri gelmişken Türkmen Türkçesi Azerbaycan Türkçesine çok yakın bir dildir.

1920 yılından itibaren Irak’ta Türkmenlere karşı uygulanan asimilasyon politikası ve Sünni-Şii mezhepleri arasındaki çatışma onlara çok büyük zarar veriyor. Bu ABD’nin Irak’ı işgal etmesinden sonra daha da güçlü şekilde devam etmiştir. Özellikle Türkmenlere karşı demografik temizleme işlemi gerçekleştiriliyor. Öte yandan dilleri ve etnik kökenlerinin aynı olmasına rağmen Türkmenler arasında ciddi şekilde Sünni-Şii ayırımı olduğu için birlikte hareket etmelerinde zorluklar ortaya çıkıyor. Bu anlamda Irak’ın kuzeyinde yaşayan Kürtler ile Türkmenler arasında ciddi çatışma da mevcuttur.

Bilindiği gibi Irak’ta ABD işgalinden sonra da mezhepler arası kanlı çarpışmalar devam ediyor. Şu anda Irak’ta üçlü bölünme mevcuttur; Kürtlerin Kuzey Irak`ta yönetimi ellerinde tuttukları bölge, Şii Arapların iktidarda oldukları merkezi Bağdat hükümeti ve Musul, Kerkük, Süleymaniye, Erbil, Selahaddin gibi şehirlerin olduğu Türkmen bölgesi. İşte merkezi Bağdat hükümeti ile Özerk Kuzey Irak Kürdistan bölgesi arasında yaşanan siyasi – askeri karşıdurmada Türkmenler baskılara maruz kalırlar.

Saddam rejiminin çökmesinden sonra, Irak’ta federal devlet sistemi uygulandı. Bu federal sistem, halen etnik – mezhep nedenlerle ülke için ciddi sorunlara neden oluyor. İşte etnik görünüme sahip Kerkük kentinde daha çok yaşayan Türkmenler de periyodik olarak etnik – mezhep çatışmalarına katılıyorlar.

“Türkmeneli” ve petrol politikası

Irak Türkmenlerinin 1995 yılında Erbil şehrinde kurulan “Irak Türkmen Cephesi” adlı örgüt şu anda Irak’ta siyaset sahnesinde daha aktiftir. Artık 8 Nisan 2014’te Irak’ta parlamento seçimlerinde yer almak için 8 Türkmen partisinin “Kerkük Türkmen Cephesi” listesi altında seçimlere katılacağı açıklanmıştır.

Son zamanlarda Iraklı Türkmenlerin lideri Erşad Salihi çeşitli açıklamalarında Türkmenlerin haklarının ülke genelinde korunacağını belirtiyor. Zira Salihi Türkmenlerin bugüne kadar Irak’ın bölünmemesi için çalıştıklarını, eğer gelecekte Irak Şii, Sünni ve Kürt bölgelerine parçalanırsa, Iraklı Türkmenlerin de yaşadıkları bölgeyi “Türkmeneli” olarak ilan edeceklerini bildirmiştir. Bu elbette ki, şimdilik uzak bir ihtimaldir. Öte yandan Salihi Türkiye ile Irak arasında son zamanlarda oluşan sıcak ilişkilerde Türkmenlerin Bağdat ile Ankara arasında köprü rolünü oynayabileceğini ifade etmiştir. O, hem Irak Başbakanı Nuri el-Maliki, hem de Türk Hükümetinin sorumlu kişileri ile yaptıkları görüşmede bu mesajı verdiklerini bildiriyor.

Bu bağlamda ifade etmeliyim ki, Türkiye de son yıllarda Irak Türkmenlerini ciddi şekilde destekliyor. İşte son zamanlarda Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Kerkük kentine ziyareti ve “Irak Türkmen Cephesi” Başkanı Erşad Salih ile Kerkük ve Ankara’daki görüşmeler şunu gösteriyor.

Irak Türkmenlerinin tarihi şehirleri olan Kerkük şu anda ciddi sorunlarla karşı karşıyadır. Zira Kerkük’te sadece Türkmenlerin silahlı grupları yoktur. Irak Kuzey Kürdistan Yönetimi’ne bağlı silahlı güçler Kerkük kentinde asayişi kontrol ediyorlar. İşte Kerkük şehrinde bulunan Türkmenlere ait sanat eserleri ve kütüphaneler amaçlı şekilde talan ediliyor. Örneğin, Kerkük Kalesi ve Osmanlı zamanında inşa edilen hükümet konağı dağıtılmıştır. Burada vurgulanması gereken noktalardan biri de şu ki, Türkmenler kuzeyde Irak Kürtlerin, güneyde ise Arapların iktidarda olduğu bölgelerde yaşıyorlar.

Kerkük ve Musul gibi Türkmenlerin daha çok yerleştiği şehirler aynı zamanda petrol rezervi açısından da önem taşımaktadır. Bu nedenle Kuzey Irak Kürdistan Özerk Bölgesi bu şehirler için merkezi Bağdat Hükümeti ile siyasi mücadele ediyor. ABD silahlı kuvvetlerinin buradan çekilmesinden sonra merkezi Bağdat Hükümetinin silahlı kuvvetleri ile Kuzey Irak Kürdistan Özerk askerleri arasında bazen çatışma yaranırdı. Bunun nedeni ise Kerkük petrolünün, merkezi Bağdat Maliki Hükümetinin izni olmadan Kuzey Irak Kürdistan Özerk Yönetimi tarafından başka ülkelere satılmasını önlemekti. İşte son zamanlarda Kuzey Irak Kürdistan Özerk Yönetiminin Türkiye ile imzalanan petrol anlaşmaları de bunu doğruluyor.

Bilindiği gibi dünyanın ikinci en büyük petrol rezervlerine sahip olan Irak’taki siyasi durum periyodik olarak değişiyor. İşte son günlerde El Kaide teröristleri ile hükümet askerlerinin Felluce kentinde çatışması bir daha bunu doğruluyor. Petrol rezervlerinin ekonomik ve siyasi açıdan kullanımı Iraklı Türkmenler için de aciliyet arz etmektedir. Çünkü Türkmenler petrol zengini bölgelerde yaşıyorlar. Bu nedenle gelecekte Irak’ın gelişimi ve parçalanmaması doğrudan Iraklı Türkmenlerin sosyal – siyasi faaliyetlerine de bağlı olacaktır.

Dr. Reşat İLYASOV

Kaynak: Newtimes.az

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.