PROFESÖR DANİEL PİPES’LA MÜLAKAT

upa-admin 27 Ağustos 2013 3.551 Okunma 0
PROFESÖR DANİEL PİPES’LA MÜLAKAT

Daniel Pipes Amerikan düşünce kuruluşu Middle East Forum’un (http://www.meforum.org/) Başkanı ve bu kuruluşun yayınladığı Middle East Quarterly dergisinin yayımcısıdır. Yazıları daha çok Amerikan dış politikası, Orta Doğu, İslam ve İslamcılık üzerine yoğunlaşmaktadır. Daha detaylı bilgi sahibi olmak için kişisel web sitesini http://www.danielpipes.org/ adresinden veya Türkçe http://tr.danielpipes.org/ adresinden ziyaret edebilirsiniz.

Örmeci: Profesör, sizinle mülakat yapmak bizim için bir ayrıcalık. Mütevazılığınız ve UPA’ya sıcak yaklaşımınız için teşekkür ederim. Mülakata Mısır’la başlamak isterim. Mısır’daki darbeyi ve önümüzdeki günleri siz nasıl yorumluyorsunuz? Sizce Müslüman Kardeşler ve onların desteklediği seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi uluslararası kamuoyunun desteğini neden kaybetti?

Pipes: Okurlarınıza seslenme şansı verdiğiniz için ben teşekkür ederim.

Ekonomik çöküş ve siyasal bölünmüşlüğün ortasında Mısır, çok karanlık günlere doğru sürükleniyor. Burada anahtar kişi, güçlü adam General Sisi. Acaba ülkesini serbest piyasa ve sivil toplumculuğa mı, yoksa selefleri gibi antik sosyalizm ya da polis devletine doğru mu götürecek? Aslında Mursi, Mısır halkının desteğini kaybettiği oranda uluslararası kamuoyunun desteğini kaybetmedi. Bu destek kaybının nedeni de İslamcılık’ın gerçek yüzünü kısa sürede göstermiş olmasıdır.

Daniel Pipes

Örmeci: Profesör, sivillere yönelik son kimyasal saldırının kamuoyuna yansıyan korkunç görüntülerinin ardından Batı’dan, 2011 yılından beri rejim taraftarları ve İslamcı muhalefet arasında bir içsavaşın sürdüğü Suriye’ye yönelik askeri müdahale sinyalleri gelmektedir. Siz Suriye’nin geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz? Size göre hangi taraf daha tehlikelidir; İran yanlısı Esad güçleri mi, yoksa radikal İslamcı El Nusra Cephesi mi?

Pipes: Suriye’de Batı’dan gelecek bir askeri müdahale bekliyorum, ancak bunun içsavaşın sonucunu etkileyecek ciddiyette olmayacağını öngörüyorum. Suriye üçe bölünecektir; rejim taraftarları, muhalifler ve Kürtler, tabii zaman içerisinde İran İslam Cumhuriyeti’nin çökmesi ya da Rusya’nın taraf değiştirmesi gibi önemli ve beklenmedik bir gelişme olmadığı sürece. Esad güçleri ne kadar korkunç olsalar da, muhalifleri daha da tehlikeli görüyorum.

 

Örmeci: Profesör, Türkiye’deki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ateşli tenkitçilerinden birisiniz. Hatta 12 Haziran 2011’de (http://www.danielpipes.org/blog/2011/06/turkey-last-free-election) 2011 seçimlerinin Türkiye’deki son özgür seçimler olabileceğini yazdınız. Başbakan Erdoğan ve partisinin vizyonu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce Orta Doğu’daki İslamcılarla Türk İslamcılar arasında bir fark var mıdır?

Pipes: Erdoğan ve partisi AKP hakkında 2002’den beri endişeliydim ve şimdi tüm endişelerimin doğrulandığını görüyorum. Neyse ki Gezi Parkı olaylarından sonra gelecek seçimlerden daha az endişeliyim. Türk İslamcıları dünyadaki en sofistike İslamcılardır; başka bir yerde Erdoğan, Gül ve Gülen gibi birini bulamazsınız.

