“Bunca Yıl Gözden Uzakta
Issızlarda Karanlıklarda
Sevdamızı Büyüttük Biz Şimşeğim, Şampiyonluk Uzak Olsa da
Hep Hüzün Acı ve Keder
Gün Gelir Bu Dertler Biter
Yeter Artık Son verelim şu hasrete Şampiyonluk Gelsin bu sene.”
Adana Demirspor Taraftar Bestesi
“Edebiyatta Yaşar Kemal; sinemada Yılmaz Güney neyse sporun Aşık Veysel’i de Muharrem Gülergin’dir.”
Turgay Renklikurt
YAZIYA DAİR
Çukurova denilince aklımıza kimler gelmez ki? Bir döneme damgasını vurmuş olan Marcus Tullius Cicero (MÖ 3 Ocak 106 – MÖ 43), Kizzuwatnalı (Adana bölgesinde kurulmuş bir Hitit prensliği) Kraliçe Puduhepa, Tarsus’un sevgilisi Aziz Pavlus, “Yeşil başlı gövel ördek uçar gider göle karşı” diye söyleyen canımız Karacaoğlan, “Belimizde kılıcımız Kirmani Taşı deler mızrağımın temreni Hakkımızda devlet etmiş fermanı Ferman padişahın, dağlar bizimdir.” diyen Dadaloğlu, şanlı bilimadamı Abbasi Halifesi El Memun, “Kalkın ey Felah-ı Vatan dediler, kalktık; Herkes oturdu biz ayakta kaldık…” diye mısraları ile bir döneme damgasını vurmuş olan Ziya Paşa ve Yaşar Kemal, Abidin Dıno, Arif Nihat Asya, ve birçok isim daha… Ve Muzaffer İzgü, Yılmaz Güney, Danyan Topatan, Bilal İnci, Ali Şen, Murat Göğebakan, Haluk Levent, Ümit Besen, Murat Kekilli… Birçok sayamadığım isim daha her biri aslında Çukurova içerisinde birer zanaatkâr olmuşlardır. Her biri üretmiş, ürettikçe de Çukurova daha da zenginleşmiştir.
Bu dosya konumuzda özel bir başlık açarak Çukurova’yı ele almamızın en önemli sebebi de aslında bu renkliliktir. İşte bu yazımda, ben de Çukurova’da benim için daha da özel bir yer edinmiş olan en geneliyle “spor”, ama benim için Çukurova özelinde bir tutku haline gelmiş olan “futbol”dan, daha da özel olarak “Çukurova’da futbol kültürü”nden ve hatta daha ve daha da özel olarak Adana Demirspor’dan bahsedeceğim. Tabii bu yazının ortaya çıkmış olmasında anılarıyla yazıma ışık tutmuş olan Muharrem Gülergin’e ve Çukurova çalışmaları yapan herkese kocaman teşekkürler
FUTBOL
Tarihsel süreci içerisinde, bünyesinde barındırdığı cezbedici birçok özelliği ile insanları peşinden sürekleyen, geliştikçe sadece oyun olmanın ötesinde hem insanlar hem de sektörler açısından bir iş kolu haline gelen “futbol”; günümüz dünyasında da açık farkla en popüler spor olma özelliğindedir.[1]
“Dünya’da özellikle de 1980’lı yıllardan sonra ülkemizde “Günümüz Sporu” olarak adlandırılan “Futbol”; içinde barındırdığı birçok olgusuyla insanlarda merak uyandıran, gelişen teknoloji sayesinde takip edilebilirliği katlanarak artan, insanlara sadece oynarken değil izlerken de zevk veren, insanlara sosyalleşme imkanı sağlayan, bir araya gelerek taraftarlık, üyelik ve bir kulübe ait olma duygusunun heyecanını yaşatan “güzel bir oyun”dur.”
