ERMENİSTAN: JEOPOLİTİK TECRİDİN SIRADAKİ DALGASI

upa-admin 07 Şubat 2014 2.295 Okunma 0
ERMENİSTAN: JEOPOLİTİK TECRİDİN SIRADAKİ DALGASI

Başkent Erivan yeniden şaşkınlık içindedir. Küresel ve bölgesel ölçekte giden jeopolitik süreçlerin analizi gösteriyor ki, Ermenistan karmaşık duruma düştü. Uzmanların tahminlerine göre, ABD-İran yaklaşması Erivan’ı belirsiz jeopolitik duruma düşürüyor. Ayrıca, temeli atılan Avrasya Birliği’nde de Ermenistan’ın durumu net değil. Onun Moskova, Astana ve Minsk`ten bağımlı duruma düşebileceği tahmin ediliyor.

Uzman Değerlendirmesi: “Zavallı Ermenistan”

Ermenistan’ın jeopolitik konumu ile ilgili Ermeni kitle iletişim araçları kötümser tahminler veriyor. Onlar ülkenin artık bölgesel işbirliği önünde engele dönüştüğünü vurguluyorlar (Bkz.: Акоп Бадалян. Армения лишает Иран альтернативы / “Lragir.am”, 14 Ocak 2014). Kuşkusuz, Ermenistan birkaç yıldır, işbirliğine engel oluşturuyor. Başkent Erivan’ın yürüttüğü dış politika aslında ülkeyi izole durumuna düşürmüştür. Azerbaycan defalarca bu konuda açıklamalar verdi. İşgalci Ermeni askerleri Azerbaycan topraklarından çıkmadıkça bu durumun devam edeceğini Bakü hep hatırlatır.

Onu diyelim ki, Azerbaycan’ın bu tutumunu hep eleştiren Ermeni uzmanların görüşlerini değişmesi sebepsiz değildir. Mesele şu ki, son zamanlarda başkent Erivan’ın yürüttüğü dış politika modelinin içeriği ile bölgesel ve küresel ölçekte meydana gelen jeopolitik süreçlerin mantığı arasında çelişkiler daha keskin nitelik aldı. Örnek olarak, enerji alanında yaşanan gelişmeleri gösterebiliriz.

Uzmanlar Rusya ve İran’ın gerçekleştirdikleri Jeosiyaset sayesinde Erivan’ın “zavallı duruma” düştüğünü vurguluyorlar (Bkz.: Наира Айрумян. Геополитический “трубоугольник” и бедная Армения / “Lragir.am”, 20 Ocak 2014). Moskova kendi çıkarları için Avrupa Birliği ile enerji alanında görüşmeler yapmaya hazırlanıyor.

Bunun, Başkan Vladimir Putin’in 28 Ocak`ta Brüksel’e beklenen gezisi sırasında gerçekleşmesi gerekir. Kremlin “Güney Akım” projesinde AB ülkelerinin yer alması için elinden geleni yapmalıdır. “Kommersant” gazetesinin yaydığı habere göre, artık V.Putin Macaristan Başbakanı ile anlaşmaya geldi. Güya bunun için Moskova Macaristan’a 10 milyar dolar hacminde yardım edecek.

Ermeniler için mesele bununla sınırlı değildir. Onlar Avrupa Birliği’nin İran’la enerji alanında görüşmeler yapmasını daha büyük heyecanla vurguluyorlar. Tahran Rusya’nın projesini gölgede koyabilecek teklif verebilir. Yayılan habere göre, Brüksel Tahran’la birkaç güzergah üzere İran gazının Avrupa’ya naklini tartışıyor. Olası seçenekler gibi Azerbaycan, Ermenistan ve Türkiye üzerinden boru hattının çekilmesi gösteriliyor. Fakat Ermeniler endişe ediyor ki, Türkiye ve Azerbaycan Ermenistan güzergâhını boykot edecekler.

Avrupa ise bunun önünü kesmeyecek. Çünkü Ermenistan’ın Rusya ile 2043 yılına kadar gaz anlaşması vardır. Bu sürede Erivan her bin metreküp gaz için 300 ABD doları miktarında para ödemeli olacak. Bununla Erivan için alternatifin kalmadığı sonucu çıkarılır. Ayrıca, Ermenistan diğer seçenekleri gözden geçirme hakkını kaybetmekle birlikte, bölgenin büyük devletlerinin jeopolitik oyunlarının esirine dönüşüyor. Bir Azerbaycan filminde olduğu gibi, biri “oku” diyorsa, diğeri “okuma” talebini ileri sürüyor. Şu anda Erivan İran’la Rusya’nın işte bu oyununun arasında kaldı.

Mesele şu ki, Tahran Rusya’nın Ermenistan’la uzun süre gaz alanında işbirliğiyle ilgili anlaşma imzalamasına olumsuz tepki verdi. Öncelikle, İran’ın Ermenistan’daki Büyükelçisi iradını bildirdi. Şimdi ise hem Moskova, hem de Tahran Dağlık Karabağ çatışması ile ilgili başkent Erivan’a uyarılar yapıyorlar. Ayrıca, Azerbaycan yönetiminin NATO ile bu konuda belli uzlaşmaya geldiği konusunda Ermeni basını haberler yayarlar (Bkz.: Наира Айрумян. Алиев договорился с НАТО о войне в Карабахе / “Lragir.am”, 17 Ocak 2014). Rusya ve İran’ın enerji politikası zemininde NATO bölgede oluşan jeopolitik manzaraya ilgi gösterebilir. Ermeni basınının yazdığına göre, Kuzey Alyansı Azerbaycan’ı Atlantik mekanında enerji güvenliğinin temel figürlerinden biri olarak kabul ediyor.