 

Örmeci: Profesör, sizce ılımlı İslam ve radikal İslam arasında bir fark var mı? Yoksa, sizce Müslüman nüfusu yoğun bir ülke nasıl Batı tipi demokrasiyi özümseyebilir?

Pipes: Taktiklerde bir fark var – biri simgesel anlamda moderniteye daha fazla önem veriyor (Arap cüppesi yerine kıravat takmak) ama amaçlar aynı; hepsi sonuçta aynı şeyi istiyor. Aslında, daha etkili oldukları için şiddete başvurmayan İslamcılar şiddete başvuranlardan daha tehlikeli oluyorlar.

 

Örmeci: Profesör, kısa bir süre önce Gezi Parkı ayaklanmalarının önemini anlatan bir makale kaleme aldınız (http://www.danielpipes.org/13000/turkey-riots). Sizce Türk politikasında yakın gelecekte önemli bir değişiklik olacak mı?

Pipes: AKP, 1990’da İngiliz Muhafazakâr Partisi’nin Margaret Thatcher’a yaptığı görkemli bir onyılın ardından Erdoğan’a “şimdi gitme vakti” derse şaşırmayacağım. Gül veya Bülent Arınç gibi biri onun yerine geçip, İslamcılık’ın dozunu düşürebilir.

 

Örmeci: Profesör, İran İslam Cumhuriyeti’nin nükleer programı hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce yeni seçilen “ılımlı” Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani İran’ın nükleer programı ve Batı ile ilişkiler konusunda kısa vadede bir değişiklik yapabilir mi?

Pipes: İran İslam Cumhuriyeti liderleri nükleer silah yapma konusunda kendilerini adamış gözüküyorlar ve hiçbir ekonomik yaptırım onları durdurmayacaktır. Ruhani’nin seçilmesinin bu süreçle neredeyse hiçbir ilgisi yoktur. Ancak İran halkının iktidardaki İslamcı ideolojiye yabancılaştıklarını göstermesi bakımından önemlidir.

 

Örmeci: Profesör, sizin İslam’la ilgili görüş ve duygularınız nelerdir?

Pipes: Dinler hakkında herhangi bir görüşüm yok. Bir barbarlık ideolojisi olarak gördüğüm İslamcılık karşıtı güçlü görüşlerim var, aynı faşizm ve komünizme karşı olduğu gibi İslamcılık’a karşı da mücadele edilmeli ve İslamcılık marjinalize edilerek yenilmelidir.

 

Örmeci: Profesör, özel bir nedeni var mı bilmiyorum ancak neden kitaplarınız Türkçe’ye çevrilmiyor?

Pipes: Bir tanesi hariç. Bakınız; Tanrı Adına (http://www.danielpipes.org/books/path.php, İstanbul: Yaprak Yayınevi, 1991).

 

Örmeci: Son olarak Profesör, bize Türkiye’den takip ettiğiniz ve görüşlerine değer verdiğiniz akademisyen ve gazetecilerin isimlerini sayabilir misiniz?

Pipes: Zor bir soru ama alfabetik olarak Türkiye’den takip ettiğim ve saygı duyduğum kişileri şöyle sıralayabilirim; Taner Akçam, Mustafa Akyol, Aslı Aydıntaşbaş, Zeyno Baran, Burak Bekdil, Tülin Daloğlu, Sedat Ergin, M. Şükrü Hanioğlu, Semih İdiz, Sami Kohen, Kemal Köprülü, Timur Kuran ve Deniz Tansi.

Örmeci: Profesör Pipes, bize zaman ayırdığınız için size teşekkür ederiz.

 

Röportaj: Yrd. Doç. Dr. Ozan ÖRMECİ

Tarih: 27.08.2013

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.