“Futbol bir spor oyunudur. Ancak, eski çağların sportif faaliyetlerinden sosyolojik açıdan çok farklı bir yerde duran futbol oyunu, özellikle 20.Yüzyılda kazanmış olduğu kitleselleşme, farklılaşma, örgütlenme, profesyonelleşme, endüstrileşme, ticarileşme, siyasallaşma, bilimselleşme gibi özellikleriyle modern toplumun temel niteliklerini de yansıtan bir olgudur.”[2]
Üç milyarlık seyirci kitlesi ve beşyüzmilyar dolarlık maddi büyüklüğü ile en popüler spor etkinliği haline gelen “Futbol”; içerisinde taraftar, medya, sportif ürün işletmeleri, kulüp yöneticileri, futbolu meslek edinmiş antrenör ve futbolcularıyla insanları peşinden sürükleyen bir sektör haline gelmiştir.[3] O halde şimdi bizlerde bir nebzede olsa Çukurova’da futbolun izlerini sürelim.
“MERHABA BEN ADANA DEMİRSPORLUYUM” – YA DA DEMİRSPOR EFSANESİ YA DA MUHARREM GÜLERGİN, – ADANASPOR- , YA DA HEPSİ.
“Türkiye’nin pek çok yöresinde ve pek çok takımında futbol oynadım. Ama Adana Demirspor’daki espriyi, dayanışmayı, kardeşliği, sevgi ve saygı ortamını hiçbir camiada görmedim.” – Eser Özaltındere[4]
“-Domdom Ali: Akdeniz’in nehirleri denize akar hocam. Akdeniz, Akdeniz! Gelen düşman değil biziz. Akdeniz’in en kuvvetli takımı Adanaspor’dur hocam.
-Coğrafya Hocası: Aferin oğlum on.(Sınıfa dönerek- bakın haylazlar gördünüz mü çalışınca oluyormuş)” – Hababam Sınıfı serisinin bir bölümünden[5]
Çukurova’da Kulüplerin Doğuşu
Adana’da futbolun tarihsel izlerini bulmak için 1920’lere giderek Türkocağı ve Gençlerbirliği’ne bakmamız gerekecektir. Bu iki kulübün önemi oldukça büyüktür. 1928 yılında Adana İdmanyurdu adını alarak ve siyah-beyaz renkleri kabul ederek birleşmişlerdir. Ardından dönemin Beden Terbiyesi müdürü Rıza Bey’in de desteğiyle sarı-kırmızı renkleri taşıyan Seyhanspor kurulmuştur. Hemen ardından da Torosspor sarı-lacivert renkleriyle sahalardadır.[6] Tabii ki futbol takımlarının ortaya çıkmasında etkili olan pamuklu sanayileşmenin katkısını burada atlamamız gerekmektedir. Dokuma tekstil işletmelerin sayısı arttıkça, Çukurova’da futbol takımlarının da sayısı giderek artmaya başlamıştır. Örneğin; 1923 doğumlu Tarsus İdmanyurdu ve 1925 tarihli Mersin İdmanyurdu…
****************************************************************
Adana Demirspor
Ve fabrikatörlerin finanse ettiği müessese takımlarının yanında bir de demiryolcu ailelerin çocuklarından oluşan Demirspor. Bu doğrultuda Adana Demirspor Kulübü 1940 yılında kurulmuştur. İlk başlangıcında amaç sadece futbol branşında faaliyet göstermek olsa da, Adana Demirspor özellikle yüzme atlama ve sutopu gibi branşlarda da tarih içerisinde oldukça önemli başarılar elde ederek Adana’yı tüm Türkiye’de ön plana çıkarmıştır. Örneğin, Ayhan Karataş, 1966 yılında 100 metre serbesti 59,8 saniyede yüzmüş ve Türkiye’de ilk defa 1 dakikanın altına inen yüzücü unvanını almış olan Demirspor’un bir efsanesidir. Ayrıca Ünsal Fikirci 1960 yılında Roma Olimpiyatları’nda ve Faruk Morkal 1972 Münih Olimpiyatları’nda boy göstermişlerdir. Bu doğrultuda, Adana Demirspor Türk spor tarihine adını altın harfler ile yazdırmıştır.
