Türkiye ile Kafkasya’daki en önemli siyasi müttefiklerinden Gürcistan arasındaki dostluk Ankara’da bir kez daha perçinlendi. Ekim ayında yapılan genel seçimlerden zaferle çıkan Gürcistan Başbakanı Bidzina İvanişvili’nin ilk resmi Türkiye ziyaretinde yapılan görüşmelerde tam bir mutabakat sağlandı.(1) 14 Şubat 2013 tarihinde Gürcistan Başbakanı Bidzina İvanişvili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın davetlisi olarak ülkemizde resmi ziyarette bulundu. İvanişvili’nin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmelerindeki samimi tavırları beğeni topladı.
Bidzina İvanişvili’nin Gürcistan Başbakanı olduktan sonraki açıklamaları ve uygulamaları Türkiye cephesinde soğuk duş etkisi yaratmıştı. İvanişvili, Rusya ile Gürcistan ilişkilerini “yeni bir sayfadan” başlatmak için temsilcisi Abaşidze’yi görevlendirmiş, Rusya ile ilk etapta ekonomik ilişkilerini geliştirebileceklerini söyleyerek, bu süreçte Ermenistan’ı da memnun edecek Ermenistan-Rusya demir yolunun tekrar açılabileceğini ileri sürmüştü. Aynı zamanda 21 Aralık 2012 tarihinde Rusya’nın pek hoşuna gitmeyen Bakü-Tiflis- Kars demiryolu projesi için bu demir yolunun Gürcistan için verimliliği ve karlılığı konusunda soru işaretleri olduğunu belirtmesi ve Ermenistan ziyaretinde sözde soykırım anıtını ziyaret etmiş olması Gürcistan’ın daimi dostu ve komşusu Türkiye’nin dış politikasında tehlike çanlarının çalmasına neden olmuştu.(2)
Gürcistan’ın Yeni Dönem Türkiye İlişkileri
İvanişvili’nin Başbakan Erdoğan’la yaptığı görüşmede Ahıska Türklerinin durumu da gündeme geldi. Gürcistan Mesheti bölgesinde yaşayan Müslüman Türkler 1944 yılında Orta Asya ülkelerine sürgüne gönderilmişti. Türkiye ve Gürcistan 70 yıl önce sürülen Ahıska Türklerinin dönüşü için uzlaştı. Erdoğan, basın toplantısında konuk başbakanının bu konudaki yaklaşımından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Başbakan, “70 yıl önce atayurtlarından zorla koparılan ve yıllardır sürgünde sıkıntı çeken Ahıska Türklerinin, Gürcistan’a dönüş sürecini ele aldık. Sayın Başbakan’ın bunlara olumlu bakması bizleri mutlu etmiştir”’dedi.(3) Ayrıca Başbakan Erdoğan ikili görüşmede konuk Başbakan’dan hem 2015-2016 yıllarında Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeliği, hem İstanbul’un 2020 Olimpiyat Oyunları’na adaylığı, hem de EXPO’nun Türkiye’de düzenlenmesi konusunda destek aldı. Bu adımlar iki dost ülkenin dış politikada da beraber hareket edeceğinin en büyük göstergesi oluyordu. Başbakan Erdoğan’ın konuşmasının devamında; “Gürcistan’la ilişkilerimiz komşuluk ilişkilerinin çok ötesinde bir anlam ifade ediyor. Türkiye olarak komşumuz Gürcistan’ın barış ve istikrarına ekonomik gelişmesine NATO’yla olan ilişkilerine ve entegrasyona büyük önem ve destek verdik. Uluslararası tanınmış sınırları içerisinde toprak bütünlüğüne ve egemenliğine desteğimizin tam olduğu Gürcistan’la ilişkilerimiz bundan sonra artarak devam edecektir.” sözleri gerginleşen Gürcistan-Türkiye ilişkilerinde normalleşmenin sağlandığını kanıtlar nitelikteydi.(4)
Konuşması boyunca sürekli pozitif mesajlar veren Erdoğan, konuşmasının bir yerinde diplomatik dilden vazgeçerek adeta çok yakın arkadaş gibi İvanişvili’ye dönerek, “Aramızda protokolü kaldırdık, çok protokol takılmayacağız. Telefonlar 24 saat karşılıklı açık, onda anlaştık” dedi. Konuk Başbakan da bu sözleri onayladı. İvanişvili ise görüşmelerde Türk iş aleminin ülkesine daha fazla yatırım yapmasını beklediğini dile getirdi. “Türkiye, Gürcistan’ın bir numaralı ticaret ortağıdır. Türkiye’de istihdam edilen birçok Gürcü vatandaşımız da vardır. İşbirliğimizi gelecekte daha da geliştireceğimize inanıyorum. Türk işadamlarını Gürcistan’a çekmeye hazırız” diyen İvanişvili, Türk işadamlarının ülkesinde karşılaştıkları çeşitli sorunların çözmeye hazır olduğu mesajını verdi.(5) Böylelikle İvanişvili Çalık Grubu’nun Gürcistan’da yaşadığı sorunlara da kalıcı çözümler üretmeye hazır olduğu ifade etti.