“Washington-Moskova-Tahran Üçgeni”: Erivan’ı Korkutan Yapılandırma

Tabii ki, Ermeni uzmanlarının bu mantığının temeli vardır. Çünkü Azerbaycan bölgede tek devlettir ki, küresel gerçeğin gerektirdiği düzeyde bağımsız dış politika yürütüyor. Bakü’yü jeopolitik süreçlerin etkili katılımcısı olarak kabul ediyorlar. Aslında İran ve Rusya’nın enerji politikalarına alternatif olabilecek pozisyonu Azerbaycan ortaya koyabilir. Fakat Bakü karşılıklı yararlı işbirliği modelini daha çok tercih ediyor. Düşünüyoruz ki, ülkenin enerji politikalarında elde edilen başarıların temelinde işte bu husus duruyor.

Bu bağlamda İran’ın Bakü Büyükelçisi Muhsin Pakayi’nin Dağlık Karabağ ile ilgili söylediği fikirler Ermenileri rahatsız etti. O dedi ki, “Karabağ çatışmasının devam etmesi sadece bölgesel güvenliği sağlamakta sorunlar yaratmayacaktır. İri ekonomik projeler ve işbirliği alanında da engeller oluşabilir” (Bkz:. önceki kaynak). ABD-İran yakınlaşmasının fonunda böyle bir tavır ilginçtir. Uzmanların görüşlerine göre, Tahran Washington’un Güney Kafkasya ile ilgili planlarına loyal yaklaşabilir. Bu nokta son zamanlarda Rusya medyasında yayımlanan bazı makalelerden de hissedilir.

Rusyalı uzmanlar İran’ın Kremlin’le stratejik ortaklığı güçlendirmek istediğini vurguluyorlar. Özellikle, Suriye konusunda Tahran-Moskova işbirliğinin perspektifine inanıyorlar (Bkz.: Владимир Мухин. Москва готовит средневосточный плацдарм / “Независимая газета”, 15 Ocak 2014). Böyle hissediliyor ki, ABD ile İran arasındaki ilişkilerin loyallaşmasından rahatsız olan çevreler vardır. Ermenistan yönetimi de oluşmuş duruma işte bu açıdan değer vermeye çalışıyor. Burada Ermeni uzmanların geldikleri sonuçlar ilginçtir.

Onlar hesap ediyorlar ki, Erivan’ın aslında hiçbir büyük jeopolitik güçle işbirliği yapması mümkün değildir. Aynı şekilde, ABD-İran yakınlaşması Ermenistan’ın sıradaki jeopolitik tecridine neden olabilir. Sebep şu ki, Erivan neredeyse bütün ülkeyi Moskova’ya sattı. Real olarak Ermeni iktidarı kendi ülkesinin değil, Rusya’nın çıkarlarını savunmaya mahkumdur. Aynı düzlemde bölgesel süreçlere bakarak, Ermeni uzmanlar böyle bir kanaate varıyorlar ki, Amerika ile işbirliği yapan İran başkent Erivan’ı savunmayacak. Böylece Ermenistan bir devlet olarak bir daha kendi uğursuz dış politikasının esirine dönüşmektedir.

Aslında, Ermenistan’ın jeopolitik açıdan belirsiz duruma düşmesi tamamen beklenen bir durum idi. Çünkü uzun yıllardır, bu “cüce ülke” bölge devletlerine karşı agresif tavır sergilemişti. Bunu o, dışarıdan olan dikte temelinde ediyordu. Şimdi ise hem bölgesel, hem de küresel çapta jeopolitik dinamikler değişti. Başkent Erivan’ın dış politikası işte bu yeniliğe adapte olamıyor.

Öte yandan, Avrasya entegrasyonu yönünde de Ermenistan’ın durumu diğerlerinden farklıdır. Bu konuda Ermeni medyası kendisi yazmaya başladı (Bkz.: Егиазар Айнтабци. Что же достанется Армении? / “Lragir.am”, 16 Ocak 2014). Mesele şu ki, artık Rusya, Beyaz Rusya ve Kazakistan Avrasya Birliği’nin temelini atmışlar ve görevleri dağıtmışlar. Rusya siyasi, Kazakistan finans, Beyaz Rusya ise yargı başkenti olarak kabul edildi. Bu durumda Erivan’a ne kalıyor? Ermeni uzmanların alaycı terminolojisi ile söylersek, “onların önlerinden kalan kalıntıları toplamak” (Bkz.: önceki kaynak).

Tüm bunlar Ermenistan`ın Güney Kafkasya’da beklenen jeopolitik değişiklikler karşısında aciz kaldığını ifade ediyor. Erivan şaşkınlık içindedir. Amerika’nın İran’la öngörülen işbirliği genişlediği takdirde Ermenistan daha çok jeopolitik belirsizliğe düşebilir. Onun Türkiye ve Azerbaycan’la sorunlarının olduğu bilinmektedir. Gürcistan`ın bölgede Rusya’nın temel stratejik ortağı ile işbirliğine öncelik vermesi çok zor. Onu da dikkate alalım ki, Erivan Cavaheti`ye olan davasından vaz geçmemiştir. Tiflis iyi anlıyor ki, Türkiye ve Azerbaycan’a toprak davasından el çekmeyen Ermenistan ilk fırsatta Cavaheti meselesini de öne çıkaracak.

Böyle anlaşılıyor ki, gerçek olarak Ermenistan`ın Güney Kafkasya’da stratejik ortağı yoktur. Ona koruyuculuk yapan İran’ın da jeopolitik konumuna belli ayarlamalar yapması ile Erivan bu dayanağını da kaybetmiş olur. Böylece Ermenistan bölgede temel jeopolitik tehlike kaynağı haline gelmiş oluyor.

Kaynak: Newtimes.az

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.