*****************************************************************
Muharrem Gülergin
Ve adını defalarca söylemekten çekinmeyeceğimiz Muharrem Gülergin… Yüzme, sutopu, masa tenisi, voleybol hepsinde Adana için birer emsal teşkil eden bir isim.1944 yılında 100 metre klasik kurbağalamadaki 1,20’lik rekoru kırmış ve bu rekorunu 11 yıl boyunca korumuştur. Adana Demirspor yüzme takımın değişmez ve yenilmez kaptanıdır. 44 yaşına kadar sutopu oynamıştır. Aynı dönem içerisinde futbol da oynamış -tabir-i caizse- nevi şahsına münhasır birisidir. 1954 yılında Adana Demirspor’un Türkiye şampiyonu olmasında onun payı da oldukça büyüktür. Burada Adana Demirspor bir ilke imza atmıştır. Maçta Hacettepe ile finale kalmış olan Demirspor, kendilerine has bir teknik ile sahada bulunmuşlardır. O zamanın klasik, dublu ve (W) ve em (M) sisteminden farklı olarak, bu oyunda Muharrem Gülergin ve Met Ahmet (Ahmet Arıboğan) çift santraflı bir oyun kurmuşlardır. Maç ise tabii ki efsanelerden bir diğeri Füze Selami’nin golü ile 1-0 kazanılmıştır. Selami’nin atmış olduğu gayri nizami ikinci gol ise hakem tarafından sayılmamıştır. Bu arada Selami’ye Turgay Şeren’e atmış olduğu gol sonrasında “Füze” lakabı verilmiştir.[7]
Üzerine daha fazla söyleyecek şey olmakla birlikte, Muharrem Gülergin bugün Adana için çok önemlidir. Her nasıl bugün Anadolu’nun hemen hemen her takımında o takımın simgesi haline gelmiş bir isim varsa, Demirspor’un da simgesi Muharrem Gülergin olmuştur. “Para”nın henüz spora el atmadığı en temiz zamanlarda en temiz sporcularla birlikte, Gülergin, bir fırtına gibi esmiştir.[8] Bir nesil onunla yetişmiştir… Kimine hocalık, kimine babalık, antrenörlük yöneticilik yapmıştır… Ayrıca bugün Şimşekler grubun öncülüğünde, Mehmet Gökoğlu’nun Başkanlığı döneminde, kulüp yönetimi tarafından 5 Ocak Stadı’nın kuzey kale arkası tribününe Muharrem Gülergin Tribünü adı verilmiştir.[9]
************************************************************
Adanaspor
Adana’da futbol denilince akla gelen bir diğer camia ise Adanaspor’dur. Ortaya çıkışı ise ilginçtir. 1960’lı yıllar ise Adanaspor için oldukça önemlidir.[10] Bu yılların ilginçliği ise futbol gündeminde bomba etkisi yaratmış olan Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Orhan Şeref Apak’ın önerileridir.[11] Hükümetten onay alan Apak, futbolun Anadolu’nun dört bir yanına yayılması ve kitlelere futbolun sevdirilmesi için çalışmalar yapmıştır. Her kentte o kentin adını taşıyacak olan güçlü takımlar ortaya çıkarak bu takımların Türkiye 2. ve 3. Ligi’ne dâhil olmasını teşkil edecek projeler oluşturmuştur. Bu proje kapsamında Bursaspor, Samsunspor, Trabzonspor gibi yeni takımlar oluşturulmaya başlanmıştır. Burada Apak’ın Çukurova özelinde yapmış olduğu en önemli etki ise, Adana’da amatör olarak faaliyet sürdüren Akınspor, Torosspor ve Adanaspor’u tek bir çatı altında birleştirerek sarı-lacivert renkleriyle hayat bulan Adanaspor’un ortaya çıkışıdır.