Türkiye özellikle 2. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında Batı ile sıkı bir dostluk ve işbirliğine gitmiştir. O dönemlerde SSCB’nin tutumu nedeniyle Türkiye Batı bloğuna sığınmıştır. Kore Savaşı’na asker göndererek NATO üyeliğini elde edip, kendisini SSCB’ye karşı korumaya almıştır. Bundan sonraki süreçlerde ise Türkiye hep Batı ile ilişkilerini sürdürmüş ve işbirliğine girmiştir. Lakin günümüzde ise durum biraz değişmiştir. Türkiye’nin 1950’lerden beri Avrupa Birliği’ne girme çabaları olumlu sonuçlanmamıştır. AB’nin Türkiye’ye karşı olan tutumu nedeniyle ve son olarak Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin dönem başkanı olması ilişkilerin askıya alınmasına neden olmuştur. Bu aşamadan sonra ise Türkiye yeni arayışlara girmiş gözüküyor. Bunlardan göze çarpanlardan bir tanesi Şanghay İşbirliği Örgütü. Başbakan Tayyip Erdoğan, Ocak 2005’teki Rusya ziyaretinde Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Örgütü’ne üye olma isteğini Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e iletmiştir. Başkan Putin de bu isteği Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev ile paylaşmış ve olumlu cevap almıştır. Başkan Putin’e göre, Türkiye’nin dile getirdiği bu ilgi önemli bir pozitif sinyal olarak algılanmalıdır; Kazakistan lideri Nazarbayev, Putin’in bu sözleri üzerine Türkiye’yi her zaman aralarında görmekten mutluluk duyacaklarını belirtmiştir.[1]
Peki Şanghay İşbirliği Örgütü nedir? İsmini örgütün ilk toplantısını yaptığı Çin’in en büyük kenti Şanghay’dan alan Şanghay İşbirliği Örgütü ya da Şanghay Altılısı, 1996 yılında kurulmuş bir uluslararası kuruluştur. Çin Halk Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan’ın katılımıyla 1996 yılında Şanghay Beşlisi adıyla kurulan örgüt, 2001 yılında Özbekistan’ın katılımıyla Şanghay Altılısı adını almıştır.[2] Sınır Bölgelerinde Askeri Güvenin Derinleştirilmesi Anlaşması’nı imzalamasıyla kurulmuştur. Amaçları, ‘terör, ayrılıkçı hareketler ve dinsel fanatizm’e karşı birlikte hareket etmektir.[3] Örgüt Doğu Bloğunun dağılmasından sonra ABD ve diğer batılı devletlerin Avrasya coğrafyasındaki nüfuzlarını arttırmaması amacı ile de kurulmuştur. Örgütün, ABD karşıtı jeo-stratejik blok olduğunun bir diğer kanıtı ise 2007 yılının Ağustos ayında gerçekleştirilen Bişkek Zirvesi’nde Rusya Devlet Başkanı Putin’in sarf ettiği “Tek kutuplu dünya kabul edilemez” sözleridir. O dönemde, Kommersant ve Troud gibi gazetelerde, “Şanghay İşbirliği Örgütü’nün NATO’ya alternatif oluşturduğu ve asıl amacının Asya’da Amerikan etkisini geriletmek” olduğunu belirten yazılar sık yayımlanmaya başladı. “Renkli devrimlere karşı panzehir” temasının işlendiği bu yazılarda, ŞİÖ’nün Rusya için öneminin G8 üyeliğinden bile daha fazla olduğu görüşü dile getiriliyordu.[4]
Haziran 2012 deki toplantıda Türkiye diyalog ülke statüsüne kabul edilmiştir. Bundan iki ay sonra Başbakan Erdoğan Moskova’yı ziyaret ettikten sonra yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Örgütü’nün diğer üyelerle eşit haklara sahip üyesi olmak istediğini belirtmiştir. Türkiye’nin Orta Asya’daki jeopolitik çıkarları ve bölge halkıyla tarihsel, kültürel, dini ve etnik bağlarından dolayı diyalog ortağı statüsüyle yetinmeyeceğini anlamak zor değildir. Ancak bazı zorluklar Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Örgütü üyeliğini engelleyebilmektedir. Türkiye’nin Batı cephede görünmesi (örneğin AB üyeliği) ve NATO üyesi olması, Batı ile siyasal ve güvenlik alanında pürüz yaşanan Çin ve Rusya’yı endişeye sevk etmektedir. Son dönemde Türkiye’nin çok yönlü dış politikası belli bir ölçüde bu tür endişeleri giderebiliyorsa da, farklı siyasal değerlere sahip olması ve bölgesel sorunlar üzerinde farklı tutumları (örneğin Ortadoğu’daki gelişmeler) daha ileri düzeyde Çin ve Rusya ile işbirliği yapmasını kuşkulu hale getirmektedir.[5]
