Tarihin bunalımlı dönemlerinde her daim görüldüğü üzere, siyasi, sosyal ve ekonomik etkenler başrolde olmuştur. Bu etkenlerin doğurmuş olduğu sonuçlar, onlarca yıl, hatta belki de yüzlerce yıl devam edecek istikrarsızlıkların başlangıcı niteliğindedir.
Hidrojen bombası mı, yoksa atom bombası mı ?
Dünya gözünü Ortadoğu’daki gelişmelere dikmişken, sessiz sedasız Uzak Asya’da ciddi ve tehlikeli çalışmalar yapan Kuzey Kore (Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti), son zamanlarda yapmış olduğu hidrojen bomba denemesiyle dünyayı ayağa kaldırdı. Hidrojen bombasının bu kadar tepkiye maruz kalmasının nedenini, bomba hakkında daha fazla bilgi edindikçe anlıyoruz.
İkinci Dünya Savaşı’nın sonuçlarını çoğumuz gayet iyi biliriz. ABD tarafından Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki şehirlerine atılan atom bombası, bu sonuçlar arasında en önemli olandır. 1940’lı yılların en büyük nükleer silahı olan atom bombası, Japonya’da 140.000 kişinin ölmesine neden oldu. Düşünün ki, Dünya Savaşı’nı bitirebilecek güçte bir silahın insanlık üzerindeki etkileri nasıl olabilir…
Peki ya hidrojen bombası? Bu bombanın atom bombasından tam 1000 kat daha güçlü olduğu belirtiliyor. Bombanın şehrin göbeğine verecek hasarı ve enkazı düşünürsek, ölebilecek insan sayısı yüzbinleri, hatta milyonları bulabilir. Peki uluslararası platformda bu insanlık suçu işleyebilecek kişileri durdurabilecek hangi örgütler vardır? Bu sorunun ilk cevabı Birleşmiş Milletler’dir.
İkinci Dünya Savaşı sonlarına doğru kurulan, dünya barışı ve güvenliğini korumayı ve uluslararası arenada ekonomik, kültürel, toplumsal işbirliğini amaç edinmiş olan BM, kimyasal silahların yasaklanması için son dönemde yeni bazı maddeler getirdi. Nisan 2013 yılında uluslararası silah ve ticaret antlaşması kabul edilirken, Rusya, Kuzey Kore ve Suriye’nin itirazı ise dünyaya adeta küfreder nitelikteydi.
Rusya: Orta Asya’nın Ağabeyi Benim
Ortadoğu’dan Orta Asya’ya kadar birçok gelişmeler olurken, Kuzey Kore’nin hidrojen bombası denemesine, sıkı müttefiki olan Rusya’dan da çok ciddi tepki geldi. Çünkü dünya iki kutuplu bir gezegen olduktan sonra Asya’nın ağabeyliğini yapan Rusya, Kuzey Kore’ye sözünün dinletememişti. Kuzey Kore’nin şımarık tavırları Rusya’yı iyiden iyiye çileden çıkardı.
İki ülke çıkarları için öncelikli adım diplomasi kanallarıdır. Hidrojen bombası krizinin çözüm yollarını aramak, BM’nin ilk görevlerindendir. Bunun için, Rusya faktörü çok önemlidir. Halihazırdaki Kuzey Kore’ye uygulanan silah ambargosu hiçbir işe yaramamaktadır. Orta Asya’nın ağabeyi statüsündeki Rusya’yı ikna etmek, Kuzey Kore’yi ikna etmekten daha kolaydır. Hidrojen bombasının bölgede tekrar denendiği zaman, tepkiler sadece kınamalarla kalmayacak ve muhtemelen sıcak çatışmaların da yaşanacağı bir felaket ortamına dönüşecektir. Bölgedeki askeri faaliyetlerin ekonomiyi olumsuz yönde etkilemesi demek, yaklaşık milyarca Asyalının da bundan olumsuz etkilenmesi demektir. Olası savaş senaryolarında, ülkelerin çıkar politikaları kendi vatandaşları üzerinden olmamalıdır. BM’ye üye ülkeler, bu olaya kınama ve eleştiri yapmanın ötesine geçerek, insanlığın en büyük tehlikesi olan Kuzey Kore’yi Rusya üzerinden derhal durdurmalıdır.
A. Samet YAVAN