[12] Adanaspor mücadelesine 2. Amatör Küme’de başlamıştır. Fakat göstermiş olduğu başarıların da etkisiyle, aynı yıl 1. Amatör Küme’ye yükselmiştir. Uzun yıllar kendi yağında kavrulan Adanaspor, Türkiye’de 2. ve 3. liglerin ortaya çıkmasıyla beraber çıtasını yükselterek gözlerini yukarılara daha da yukarılara dikmiştir. Bu doğrultuda, 1966’da 2. Lig’e yükselerek bünyesinde de köklü değişimler meydana getirmiştir. Yine bu yıllarda amatörlükten profesyonelliğe geçerek takımın renklerinde değişikliğe gitmiştir. Pamuğun beyazı, portakalın turuncusu artık onun renkleridir. Bu sayede, 9 Eylül 1968’de takım turuncu-beyaz renklere geçmiştir.[13] 1970’li yıllar Adanaspor’un en parlak dönemidir. Bu yıllarda takımdan gol kralları çıkmıştır.[14] Örneğin; Özer Umdu, Bora Öztürk, Dünya Karması’na seçilen İsa bunlardan bazılarıdır. Ve kendisinden övgüyle bahsedebileceğimiz Dorde Miliç…[15]
**************************************************************
Üzerine söylenecek çok fazla şey vardır Adanaspor ile ilgili… Avrupa’ya Adana futbolunun kapılarını Adanaspor açmıştır. 1 Balkan Kupası ve 3 tane de UEFA Kupası’na katılmıştır turuncu-beyazlılar.[16] Adanaspor, Adana’da daha çok kentin aristokratları ve zenginlerinin takımı, Adana Demirspor ise daha çok işçi kesiminin takımı olarak bilinmektedir…
SONUÇ YERİNE
Hepimiz biliyoruz ki, spor, yenidünya düzeninde siyaset demektir, reklam demektir. Pazarlama ve rant demektir. Endüstrisi, şikesi, bahis ve çetesi, bir de şiddeti olmadan da varlığını sürdüremez. Kelimenin tek anlamı ile aslında meselenin özü paradır. Ama tüm bunlara rağmen, gerçekte bize sporun dostluk, dayanışma, fedakârlık, dürüstlük olduğunu öğreten bazı takımlar da vardır. Adana Demirspor da bu takımlardan birisidir. Kelimenin tek anlamı ile aslında Adana Demirspor “AŞK”tır.
Not: Bu yazı, İran’ın en büyük sanatçılarından birisi olan Hayedeh’in Faryad adlı şarkısı eşliğinde yazılmıştır.
ADANA DEMİRSPOR’UN BAŞARILARI VE İLKLERİ[17]
- 1942-1959 yılları arası, futbolda, 16 kez Çukurova Ligi şampiyonluğu.
- 1947 yılı, futbolda Ankara’da yapılan final müsabakalarında Ankara Demirspor ve Fenerbahçe’nin ardından elde edilen Türkiye üçüncülüğü.
- 1951 yılı, Balıkesir’de yapılan final karşılaşmalarında Beşiktaş ve Altay’ın ardından Türkiye üçüncülüğü.
- 1953-1954 futbol sezonu, Türkiye Amatör Takımlar Şampyonası. finalinde Hacettepe SK’yı 1-0 (Gol: Selami Tekkancı) yenerek elde edilen şampiyonluk.
- 1956 yılı, Adriyatik Kupası’nda Mehmet Kartal ile elde edilen şampiyonluk.
- 1956 yılı, Dünya Serbest Güreş Şampiyonasında Mehmet Kartal ile elde edilen dünya şampiyonluğu.
- 1957 yılı, Adriyatik Kupası’nda güreşte Muharrem Çay ile gelen şampiyonluk.
- 1958 yılı, Demiryolları Dünya Güreş Şampiyonası’nda 87 Kg.da Mustafa Kurt ile gelen dünya şampiyonluğu.
