İran, 1979 yılında yaşanan devrimin ardından yeni siyasal kurumlara ve yepyeni bir devlet vizyonuna sahip olmuştur. 1979 yılına kadar geçen süreçte Soğuk Savaş şartları gereğince vizyonunu ve tercihlerini şekillendiren İran, bu tarihten sonra devletin temel fikri orjini olarak “İslam İdealizmi” olarak tanımlanabilecek bir karakteri benimsemiştir. Bu dönüşüm süreci elbette ki dış politika alanına da yansımış ve bu alanda da önemli değişiklikler meydana getirmiştir. Buna göre, İran dış politikası bir siyasal-ideolojik hüviyete sahip olmuş ve bu siyasi ülkü doğrultusunda dizayn edilmiştir. Ancak, devrim sonrası İran dış politikası daha derinlemesine bir şekilde incelendiğinde “İslam İdealizmi” dinamiğinin yanında çok önemli bir ikinci dinamik göze çarpmaktadır. Bu dinamik ise, İran dış politikasının neredeyse temel taşı haline gelmeye başlayan pragmatizm (faydacılık) düşüncesidir. 1979 yılı sonrasında İslamcı ve anti-emperyalist bir dış politika çizgisi gösteren İran, bir süre sonra bu unsurların yerine ulusal çıkarlara endeksli pragmatizm politikalarını tercih etme eğilimine girmiştir.[1] Hatta bununla beraber İran, sahip olduğu resmi ideoloji gereği kendinden beklenen anti-emperyalist, anti-Amerikancı ve mazlum hakların yanında olma imajlarını kendi ulusal çıkarları doğrultusunda izlediği pragmatik politikaların meşruiyet aracı olarak kullanmıştır.[2] Bu sayede İran; hem küresel, hem de bölgesel alana yönelik dış politika stratejisi belirlerken bir takım ideolojik ilkeleri ulusal çıkarları için adeta bir maske gibi görmüştür.
İran’ın izlediği bu yolun bir çok örneği mevcuttur. Bunlardan bazıları şunlardır;
- İran’ın sahip olduğu İslam ideolojisi gereği Kafkasya’da Azerbaycan ile yakın ilişkiler kurması beklenirken[3], Güney Azerbaycan meselesi sebebiyle İran Ermenistan ile yakın ilişkiler[4] geliştirip[5], Azerbaycan ile ise sık sık siyasi krizler yaşamaktadır.[6]
- Arap Baharı sürecini “İslam Ümmetinin Uyanışı” olarak nitelendirmesine rağmen İran, Suriye’de halen Esad rejimine destek vermektedir.[7]
İran, kendi ulusal çıkarları doğrultusunda İsrail’e karşı, kendisine ideolojik açıdan da bağlı olan Hizbullah’ı desteklemektedir.[8] İran’ın pragmatik stratejiye dayanan dış politikası kendisi açısından bir çok işlevsel boyuta sahiptir. Bu strateji sayesinde İran, bölgesinde gücünü ve etkinlik kapasitesini arttırma hedefi doğrultusunda ilerlemektedir. Şüphesiz, İran’ın pragmatik adımlarının bölgesel yansımalarından en önemlisi İran-PKK ilişkisidir.
İran, bölgesinde kendisine en önemli rakip olarak gördüğü Türkiye ile giriştiği üstünlük mücadelesinde yıllar boyunca farklı kanallar aramıştır. Ancak birkaç alternatif metod arasından, İran açısından en düşük maliyetli yöntem Türkiye’ye karşı savaş yürüten PKK’ya destek vermek olarak algılanmıştır. Gayet basit, temel ve ilkel bir denklem olan “Düşmanımın düşmanı/rakibimin rakibi dostumdur” anlayışı ile PKK’ya destek veren İran, bu yöntemle bölgesel rakibi Türkiye’yi yıpratmak ve iki ülke arasındaki bölgesel tahakküm mücadelesinde üstünlük sağlamayı amaçlamaktadır. İran’ın özellikle 1990’lı yıllarda tatbik ettiği bu politika[9], Arap Baharı sürecinin Suriye’yi de etkisi altına alması ile birlikte dozu daha da arttırılarak uygulanmıştır. Bunun sebebi, Suriye’de gelişen olaylar karşısında Türkiye ve İran’ın karşıt saflarda yer almalarıdır. Bu yüzden İran PKK’yı her zamankinden daha fazla desteklemektedir.
