Soğuk Savaş sonrasında Ukrayna’nın nükleer silahlardan arınmasıyla birlikte İngiltere (Birleşik Krallık), Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Rusya Federasyonu tarafından 1994’te imzalanan Budapeşte Memorandumu, Ukrayna’nın güvenliğini ve toprak bütünlüğünü garanti altına alan bir anlaşmadır. Anlaşmada herhangi bir saldırı durumunda Ukrayna’ya yardım için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin acilen harekete geçeceği taahhütü de verilmiştir. Ne yazık ki, bu protokolün yetersizliği 2014’te Vladimir Putin liderliğindeki Rusya’nın Kırım yarımadasını işgal ve ilhak etmesi ile ortaya çıkmıştır.[1] Putin, Budapeşte Muhtırası’nı “geçersiz ve hükümsüz” saydığını açıklamış, böylece Ukrayna uluslararası arenada tek başına bırakılmıştır.
2022 yılına gelindiğinde ise, Ukrayna’nın savaşın başından beri Rusya’nın hava saldırılarına karşı Batılı ülkelerden, hava sahası üzerinde uçuşa yasak bölge ilan edilmesini istemesi, lakin NATO’nun böyle bir hamlenin Üçüncü Dünya Savaşı’nı tetikleyebileceğini ve Rusya’yı karşısına almak anlamına geleceğini vurgulaması, Ukrayna nezdinde hayal kırıklığı yaratmıştır. Bunun üzerine, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski, NATO’yu suçlayıcı açıklamalar yapmış ve uluslararası arenada yalnız bırakıldıklarını sesli bir biçimde dile getirmiştir. Tüm bu açıklamalar üzerine, her ne kadar Batı kanadı Rusya’ya ağır ekonomik yaptırımlar uygulayarak ve Ukrayna’ya silah desteği vererek savaşa dolaylı olarak katılım gösterseler de, bu durum Ukrayna Devleti’ni ve halkını yeterince tatmin etmemiştir.
Tüm bu eleştirilerin akabinde, Brexit sonrasında dış politikasına yeni bir yön çizen İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Kiev’de Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski ile bir görüşme yaparak “Batı, Ukrayna’nın uğradığı haksızlığa karşı sessiz kalıyor” imajını yıkan bir girişimde bulunmuştur. Görüşmenin ardından Kiev’in kent merkezinde Kreşatik Caddesi, Bağımsızlık Meydanı ve Cennetteki Yüz Kahramanları Sokağı’ndan Zelenski ile birlikte korumalar eşliğinde yürüyen Johnson’ın bu tutumu, İngiltere’nin Ukrayna’nın arkasında olduğu ve Rusya’ya göz dağı vermek istediği şeklinde okunabilir. Zelenski’nin bu ziyarete ve yürüyüşe kayıtsız kalmayarak, Rusya’yı barışa zorlamak için Batı’nın daha fazla baskı uygulamasının altını çizmesi ve Batılı demokratik ülkelerin İngiltere’yi örnek almaları gerektiğine dair açıklama yapması, İngiltere’nin diğer Batı kanadı ülkelere göre Ukrayna’ya güven verme konusunda bir adım daha önde olduğunu ve Brexit sonrasında AB’den bağımsız olarak kendi dış politikasına yeni bir yön verdiğini göstermiştir.
Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi’nden Andrij Sybiha ise, Facebook hesabından iki liderin fotoğrafını paylaşarak “İngiltere, Ukrayna’ya savunma desteğinde, savaş karşıtı koalisyonda, Rus saldırganlığına yönelik yaptırımlarda liderdir”[2] şeklinde açıklamalar yaparak, -direkt olarak dillendirmese de- dolaylı biçimde kendi ülkelerinin Ukrayna meselesine vermiş olduğu tepki konusunda Batı Avrupa ülkelerinin birkaç adım önünde olduğuna ve İngiltere’nin bu tutumunun AB’den ayrı bir kefeye konulması gerektiğine dikkat çekmiştir.