- 1959 yılı, Akdeniz Oyunları’nda güreşte, Mehmet Kartal ile gelen şampiyonluk.
- 1960 yılı, Dünya Serbest Güreş Şampiyonası’nda Mehmet Çelebi ile gelen dünya altıncılığı.
- 1960-1961 sezonu, üç büyük il dışından süper ligde mücadele eden ilk futbol takımı.
- 1962 yılı, güreşte, 62 kg.da, Ali Demirkazık tarafından elde edilen Balkan şampiyonluğu, dünya altıncılığı.
- 1965 yılı, Dünya Serbest Güreş Şampiyonası’nda Ali Demirkazık tarafından elde edilen dünya üçüncülüğü.
- 1973-1974 sezonunda, üç büyük il dışından, Adana Demir SK, Adanaspor ile süper ligde 2 takımla mücadele eden ilk şehir Adana.
- 1977-1978 futbol sezonu, Türkiye Kupası’nda Trabzonspor’la oynanan final.
- 1977-1978 futbol sezonu, Başbakanlık Kupası finali.
- TSYD Adana Şubesi Kupası’nda 1977, 1980, 1981, 1985, 1986, 1993, 1994, 1997, 2002 yıllarında elde edilen 9 şampiyonluk.
- 1983-84 sezonuna kadar aralıksız 11 yıllık 1. Lig serüveninden sonra 3 yıl Türkıye 2. Ligi A grubunda şampiyonluk mücadelesi veren Demirspor, 1986-87 yılında Adem Atılgan’nın başkanlığı , Ali Hoşfikirer’in teknık direktörlüğünde amacına ulaşmıştır.
- 1989-90 sezonunda küme düştükten sonra ertesı yıl Selahattın Çolak’ın kulüp başkanlığı ve Ali Hoşfikirer’in teknık direktörlüğünde yeniden1.Lige yükselmiştir. Aynı sezon küme düşen Adana Demirspor, 1993-94 futbol sezonunda Metin Türel’in idaresınde yenıden 1. Lige yükselmiştir.
- 1995-99 yılları arasında 2. ligde Mücadele eden Demirspor, 1999 yılında tarihinde ilk kez 3. Lige düşmüştür.
- 2001 yılında Aytaç Durak’ın kulüp başkanlığı ve Ercan Albay’ın yönetiminde 2. Lig B kategorisi’ne yükselmiş , 2002 yılında aynı ekiple Denizli’de yapılan ekstra Play- Off müsabakalarını şampiyon bitirerek 2. Lig A kategorisine yükselmiştir. 2004 yılından itibaren 2. Lig B kategorısınde mücadelesine devam etmektedır.
- 2003-04 sezonunda TFF 1. Lig’de oynayan Adana Demirspor Kulübü, Ligi 33 puanla 16. sırada tamamlamış, 2003-04 sezonu sonunda TFF 2. Lig’e düşmüştür.
- 2004-05 sezonunda TFF 2. Lig C grubunda oynayan Adana Demirspor Kulübü, grubu 48 puanla 5. sırada tamamlamıştır.
- 2005-06 sezonunda TFF 2. Lig 2. Klasman grubunda oynayan Adana Demirspor Kulübü, grubu 23 puanla 3. sırada tamamlamıştır.
- 2006-07 sezonunda TFF 2. Lig 5. Klasman grubunda oynayan Adana Demirspor Kulübü, grubu 34 puanla 1. sırada tamamlamış ve yükselme grubuna çıkmıştır. Yükselme grubunu 31 puanla 3. sırada tamamlayıp, ekstra play-off müsabakalarına katılmak zorunda kalmıştır. 22 Mayıs 2007 tarihinde Bursa’da elemelere katılmış, Alanyaspor veKardemir Karabükspor’u eleyerek finale çıkmış, finalde Giresunspor’a 5-1 yenilerek TFF 1. Lig’e yükselememiştir.