Rusya’nın Sesi’ne konuşan Siyaset Bilimci Stanislav Tarasov şunları söylemiştir: “Bugünkü gelişmelerin hem ekonomik, hem de jeopolitik nedenleri var. Türkiye ekonomisi başlangıçtan itibaren ihracata yönelik bir ekonomidir. Bir zamanlar, Türk ihracatının % 65 kadarı Avrupa’ya yapılıyordu. Şimdi ekonomik kriz yüzünden piyasa daralıyor. Ekonomiyi kurtarmak gerek. Öte yandan jeo-politikayı da kurtarmak gerek. Bunun için Recep Tayyip Erdoğan, Moskova’da öne sürdüğü düşünceleri yani Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Örgütü’ne alınmasına ilişkin düşüncelerini seslendirmeye karar verdi. Çok ilginç bir durum ortaya çıkıyor. Kısa bir süre önce Şanghay İşbirliği Örgütü’nün zirve toplantısında Türkiye’ye diyalog partnörü statüsü tanındı. Türk medya organları ve politika adamları bunu genel olarak duymamazlıktan geldiler ve konu hakkında detaylı yorumlar yapılmadı. Bu olaya büyük önem verilmedi. Ancak şu anda Türkiye, Kıbrıs’ın Avrupa Birliği dönem başkanlığını protesto etmek amacıyla Avrupa ile ilişkilerini fiilen dondurdu. Avrupa Birliği kurumları şimdi, dayanıklılık sınavından geçerken Asya’da meydana gelen Rusya merkezli entegrasyon süreçleri dinamizm kazanıyor. Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Örgütü tam üyeliği karşısında yeni satış piyasalarına girme imkanlarının açılmasıyla kalmayacak. En önemlisi Türkiye, enerji projelerine katılma imkânı bulacak. Bununla birlikte, Şanghay İşbirliği Örgütünün tam üyesi olmak için yalnızca Ankara’nın niyeti yetersiz.”.[6]
Türkiye son zamanlarda ise Ortadoğu coğrafyasında lider görünmeye çalışması ve ŞİÖ gereken önemi vermemesi Türkiye’nin hangi yönde olduğunu belli etmemektedir. Lakin Türkiye AB ve ŞİÖ gibi Ortadoğu coğrafyasında bir kuruluş yaratmaya çalıştığı tahmin edilebilir. Özellikle de Ortadoğu’da yaşanan savaşlar Türkiye’nin istediği aktörlerin ülke yönetimine gelmesi, Türkiye’nin bu düşüncesini hayata geçirmesi kolaylaştırıyor gibi gözükmektedir. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, 25 Nisan 2011’de Çanakkale’de “Bizden koparılan dünya, bizimle tekrar bütünleşsin. Türkiye önümüzdeki 12 yıl içinde cihan devleti olacaktır” şeklinde açıklamalar yapmıştır. Davutoğlu Osmanlı İmparatorluğu’ndan koparılan toprakların yeniden barış ve istikrara kavuşmalarını istediğini belirtmiştir.[7] Türkiye’nin hedefinin ne olduğunu belirtmiştir. Türk hükümetiyle diplomatik gerginlikler yaşayan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Türkiye’nin politikasıyla ilgili olarak “Türkiye’de bazıları hala Osmanlı İmparatorluğu’nu yeniden kurma rüyasında. Türk liderler bu rüyanın imkansız olduğunu biliyorlar ve bu yüzden dini ajandası olan partileri sömürerek Arap dünyasındaki etkilerini artırmak istiyorlar.” şeklinde açıklama yapmıştır.[8]
İlerleyen zamanlarda neler olacağını tahmin etmek zor olmasa gerek. Yaşanan gelişmeler geleceğin habercisidir, lakin bunu doğru görmeli ve okumalıyız. Türkiye’nin tek başına güç olmaya çalışması çok hatalara neden oldu. Bu hataların bedelini ödeyecekler ise oyunun başında belliydi.
Murat Çiçek/UPA Eskişehir Anadolu Üniversitesi Temsilcisi
KAYNAKLAR
[1] Doç. Dr. Erkin EKREM, Stratejik Düşünce Enstitüsü, 06.06.2012, Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Örgütü Üyeliği, Erişim Adresi: http://www.sde.org.tr/tr/kose-yazilari/1152/-turkiyenin-sanghay-isbirligi-orgutu-uyeligi.aspx
[2] Dr. Ozan Örmeci, Uluslararası Politika Akademisi, 09.06.2012, Şanghay İşbirliği Örgütü, Erişim Adresi: http://politikaakademisi.org/?p=1019
[3] “Şakasına Bile Bozulur” başlıklı haber, Vatan, 26.07.2012, Erişim Adresi: http://haber.gazetevatan.com/sakasina-bile-bozulur/468152/2/Haber
[4] “Şakasına Bile Bozulur” başlıklı haber, Vatan, 26.07.2012, Erişim Adresi: http://haber.gazetevatan.com/sakasina-bile-bozulur/468152/2/Haber
[5] Doç. Dr. Erkin EKREM, Stratejik Düşünce Enstitüsü, 06.06.2012, Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Örgütü Üyeliği, Erişim Adresi: http://www.sde.org.tr/tr/kose-yazilari/1152/-turkiyenin-sanghay-isbirligi-orgutu-uyeligi.aspx
[6] “Türkiye Şanghay İşbirliği Örgütü’ne üyelik için resmen başvuruda bulunmuş” başlıklı haber, İnternet Havadis, 28.07.2012, Erişim Adresi: http://www.internethavadis.com/ekonomi/41545.html
[7] “Yeni Osmanlıcılık” başlıklı yazı, Vikipedi, Erişim Adresi: http://tr.wikipedia.org/wiki/Yeni_Osmanl%C4%B1c%C4%B1l%C4%B1k
[8]” Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Türkiye’de bazılarının Osmanlı İmparatorluğu’na dönmenin hayalini kurduğunu söyledi” başlıklı haber, İnternet Haber, Erişim Adresi: http://www.internethaber.com/esad-turkleri-bu-hayali-gormekle-sucladi-386461h.htm?interstitial=true.