Gürcistan’ın Azerbaycan İle İlşkileri ve NATO
İvanişvili 26 Aralık 2012’de Bakü ziyaretini gerçekleştirmiş ve sonrasında yaptığı açıklamada Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattının kullanılmaya başlanmasının ardından Gürcistan’ın demiryolları ile yük taşımalarında bir azalma olabileceğini söylediğini hatırlatarak, bu açıklamasını acele yapılmış bir açıklama olarak nitelendirmiştir. Gürcistan Başbakanı doğalgaz konusuna da değinerek Azerbaycan’ın kendilerine uygun fiyattan doğalgaz sattığını belirtmiş ve stratejik ortak olarak nitelendirdiği Azerbaycan ile ilişkilerinde çıkabilecek sorunların karşılıklı mutabakatla aşılabileceğini dile getirmiştir.(6) Doğalgaz konusunda ayrıntılı açıklamalar yapan Başbakan İvanişvili, Rusya’nın Ermenistan’a gazı 220-280 dolardan sattığını anımsattıktan sonra Gürcistan’ın Azerbaycan’dan doğalgazı 145 dolardan aldığını, Azerbaycan’da bile doğalgazın 130 dolardan satıldığına dikkat çekmiştir. İvanişvili, Azerbaycan’ın olası bir doğalgaz akışını kesmesi ve doğalgaz fiyatındaki artış gerçekleştirmesi durumunda Gürcistan’ın çok zor durumda kalacağını ve Ermenistan’la aynı kaderi paylaşacağını belirtmiştir.(7) Azerbaycan’ın ekonomik anlamda Gürcistan’ın vazgeçilmesi imkansız müttefiki olduğu birkez daha dile getirilmiştir.
İvanişvili’nin dış politikadaki manevra alanı sınırlı görünmektedir. Gürcistan Rusya ile yakınlaşmayı hedeflerken, Rusya-Ermenistan-Gürcistan ittifakının tartışmalarına zemin hazırlamıştır. Türkiye ve Azerbaycan’ı stratejik ortak olarak nitelendirmek, söylemde mümkün olsa da reel politikaya yansıtılmadığında ciddi sorunları beraberinde getirebilir. Yani Gürcistan’ın Türkiye ve Azerbaycan’ı “stratejik ortak” olarak nitelendirdikten sonra bu iki devletin çıkarlarına ters düşecek bir politika benimsemesi bölgenin dengelerini sarsacaktır. Enerji kaynaklarının aktarımı ciddi bir sorun oluşturabileceği gibi Gürcistan ekonomisi de Türkiye ve Azerbaycan ilişkilerinin bozulmasından sonra ciddi bir gerileme sürecine girecektir. Bu konuda Gürcü Başbakan’ın yaptığı açıklamaları hem Türkiye ve Azerbaycan’ı küstürmemek adına, hem de Rusya ile ilişkileri normalleştirmek adına atılmış adımlar olarak yorumlamak mümkündür.(8)
İvanişvili’nin Batı politikasında NATO önemli bir yer tutmaktadır. İvanişvili NATO’ya katılma ve Batı ile daha derin entegrasyon isteğini de bildirmişti. Yandaşlarının gösterilerinde NATO bayraklarının görülmesi de entegrasyon arzusunu açıkça ifade eden bir harekettir. Fakat bu adımlar İvanişvili’nin gerçek niyetini ispat etmeye yeterli değildir. İvanişvili’nin topladığı oylar, protesto seçmenlerinin oylarıdır, bu sebeple “yüzen” oylardır. Saakaşvili’nin dış (anti-Rusya) politikasından değil, iç politikasından hoşnut olmayanlar İvanişvili’ye oy vermişlerdir. Diğer taraftan, Abhazya ve Osetya sakinlerine Rus pasaportlarını dağıtan Rusya’nın, bu ayrılıkçı bölgelerin bağımsızlığını tanıdığı beyanını geri çekmesi ihtimali bir hayli zordur ve bu nedenle de sıradan Gürcü vatandaşlarının bundan sonra Rusya’ya karşı muhabbet hissi besleme ihtimali azdır. İvanişvili’nin “pro-western” beyanlarının daha çok iç seçmene ve Batı’dan destek almaya yönelik olmasının sebeplerinden biri de budur.(9) İvanişvili’nin bu sebeplerden dolayı denge politikasında NATO’nun önemli bir yeri vardır.