- 2007-08 sezonunda TFF 2. Lig 2. Klasman grubunda oynayan Adana Demirspor Kulübü, grubu 40 puanla 1. sırada tamamlamış ve yükselme grubuna çıkmıştır. Yükselme grubunu 33 puanla 3. sırada tamamlayıp, ekstra play-off müsabakalarına katılmak zorunda kalmıştır. İskenderun Demir Çelikspor’u 1-0 ve Çankırı Belediyespor’u 3-0 yenerek finale çıkmış, finalde son dakika golüyle Güngören Belediyespor’a 1-0 yenilerek TFF 1. Lig’e yükselememiştir.
- 2007-08 sezonunda ekstra play-off final müsabakası sonunda, Aytaç Durak önderliğinde yıllardır gelmeyen başarılar ve Mustafa Tuncel başkanlığında üst üste 2 sezon finalde elenmenin stresi ile maç sonunda, sezon boyunca Adana Demirspor Kulübü’ne büyük destek veren taraftarlar, Aytaç Durak aleyhinde hoş olmayan sloganlar atmış ve neticede Aytaç Durak kulüpten desteğini çektiğini kırgınlıkla açıklamıştır. 2008 yılı yaz aylarında sürekli ertelenen ve Mavi Şimşekler ile başkan Mustafa Tuncel arasında sert tartışmaların yaşandığı kongreler neticesinde Mehmet Gökoğlu başkan seçilmiştir. Kayyumun bile tartışıldığı bu dönemde kulübü kaostan çıkaran Mehmet Gökoğlu görevi devraldıktan sonra, zor günlerinde Adana Demirspor Kulübü’ne verdiği destekten ötürü Aytaç Durak’a teşekkür etmiş, yaşanan olaylardan dolayı üzüntülü olduğunu ve kötü tezahüratı önlemekte kararlı olduklarını belirtmiştir.
- 2008-09 sezonuna başkan Mehmet Gökoğlu ve teknik direktör Metin Yıldız ile başlayan Adana Demirspor Kulübü, 25’ten fazla futbolcuyu takımdan göndermiş ve yepyeni bir takım oluşturmuştur. Takım kademe ve klasman gruplarında başarısız olarak TFF 2. Lig’te devam etmiştir.
- 2009-10 sezonunda Başkan Bekir Çınar ve teknik direktör Hüseyin Özcan ile klasman grubu birincisi olarak çıktıkları play-offlarda ilk turda Tavşanlı Linyitspor’a yenilerek elenmişlerdir.
- 2010-11 sezonunda Başkan Mustafa Tuncel ve teknik direktör Ali Güneş ile yine klasman grubundan yükseldikleri play-offlarda ilk turda Yeni Malatyaspor’u penaltılarla eleyip ikinci turda Bandırmaspor’a elenerek TFF 2.Lig’te kalmaya devam etmiştir.
- 2011-2012 sezonu sonunda oynanan play off finalinde Fethiyespor’u 2-1 yenerek 1. Lig’e yükselmiştir.
- 2012-2013 sezonunda 1.Lig’de mücadele etmiş ve 7.olmasına rağmen 1461 Trabzon’un durumundan dolayı Play-Off’a kalmıştır.
- 2013-2014 sezonuna Mustafa Tuncel’in başkanlığıyla sezona başlayan Adana Demirspor, Başkan Tuncel’in Olağanüstü Genel Kurul Kararı ile seçime gitmiştir. Yapılan Kongrede tek listeyle seçime giren Selahattin Aydoğdu Adana Demirspor Kulübünün başkanı olmuştur.
- 2015-2016 Kulübümüzün olağan genel kurulunda, 407 delegenin bulunduğu kongreye tek aday olarak katılan Sedat Sözlü, oy çokluğuyla başkanlığa getirilmiştir.
- 2017-2018 Kulübümüzün olağan genel kurulundan kongrede seçimi kazanan Mehmet Gökoğlu oy çokluğuyla başkanlığa getirilmiştir.[18]
Gülçin SAĞIR
KAYNAKÇA
- Adana Demir Spor, http://www.adanademirspor.org.tr/tarihce.html, Erişim Tarihi: 26.20.2017.