2022’nin Ocak ayında Ukrayna’ya omuzdan fırlatılan tanksavar füzeler teslim eden İngiltere, ardından öldürücü ve öldürücü olmayan kategorideki savunma silahlarını kapsayan ek bir askeri destek paketi daha sağlama kararı almıştır. Kısa süre önce bu desteğe ek olarak, Başbakan Johnson, İngiltere’nin Ukrayna’ya toplam 100 milyon sterlinlik Starstreak uçaksavar füzeleri ve 800 tanksavar füzenin yanı sıra kask, zırh ve gece görüşü araçları gibi ölümcül olmayan teçhizat göndereceklerini duyurmuştur. Johnson’un Ukrayna ziyareti ise, İngiltere’nin Kiev’e yönelik bu desteğini kanıtlar niteliktedir.
İngiltere’nin Savunmadan Sorumlu Devlet Bakanı James Heappey, Rusya’nın Ukrayna’nın Mariupol kentinde kimyasal silah kullandığı iddialarının ardından ülke basınına yaptığı açıklamalarda, İngiliz hükümetinin kimyasal silahların kullanıldığına dair raporları henüz doğrulayamadığını vurgulamıştır. Bakan Heappey, “Ancak kimyasal silah kullanımının doğru olduğu kanıtlanırsa, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Batı’nın nasıl yanıt vereceği konusunda ‘tüm seçeneklerin’ masada olduğunu bilmeli.”[3] şeklinde sert bir çıkış yaparak ileriki süreçte Rusya’ya daha rijit biçimde karşılık verilebileceğinin de sinyallerini vermiştir.
Silah sistemleri dışında göç konusunda da İngiltere, Ukrayna’ya destek veren bir ülke görüntüsü çizmektedir. Planlanan yeni düzenlemeye göre halen İngiltere’de yaşayan Ukraynalılar, yanlarına savaş mağduru yakınlarını alabilecektir Başbakan Johnson, İngiltere’nin bu şekilde kabul edebileceği sığınmacı sayısının 200 binden fazla olacağını tahmin ettiğini belirtmiştir.[4] İngiltere’nin bu adımı, gerek Polonya gibi Doğu Avrupa ülkelerinin yükünü hafifletecek, gerekse Ukraynalı sığınmacılar için önemli bir fırsat yaratacaktır.
Sonuç olarak Boris Johnson’un bu ziyareti Ukrayna’ya güven aşılamak ve Rusya’ya gözdağı vermek açısından elzemdir. Bu ziyaretin bundan sonraki süreçte İngiltere-Rusya savunma ve ticaret ilişkilerine de olumlu olarak yansıyacağı aşikar olmakla birlikte, göç konusunda da iki taraf arasında önemli bir mesafe kat edilebilir. Herşeye rağmen NATO’nun bir üyesi olan ve NATO ile ortak karar alma sorumluluğu taşıyan İngiltere’nin bu desteği, tek başına Ukrayna’nın savaşı kazanması açısından yeterli olmayacaktır. Zira Ukrayna’nın NATO’ya alınmaması ve hava sahasının uçuşa yasak bölge ilan edilmemesi, hatta bir ileriki aşama olan Rusya’nın barışa ikna edilmemesi durumunda Rus nefesinin halen Ukrayna halkının ensesinde olacağını söylemek yanlış olmayacaktır.
Dr. Eren Alper YILMAZ
[1] Euronews (2022), “Budapeşte memorandumu nedir? Ukrayna nükleer silahlardan ne zaman vazgeçti?”, Erişim: https://tr.euronews.com/2022/03/03/budapeste-memorandumu-nedir-ukrayna-nukleer-silahlardan-ne-zaman-vazgecti.
[2] CNN Türk (2022), “İngiltere Başbakanı Johnson’dan Kiev’e sürpriz ziyaret”, Erişim: https://www.cnnturk.com/dunya/ingiltere-basbakani-johnsondan-kieve-surpriz-ziyaret.
[3] CRI Türk (2022), “İngiltere: Ukrayna’da kimyasal silah kullanılması durumunda “tüm seçenekler masada””, Erişim: https://www.criturk.com/ingiltere-ukraynada-kimyasal-silah-kullanilmasi-durumunda-tum-secenekler-masada/.
[4] VOA Türkçe (2022), “İngiltere 200 Bin Sığınmacıya Kapı Araladı”, Erişim: https://www.amerikaninsesi.com/a/avrupa-zelenski-yi-ayakta-alkisladi/6465254.html.