KUZEY KORE’NİN ATEŞKESİ FESHETMESİ MÜMKÜN MÜ?

upa-admin 13 Mart 2013 3.601 Okunma 0
KUZEY KORE’NİN ATEŞKESİ FESHETMESİ MÜMKÜN MÜ?

2. Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle başlayan iki kutuplu uluslararası düzen de ideolojik ve politik kamplaşmanın en somut örneği, Kore’nin iki ideolojik ve politik düşünce olarak ülkenin 38. paralelinin sınır kabul edilerek Kuzey ve Güney Kore olmak üzere ikiye ayrılmasıydı. Artık Kore’nin kuzeyi Sovyetler Birliği, Güneyi ise ABD’nin baskısı altındaydı.

Kuzey Kore’nin ülkenin güney bölgesine saldırmasıyla başlayan Kore Savaşı, aslında Soğuk Savaşın iki kutbunun temsilcisi olan ABD ile Sovyetler Birliği’nin ilk ciddi bilek güreşiydi. 1953’te imzalanan mütareke ile fiilen savaş sona ermiş olsa da, akabinde barış anlaşması imzalanmış olmamasından dolayı halen Kore’nin kuzeyi ile güneyi arasında hukuken savaş devam ediyor.

Kuzey Kore’nin Üçüncü Büyük Nükleer Denemesi Tedirgin Ediyor.

Geçtiğimiz ay Kuzey Kore’nin deprem etkisi oluşturan üçüncü nükleer denemesi, küresel güvenliğe tehdit olarak algılanmış, ülkenin uzun menzilli füze denemesi ihtimalini güçlendirmişti. Bunun üzerine Birleşmiş Milletler Kuzey Kore’nin nükleer faaliyetlerine son vermemesinden dolayı yaptırım oranını şiddetlendirme kararı aldı. İşin en ilginç tarafı, uygulanacak yeni yaptırımların altında ülkenin en büyük ticari ortağı olan Çin’in de imzası olması. Elbette bu gelişme Kuzey Kore yönetimi tarafından büyük tepkiyle karşılandı.

Bölge ülkelerinden Japonya, ateşkes anlaşmasının tek taraflı feshinin kendi ulusal güvenliğine tehdit oluşturduğunu belirtirken, Washington yönetimi ekonomik açıdan baskısını arttırarak devam ettireceğini açıkladı. Örneğin ABD, K. Kore bankalarını Amerikan bankacılık sisteminden çıkarma kararı aldı.

Meydana gelen bu gelişmelerden sonra K. Kore yönetimi çalışmalarını meşrulaştırmak adına Amerikan tehdidine karşı nükleer faaliyetlerinin öz savunma aracı olarak gördüğünü iddia ediyor.

Çin, Kuzey Kore’ye Uygulanacak Yaptırımlar Konusunda Mutabakata vardı.

BM’nin yaptırımları ağırlaştırma kararı ve bu karara Çin’in de destek vermesinden sonra Kuzey Kore, “yalnızlaştırıldığını” hissederek dış politikada radikalleşme yolunda karar aldı. Medya, 1953 yılından beri devam eden ateşkes anlaşmasının tek taraflı olarak fesh ettiğini açıklaması, ancak Çin’in de ABD ile birlikte hareket etmesinin K. Kore üzerinde oluşturduğu güven boşluğuyla açıklanabilir. Neticede Çin’de K. Kore üzerinde uygulanacak yeni yaptırımlarda Washington ile mutabakata varmış durumda.

BM tarafı ise K. Kore ateşkesi tek taraflı fesh ettiğini açıklasa bile anlaşmanın hukuken yürürlükte olduğunu, bu konuda yalnız başına hareket edemeyeceğini söylüyor.

Bölgesel Bir Savaşın Çıkma İhtimali Son Derece Düşük.

Bazı araştırmacılara göre, K. Kore’nin “savaş baltalarını” hazırladığını, bölgeyi savaşa sürükleyeceği savları somut temellere dayanmıyor. Çünkü her ne kadar nükleer denemeler ile ülke korku salmaya çalışsada, henüz uzun menzilli füze kullanacak kapasiteye erişememiş durumdalar.

BBC’nin haberine göre; bölgede sıcak çatışmanın olma ihtimali son derece düşük fakat ateşkes anlaşmasının iptali tansiyonu yükselterek bölgeyi istikrarsızlığa sürükleyebilir.

İran ile Rusya’nın Kuzey Kore ile İlişkileri Gelişmeye Devam Ediyor. 

Özetleyecek olursak, Kuzey Kore’nin radikalleşmesinin arkasında ciddi anlamda izolasyona uğraması gösterilebilir. Bu noktada Kuzey Kore’nin İran, Rusya ve Çin ile olan ilişkilerine dikkat etmekte fayda var. Ülkenin İran ile ilişkileri yeni lider Kim Jong Un’un döneminde de siyasi ve ekonomik alanlarda gelişmeye devam ediyor. Geçtiğimiz yıl Tahran’da düzenlenen bağlantısızlar toplantısından sonra iki ülke arasında bilim ve teknoloji alanlarında anlaşmalar imzalandı. Anlaşma dahilinde ortak bilim ve teknoloji laboratuarlarının kurulması ile bilgi ve bilimadamı değişimi gibi başlıklar yer alıyor. Demek oluyorki, Tahran Kuzey Kore’ye Batı ittifakına karşı nükleer çalışmalarından destek vermeye devam edecek.

Esas dikkat edilmesi gereken nokta, İran ve K. Kore uluslararası sistemden gün geçtikçe daha fazla izole olurken aynı oranda birbirlerine yakınlaşmaktadır.

Rusya ise yeni dönemde K. Kore ile olan ilişkilerini iyileştirerek devam ettireceklerini açıklamıştı. Çin’de BM yaptırımlarını desteklese de ülkeye askeri teknoloji satmaya devam ediyor.

BM’nin Yaptırım Şiddeti Kuzey Kore’nin Radikalleşme Oranıyla Doğru Orantılı Olacak.

Kuzey Kore’nin ateşkes kararını bozduğunu açıklaması bölgeyi yeni bir savaş alanına dönüştürme ihtimali son derece düşük. Fakat gerginliğin tırmanması, doğu Asya’da farklı bir ihtilaf alanının oluşmasına zemin hazırlayabilir. Karşılıklı nükleer restleşmelerin sonucunda “dehşet dengesinin” oluşmasının hangi taraf için “caydırıcılık” oluşturacağı bilinmez fakat BM’nin yaptırım şiddetini K. Kore’yi daha da radikalleşmeden uygulaması küresel güvenliğin tesisi açısından son derece kritik öneme sahip.

Furkan KAYA

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.