Buna göre, özellikle son dönemde İran-PKK ilişkisine dair çok önemli veriler gündeme gelmiştir. 100 kişi civarındaki İran istihbarat servisi görevlisinin Türkiye’ye girmesi ve bazı PKK’lılarla temasa geçmesi[10], ve bu istihbaratçıların bir kısmının Iğdır’da Türk istihbarat görevlileri tarafından yakalanmaları[11], ayrıca bazı İran istihbaratçılarının PKK militanlarıyla temasa geçip Türkiye’nin bazı kamu binalarına ilişkin koordinat bilgisi verdiği[12] ve İran’ın, kendi topraklarında PKK’ya bir karakol tahsis etmesi[13] iddiası son dönemde İran-PKK ilişkisini somutlaştırmak adına çarpıcı örneklerdir.
Ortadoğu’nun içinden geçtiği süreçte Türkiye, kendisine karşı yürütülen psikolojik ve fiziki operasyonları bertaraf etmelidir. Bölgesinde etkin olmayı arzulayan Türkiye; mevcut ve potansiyel sorunlarını çözmeli, ayrıca terörü bir dış politika aracı olarak gören ve kullanan bölge ülkelerinin faaliyetlerine karşı önleyici hamleler geliştirmelidir. İstihbarat alanında en az hata payı ile hareket eden Türkiye’nin, bölgesel etkinlik ve bölge liderliği hedeflerine yaklaşması kolaylaşacaktır. Aksi takdirde bölge ülkeleri Türkiye’nin hedeflerine ulaşamaması için planladıkları faaliyetleri gerçekleştirme imkanı bulacak ve bu durum Türkiye’nin hedeflerinden uzaklaşması sonucunu doğuracaktır.
Çağatay BALCI/UPA Selçuk Üniversitesi Temsilcisi
[1] Bedir Sala, İran Dış Politikasını Anlamak, Stratejik Düşünce Enstitüsü, http://www.sde.org.tr/print.aspx?pageID=0&columnID=0&newsID=1767, (Erişim Tarihi : 01.09.2012 ).
[2] Bedir Sala, age.
[3] Kamer Kasım, Soğuk Savaş Sonrası Kafkasya, Usak Yayınları, Ankara, 2011, say: 143.
[4] http://www.ntvmsnbc.com/id/25376119, (Erişim Tarihi : 01.09.2012).
[5] Ali Haydar Şenyurt, İran-Ermenistan İlişkileri : Tecride Karşı Dayanışma, http://www.bilgesam.org/tr/index.php?option=com_content&view=article&id=2209%3Aran-ermenistan-likileri-tecride-kar-dayanma&catid=86%3Aanalizler-kafkaslar&Itemid=148, (Erişim Tarihi : 01.09.2012).
[6] http://www.haberturk.com/dunya/haber/746540-azerbaycandan-irana-nota, (Erişim Tarihi : 01.09.2012).
[7] Mehmet Şahin, İran : “Dini/idealist” Bir devletin “Realist” Dış Politikası, ANALİST, Sayı:8, Ekim 2011.
[8] Emin Salihi, Ortadoğu’da Oluşan Yeni Dengeler Ve “Şii Hilali” Söylemi, Bilge Strateji Dergisi, BİLGESAM Yayınları, Cilt 2, Sayı 4, Bahar 2011.
[9] Arzu Celalifer Ekinci, Türk Dış Politikası Bağlamında Türkiye- İran İlişkilerinin Önemi, Uluslararası 3. Türk Dış Politikası Sempozyumu Tebliğleri Kitabı, Usak- Kafkas Üniversitesi Yayını, Nisan 2009.
[10] Sedat Laçiner, 100 İranlı Ajan, http://www.stargazete.com/yazar/100-iranli-ajan/yazi-685385, (Erişim Tarihi : 02.09.2012).
[11] http://www.ntvmsnbc.com/id/25378231, (Erişim Tarihi : 02.09.2012).
[12] http://istihbaratonline.com/News.aspx?newsID=184&Title=%C4%B0ran+ajanlar%C4%B1ndan+PKK%27ya+koordinat, (Erişim Tarihi : 02.09.2012).
[13] http://www.haber7.com/dunya/haber/912739-iran-pkkya-karakol-verdi-iddiasi, (Erişim Tarihi : 02.09.2012).