GÜNEY KAFKASYA: UKRAYNA OLAYLARININ BÖLGE DEVLETLERİNE ETKİSİ

upa-admin 29 Mart 2014 3.197 Okunma 0
GÜNEY KAFKASYA: UKRAYNA OLAYLARININ BÖLGE DEVLETLERİNE ETKİSİ

Ukrayna’da iktidar değişikliğinin eski Sovyet mekanı ülkelerinde nasıl yankı doğurabileceği güncel mesele olarak kabul ediliyor. Bu bağlamda Kırım’da Batı – Rusya çatışmasının olası sonuçları ilginçtir. Aynı şekilde, bunun bölgesel çatışmalara etkisi meselesi tartışılıyor. Uzmanlar bu bağlılıkta Dağlık Karabağ sorunu etrafında meydana gelecek jeopolitik süreçleri analiz etmeye çalışıyorlar. Ermenilerin bir kez şantaj yolunu seçtikleri hissediliyor.

Ermenistan’ın Rahatsızlığı: Ukrayna Dalgasının Yarattığı Telaş

Kırım’da yaşananlar Erivan yönetimini endişelendirmiş. Ermenistan toplumu bu olayları iki açıdan değerlendiriyor. Birincisi, Ukrayna’dan sonra Rusya için Ermenistan`ın jeopolitik önemi azalıyor. İkincisi, Kırım’dan sonra Dağlık Karabağ’ın Rusya’ya birleştirmesi gerçekleşebilir (Bkz.: Акоп Бадалян. Чего потребует Россия у Армении / “Lragir.am”, 4 mart 2014 və Игорь Мурадян. “Запасной выход” для армянской власти / “Lragir.am”, 7 Mart 2014).

Ermenilerin siyasi ve jeopolitik süreçleri tahrif olunmuş biçimde, gerçek dışı kabul ettikleri tarihi bir gerçektir. Bu kez de onlar geleneklerine sadık kalıyorlar. Daha geniş bağlamda, Ukrayna süreçlerinin arka planında Güney Kafkasya’nın jeopolitik manzarasına bakıldığında ise Ermenistan faktörü hayli farklı bağlamda kendini gösteriyor. Uzmanlar için meselenin bu tarafı ilginçtir.

Moskovalı analist Mihail Troitski`ye göre, Güney Kafkasya “Rusya’nın en çok maruz kalacak ülke Ermenistan”dır (Bkz.: Joshua Kucera. In Caucasus and Central Asia, Does Kremlin See More Ukraines? / “EurasiaNet”, 24 Şubat 2014). Onun kanaatine göre, Ukrayna’daki süreçlerden sonuç çıkararak, Kremlin Ermenistan’ın Gümrük Birliği’ne üye olmasında son derece dikkatli davranacak. Erivan’ı aceleye getirmeyecek. Çünkü burada kamu düzeninin bozulması ihtimali yüksektir.

Ermenistan’ı hassas jeopolitik mekan eden faktörler arasında Dağlık Karabağ meselesi özel bir yer tutmaktadır. Rusya Batı’nın bu çatışmayı yapay kullanarak, insanları sokağa çıkarabileceğini istisna etmiyor. Resmi Erivan’ın da alternatif programı yoktur. Çünkü Ermeni milliyetçileri ve radikal gruplar için “soykırım” ve Dağlık Karabağ ayrıca önem taşımaktadır. Deneyim gösteriyor ki, bunları bahane ederek saf vatandaşların duygularını kolayca istismar ediyorlar.

Ermenistan basınında yayınlanan analitik yazıların içeriğinden bu husus açıkça görülmektedir. Ermeni uzmanlar Ukrayna meselesinin Rusya-Ermenistan ilişkilerinden konuşurken mutlaka “soykırımı” ve Dağlık Karabağ sorununu mevzuya dahil ediyorlar. Onlar S. Sarkisyan`ın 6 Mart tarihinde Dublin’de Avrupa Halk Partisi’nin etkinliğindeki konuşmasını da bu açıdan analiz ediyorlar (Bkz.: Наира Айрумян. Карабах в Евразийском союзе / “Lragir.am”, 6 mart 2014 ve Серж Саркисян говорил в Дублине о блокаде Турции и заявлениях Азербайджана / “Lragir.am”, 7 Mart 2014).

Böyle anlaşılıyor ki, Ermeniler bir kez daha Moskova ve Brüksel`i şantaj etmeye çalışıyorlar. Onlar sanıyorlar ki, bu iki jeopolitik güç arasında yapay argümanlar ile manevra yaparak, yaklaşan jeopolitik uğursuzluktan kurtulabilecekler. Fakat bu zaman sorunun gerçek tarafını unutuyorlar.

Gerçeklik şu ki, Ermenistan’da gerçekten de iç karışıklık oluşabilir. Bunun temel nedeni dışarıda değil, resmi Erivan’ın yürüttüğü siyasetin yanlış olmasındadır. Tabii ki, eski Sovyet coğrafyasında meydana gelen jeopolitik gelişmelerin etki alanı geniştir. Onun arka planında Dağlık Karabağ sorunu da daha güncel şekilde jeopolitik gündeme gelebilir. Ancak burada söz konusu o bölgenin Azerbaycan’dan alınıp birine verilmesi değildir. Çünkü uluslararası alanda Dağlık Karabağ Azerbaycan’ın ayrılmaz parçası olarak kabil edildi.

Ermenilerin Fırsat Yetmezliği, Yoksa Yanlış Jeopolitik Tercihi?

