Kıbrıs’ın güneyinde parlamento seçimleri gerçekleşti. Seçimlerde çok büyük sürprizler olmadı. Demokratik Seferberlik Partisi (DİSİ) oyların yüzde 30,70’ini alırken, Sol Yeni Güçler (AKEL) yüzde 25,60, Demokrat Parti (DİKO) ise yüzde 14.50 ile 3’ncü parti oldu. Sosyal Demokratlar Hareketi (EDEK) ise yüzde 6,19 ile yarışı anketlerin de seçim öncesinde belirttiği sıra ile tamamladı.
Anketlerde seçmenin yüzde 16’sı oy kullanmayacağını, yüzde 13’ü kararsız olduğunu belirtirken, boş oy kullanacakların oranı da yüzde 1 şeklindeydi. Seçmenin yüzde 33,22’si oy kullanmadı. Boş oy kullananlar ise yüzde 0,96’da kaldı. Oy kullanmayanların sayısı artış gösterince, yüzdeliklerde sapma olmasına karşın, sıralamada yine de herhangi bir sapma olmadı.
DİSİ’nin oy oranında yüzde 3,6’lık bir düşüş gerçekleşti. 2004 yılında referandumda hayır kampanyası yürüten, sonrasında ise Dimitris Hristofyas’ı Başkan yapan, bu sürede başta ekonomik kriz olmak üzere yüzlerce farklı sorun ile boğuşan Dimitris Hristofyas’ın AKEL’i ise, bu seçimde çok ciddi bir düşüş gösterdi. Parti, oy oranını yüzde 7,1 oranında düşürdü. Özellikle Girneli ve Lefkoşalı seçmenden büyük tokat yedi AKEL. Demokrat Parti (DİKO)’nun oylarında da düşüş gözlemlendi bu seçimde. DİKO yüzde 1,2, EDEK ise yüzde 2,7 düşüş yaşadı.
İşte bu noktadan sonra Kıbrıslı Rumların seçiminde çok enteresan bir tablo göze çarpıyor. Vatandaşlar İttifakı yüzde 6,01, Dayanışma Hareketi yüzde 5,24, Çevreciler Hareketi – Vatandaşlar İşbirliği yüzde 4,83 ve Milli Halk Cephesi (ELAM) yüzde 3,72 oy oranı ile dikkat çekti.
Mevcut aritmetikte, Yorgos Lillikas’ın Vatandaşlar İttifakı daha güçlü ayak sesleri ile parlamentoya yürüdü. Lillikas, Tasos Papadopulos’un Devlet Başkanı olduğu 2003 yılında Ticaret ve Sanayi Bakanı olarak atanmış, sonrasında ise 2006-2007 yılları arasında Dışişleri Bakanı olarak görev almıştı. Hükümet sözcülüğü yaptığı dönemde de, Lillikas, müzakereler çerçevesinde uzlaşmacı olmayan tutumu ile biliniyordu.
DİSİ’den ayrılan Avrupa Milletvekili Eleni Theoharus’un kendi liderliğinde oluşturulan “Dayanışma Hareketi” ise, birinci hedefini, “tehdit altındaki Kıbrıs Cumhuriyeti’ni kurtarmak” olarak açıklamıştı.
ELAM’ın ne olduğunu ise herkes biliyor. Bakıldığı zaman, milli söylemin yine zaferinden bahsetmek mümkün. Özellikle şiddet olayları ile dikkat çeken ELAM’ın da parlamentoda yerini alacak olması, kuşkusuz müzakereler adına olumsuz bir gelişme.
Son aritmetiğe göre, 8 partili bir parlamento oluşacak. Bu parlamento içerisinde ana akım partiler kan kaybı yaşanırken, daha küçük ve parlamentoda temsil sorunları olan partilerin bu kez seçmenden onay aldığını gördük.
Kıbrıs müzakereleri çerçevesinde ortaya çıkan bu parlamentonun nasıl bir tutum izleyeceği, kısa zaman sonra net bir şekilde ortaya çıkacak. Mevcut tabloda; DİSİ ile AKEL’in oy oranı yüzde 53,14. Yani Kıbrıs’ta iki toplumlu, iki bölgeli federasyonu savunan, bu yönde propaganda yürüten partiler, müzakerelerde OXI’nin endişesi için hazır olmalı…
Oshan SABIRLI