Sonuç
Önümüzdeki yıl Gürcistan’a dikkat artacaktır. Çünkü Kafkasya ve Orta Asya’nın anahtarının kimin elinde olacağı, halihazırda Rusya ve Batı’nın yanı sıra bölge ülkelerini, özellikle Azerbaycan ve Türkiye’yi de ilgilendiren bir konudur.(10) Gürcistan’ın denge politikası izleyebilmesi çok zor gözükmektedir. Hatta Azerbaycan ve Türkiye’ye mesafe koyarsa tamamıyla Rusya’ya mahkûm olma ihtimali yüksektir. Gürcistan, Türkiye ve Azerbaycan ile ilişkilerini iyi tutar, Türkiye’nin Rusya ile ilişkileri üst düzeyde olur ve Türkiye Rusya’nın güvenlik endişelerini gidermesine yardımcı olur ise, Gürcistan’ın daha bağımsız hareket etme şansı artabilir. Buna Dağlık Karabağ sorununun çözülmesi de dahil edilmelidir. O zaman Türkiye ile Ermenistan ilişkileri normalleşme sürecine girer. Bunun muhakkak Gürcistan’a faydası olur.(11)
Ali KOCA/UPA Yalova Üniversitesi Temsilcisi
DİPNOTLAR
(1) İvanişvili’nin Türkiye Ziyareti, Kafkas Stratejik Araştırmalar Merkezi (KAFKASSAM), 2013
(2) Elşan İZZETGİL, Uluslararası Strateji ve Güvenlik Araştırmaları Merkezi (USGAM) ,2013
(3) İvanişvili’nin Türkiye Ziyareti, Kafkas Stratejik Araştırmalar Merkezi (KAFKASSAM), 2013
(4) İvanişvili Türkiye’de, Kafkas Stratejik Araştırmalar Merkezi (KAFKASSAM), 2013
(5) İvanişvili Türkiye’de, Kafkas Stratejik Araştırmalar Merkezi (KAFKASSAM), 2013
(6) Ali KOCA, The beginning of the 20.century, Azerbaijan’s Political and Literary Status, Kafkas Stratejik Araştırmalar Merkezi (KAFKASSAM), 2013
(7) Ahmet Turan ESEN, Gürcistan Dış Politikasında Yeni Bir Süreç: “Denge Politikası” Mı? 21.Yüzyıl Türkiye Enstitüsü, 2013
(8) Ahmet Turan ESEN, Gürcistan Dış Politikasında Yeni Bir Süreç: “Denge Politikası” Mı? Kafkas Akademi, 2013
(9) Dr. Farhad Mehdiyev, Gürcistan Seçimleri ve Bölgeye Etkileri, Hazar Strateji Enstitüsü Analiz
(10) Dr. Farhad Mehdiyev, Gürcistan Seçimleri ve Bölgeye Etkileri, Hazar Strateji Enstitüsü Analiz
(11) Elşan İZZETGİL, Uluslararası Strateji ve Güvenlik Araştırmaları Merkezi (USGAM) ,2013