Ukrayna olaylarında da ABD başta olmak üzere Batı’nın Rusya karşısında koyduğu şart toprak bütünlüğünün sağlanmasıdır (Bkz.: Обама предложил Путину переговоры РФ с Украиной и ввод наблюдателей / “РИА Новости”, 7 Mart 2014). Amerikan Başkanı Obama V. Putin`le telefon görüşmesinde Kırım’da referandumun yapılmasının meşru olmadığını özel vurguladı. Bununla o, herhangi bir şart altında Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün bozulmasının kabul edilemez olduğunun altını çizdi.

Ermeniler ise Rusya Parlamentosu’nun son zamanlarda kabul ettiği bazı kanunları esas tutarak Kırım’dan sonra Dağlık Karabağ’ın RF bünyesine katılması ihtimalinin varlığından bahsediyorlar (Bkz.: Наира Айрумян. Gösterilen makalesi ve Игорь Мурадян. Gösterilen makalesi). Böyle tasavvur oluşuyor ki, Ermenistan gerçekte Ukrayna’nın parçalanmasını istemektedir. Bunu o, Azerbaycan’dan toprak koparmak için bir fırsat biliyor. Fakat Erivan Rusya’yı öne veriyor. Onun yanında ise Beyaz Rusya ve Kazakistan’dan yararlanmaya çalışıyor. Tesadüfi değil ki, Ermeni uzmanlar Gümrük Birliği’nin sınırının nereden geçeceği ile ilgili sık-sık sorular soruyorlar. Onlar “DKC”nin bu sınırın dışında kalmasını felaket gibi sunmaktadırlar.

Oluşan duruma gerçek düzlemde bakarsak, Dağlık Karabağ’ın Azerbaycansız Gümrük Birliği’ne dahil olması imkansızdır. Moskova bunu yapmaz. Buradan şu sonuç çıkıyor ki, Ermeniler Kremlin, Minsk ve Astana karşısında bu şartı koymakla, aynı zamanda, Avrupa Birliği’ne mesaj veriyorlar ki, bir bahane ile Rusya’nın entegrasyon önerilerini reddedebilirler. Meselenin bu tür sunumu da bölgede provokasyonlara yol açıyor.

Belli çevreler bu faktörü kullanarak Güney Kafkasya’da çatışmaları tutuşturabilirler. Ermenistan bu anlamda “yeni Ukrayna” olur. İstikrarsızlığın ise Gürcistan ve Azerbaycan topraklarına geçmesi tehlikesi oluşur. Bu da dolaylı olarak bütün bölgeye dış güçlerin etki imkanlarını genişletmek anlamına geliyor.

Ermenistan’dan farklı olarak, Gürcistan Ukrayna olaylarına tepkisi nettir. Tiflis yönetimi Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü desteklediğini beyan ediyor ve aynı zamanda, Kırım’da başka devletlerin askeri güçlerinin yerleştirilmesinin engellenmesini gerektiriyor. Gürcistan Parlamentosu sözcüsü D. Usupaşvili açıklamada, “tankların motorları çalışmaya başlanmışsa, biz sadece açıklamalar arkasında gizlenemeyiz” (Bkz.: Joshua Kucera. Gösterilen makalesi).

Tiflis yönetimi artık Washington’a “Rusya’nın olası saldırısından korumak için” başvuruda bulundu. Gürcistan Başbakanı İ. Garibaşvili ABD’ye ziyareti sırasında Moskova’nın baskılarını artıracağı ve ülkede Ukrayna senaryosu üzere süreçler organize etmeye çalışacağı hakkında konuşmuş (Bkz.: Георгий Ломсадзе.Грузия просит США защитить республику от России и кризиса по украинскому сценарию / “EurasiaNet”, 27 Şubat 2014). Onun sözlerine göre, Olimpiyat Oyunları sona erdikten sonra Rusya Gürcistan’a baskısını artırdı. Örneğin, Güney Osetya çevresine dikenli tel çekilmeye başlandı (Bkz.: önceki kaynağa).

Onu da diyelim ki, Gürcistan yönetimi oluşmuş durumdan ülkenin NATO’ya üyeliğini hızlandırması için yararlanmaya çalışıyor. Başkent Tiflis AB ortak üyelikten sonra, bu yılın Eylül ayında NATO’ya üyelikle ilgili faaliyet programını imzalamayı umuyor (Bkz.: Георгий Ломсадзе. Грузия: Украинский кризис повышает шансы на членство в НАТО? / “EurasiaNet”, 7 Mart 2014). Şüphe yok ki, bu, Kremlin`i kışkırtacak ciddi etkendir.

Azerbaycan’a gelince uzmanların görüşlerine göre, burada Ukrayna senaryosunun gerçekleşmesi ihtimali hayalden başka bir şey değildir. Çünkü Bakü Rusya ile ilişkilerini karşılıklı saygı, eşit ortaklık ve iyi komşuluk ilkeleri temelinde kurdu. Azerbaycan’ın Batı’yla ilişkileri yüksek seviyededir. Bu nedenlerden Bakü Ukrayna olaylarına temkinli ve uluslararası hukukun gerektirdiği normlara uygun tutum sergiliyor (Bkz.: Крымский гамбит России вызывает разнообразную реакцию на Кавказе / “EurasiaNet”, 6 Mart 2014).

Yukarıda söylenenler Ukrayna olaylarının Güney Kafkasya ülkelerini farklı etkilediğini göstermektedir. Her bir devlet şimdiye kadar yürüttüğü dış politikanın sonuçlarını görüyor. Zaman her şeyin objektif değerini verir.

Kaynak: Newtimes.az

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.