- Adanaspor, http://www.adanaspor.com.tr/haberler/milic-antrenmanimizi-ziyaret-etti-1502385834158, Erişim Tarihi: 26.10.2017.
- Ali Hoşfikirer, “O Albümdekiler Varya”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009).
- Amman, “Sporun Toplumsal Dinamikleri”, Editör: Leyla Tavacıoğlu, Birgül Arslanoğlu, Spor bilimlerinde güncel yaklaşımlar, İTÜ Beden Eğitimi, İstanbul, 2008.
- Güntekin Onay, “Adanaspor’un Zirve Yılları ve İçeriden Bir İzlenim”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009).
- Hababam Sınıfı, Yönetmen: Ertem Eğilmez, Senaryo: Umur Bugay, Müzik: Rıfat Ilgaz.
- Hayri Aydoğan, “Profesyonel Futbolcuların Örgütsel Adalet Algıları ve Benlik Saygıları ile İş Doyumları Arasındaki İlişki”, Gazi Üniversitesi, Doktora Tezi, Ankara, Ocak, 2012.
- http://www.tff.org/Default.aspx?pageId=219&antId=1275632, Erişim Tarihi: 26.10.2017.
- Hulusi Kılıç, “Çukurova’da Sporun Altın Kozası- Yenilmez Armada’nın Yenilmez Kaptanı Muharrem Gülergin’in Öyküsü”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009).
- Erdem, Futbolda Kenar Yönetimi, (İstanbul: Morpa Kültür Yayınları, 2006).
- Kıvanç Koçak, “Bereketli Topraklar Üzerinde Artık Hasat Yapılmıyor”, Türkiye Futbol Federasyonu Aylık Dergisi: Tam Saha, Sayı: 12, Yıl: 2015, Ay: Ekim.
- Mavi Şimşekler taraftarına teşekkürler. Logo için Bkz. http://www.mavisimsekler.com/2017/08/adana-demirspor-muharrem-gulergin.html, Erişim Tarihi: 26.10.2017.
- Mavi Şimşekler, Muharrem Gülergin Sezonu, Bkz. http://www.mavisimsekler.com/2017/08/adana-demirspor-muharrem-gulergin.html, Erişim Tarihi: 26.10.2017.
- Murat Ayman, “İllede Sen”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009).
- Tanıl Bora “Adımız Çıkmış Futbolcuya”, Socrates Dergisi, Yıl:2015, Ay: Nisan, Sayı: 25.
- Tufan Ünlüeser, “Eskidendi Eskiden Çok Eskiden”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009).
- Yavuz Yıldırım, “Adanaspor’un Avrupa Macerası: Ulusal Basından İzlenimler”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009).
[1] Hayri Aydoğan, “Profesyonel Futbolcuların Örgütsel Adalet Algıları ve Benlik Saygıları ile İş Doyumları Arasındaki İlişki”, Gazi Üniversitesi, Doktora Tezi, Ankara, Ocak, 2012, s. 268.
[2] Amman, “Sporun Toplumsal Dinamikleri”, Editör: Leyla Tavacıoğlu, Birgül Arslanoğlu, Spor bilimlerinde güncel yaklaşımlar, İTÜ Beden Eğitimi, İstanbul, 2008.
[3] K. Erdem, Futbolda Kenar Yönetimi, (İstanbul: Morpa Kültür Yayınları, 2006), ss. 15-50.
[4] Hasan Eser Özaltındere’nin kariyeri hakkında daha fazla bilgi için bkz. http://www.tff.org/Default.aspx?pageId=219&antId=1275632, Erişim Tarihi: 26.10.2017.
[5] Hababam Sınıfı, Yönetmen: Ertem Eğilmez, Senaryo: Umur Bugay, Müzik: Rıfat Ilgaz.
[6] Hulusi Kılıç, “Çukurova’da Sporun Altın Kozası- Yenilmez Armada’nın Yenilmez Kaptanı Muharrem Gülergin’in Öyküsü”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009),s. 35.
[7] Ali Hoşfikirer, “O Albümdekiler Varya”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009), s. 68.
[8] Murat Ayman, “İllede Sen”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009), s. 51.
[9] Mavi Şimşekler, Muharrem Gülergin Sezonu, Bkz. http://www.mavisimsekler.com/2017/08/adana-demirspor-muharrem-gulergin.html, Erişim Tarihi: 26.10.2017.
[10] Güntekin Onay, “Adanaspor’un Zirve Yılları ve İçeriden Bir İzlenim”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009), s. 81.
[11] Tanıl Bora “Adımız Çıkmış Futbolcuya”, Socrates Dergisi, Yıl: 2015, Ay: Nisan, Sayı: 25.
[12] Hulusi Kılıç, op.cit., s. 44.
[13] Kıvanç Koçak, “Bereketli Topraklar Üzerinde Artık Hasat Yapılmıyor”, Türkiye Futbol Federasyonu Aylık Dergisi: Tam Saha, Sayı: 12, Yıl: 2015, Ay: Ekim.
[14] Adanaspor ile ilgili daha fazla bilgi için Bkz. http://www.adanaspor.com.tr/haberler/milic-antrenmanimizi-ziyaret-etti-1502385834158, Erişim Tarihi:26.10.2017.
[15] Tufan Ünlüeser, “Eskidendi Eskiden Çok Eskiden”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009),s. 77.
[16] Yavuz Yıldırım, “Adanaspor’un Avrupa Macerası: Ulusal Basından İzlenimler”, Der. Yavuz Yıldırım, Mustafa Uçar, Sıcağıyla Acısıyla Adana Futbolu, içinde (İstanbul: İletişim Yayınları, 1. Baskı 2009),s. 95.
[17] Adana Demir Spor, Bkz. http://www.adanademirspor.org.tr/tarihce.html, Erişim Tarihi: 26.20.2017.
[18] Mavi Şimşekler taraftarına teşekkürler. Logo için Bkz. http://www.mavisimsekler.com/2017/08/adana-demirspor-muharrem-gulergin.html , Erişim Tarihi: 26.10.2017.
“aristokratları ve zenginlerinin takımı” yakıştırması Adana Demirspor işçiler tarafından kurulduğu için yapılmıştır. Adanaspor ve Adana Demispor sınıfsal temelli klüpler değildirler. zaten güncel durumda Adana Demirspor Adanadaki tüm bürokrasi ve aristokrat sınıfın maddi desteğini almaktadır. yazdığınız yazı fazla “fanatik”. Adana Demirspor tanıtımı gibi olmuş. oysaki Çukurova da futbol “kültürü” denince akla gelen şeyler bunlar değildir. Adana’ya hiç gittiniz mi bilmiyorum ama Adanaspor-Demirspor rekabeti başlı başına bir kültürdür ve siz hiç bahsetmemişsiniz. bu takımların sınıfsal yapılara aidiyetinden çok aynı aile içinde yeşeren futbol rekabetini ve bunun adana da futbolu nasıl geliştirdiğinden bahsetmemişsiniz. ve daha bir çok şey. böyle bir yazı yazmadan önce Adana’da detaylı bir inceleme yapmanızı tavsiye ederim.
Bir Adanalı ve Adanasporlu olarak yazıyı çok begendim. Zaten kısa bir inceleme diye de yazının başlığında bahsedilmiş. Zira ne kadar az yazı ve çalışma olduğu da ortada. O yüzden değer verip yazdığınız için teşekkür ederim tüm Adanaspor taraftarlarının okumasını sağlayacağım. Ve yazr demirsporluyum diiye de fanatik olduğunu belirtmiş yazıya detaylı saldırmadan önce iyice okuyun derim.