GELECEĞİN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ BUGÜNÜN TOHUMLARI İÇİNDE

upa-admin 30 Ağustos 2017 2.681 Okunma 0
GELECEĞİN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ BUGÜNÜN TOHUMLARI İÇİNDE

Enerji diplomasisi, dünyayı gelecek yıllarda eskisinden bile daha çok oranda etkilemeye devam edecek. Hidrokarbon enerji kaynaklarının yer aldığı coğrafyalarda politik ekonominin yönetimi için verilen mücadelede, bölgesel güç olabilmek çok kutuplu bir dünya düzeninin tesisi için büyük önem arz ediyor. Türkiye ise, yer aldığı jeopolitik konumunun da etkisiyle enerjiyi arz ve talep eden ülkeler arasında önemli bir geçiş yolu özelliği taşıyor. Fakat Türkiye’nin konumunun sağladığı doğal önemden çok daha fazlasını yapması gerekiyor. Bu da, ancak mevcut enerji politikalarını daha da geliştirmesi ve bunu kurumsal diplomatik müzakere yöntemleri yönünde kullanmasıyla mümkün olabilir.

Yeni İpek Yolu Projesi’nden Avrupa memnun, ABD rahatsız

Türkiye’nin stratejik önemine katkı sağlayan önemli projelerden biri olan “Yeni İpek Yolu”nun inşası ile, yaklaşık 60 ülkenin arasında yeni bir refah yolunun tesis edilmesi olacak. Çin’in başını çektiği bu proje, yani “Bir Kuşak Bir Yol” devrimi ile beraber, Türkiye, potansiyel ticaretin Avrupa’ya ulaşmasında önemli bir köprü vazifesi görecek. Fransa, Almanya, İngiltere ve İtalya gibi ülkeler yeni proje için anlaşmalara imza atmaya başlarken, şüphesiz bunun en çok ABD’yi rahatsız ettiği görülüyor. Elbette Çin, kendi küreselleşme hedefini doğuda belirleyerek, özellikle Asya-Pasifik bölgesindeki ülkelerin kaderlerine hükmetmek istiyor. İşte bu noktada, ABD ile Çin, hatta Şanghay İşbirliği Örgütü ile beraber Rusya da bu üçlü bilek güreşine dahil oluyor.

Türkiye’nin Büyük Satranç Tahtasındaki Rolü

Avrasya jeopolitiğinin yeniden inşası adı verilebilecek bu süreçte, Türkiye’nin konumu ve politikaları büyük önem taşıyor. Orta Asya, Hazar ve Orta Doğu enerji havzalarının kontrolünün kimde olacağı hususunun İsrail’in ulusal güvenliği ile doğrudan ilintili olduğu unutulmamalı. Türkiye ise, ünlü ulusal güvenlik uzmanı Brzezinski’nin de ifadesiyle bu “Büyük Satranç Tahtası”nda her uluslararası ittifak kapsamında “güç dengesi” politikasını en verimli şekilde kullanabilmeli. İkinci Dünya Savaşı sonrası NATO ittifakıyla Batı şemsiyesi altında yer almaya başlayan Türkiye, Avrupa Birliği’nin temellerinin atıldığı 1950’li yıllardan itibaren topluluk içinde yer alma hedefinde olmuştur. Soğuk Savaş süresince zaman zaman menfaatleri ölçüsünde denge politikaları yürütmüş, Soğuk Savaş’ın sona ermesinden sonra ise “çok yönlü dış politika” izleme gerekliliğinin farkına varmıştır. Bunun anlamı ise, ulusal çıkarları doğrultusunda coğrafyasını ilgilendiren her ittifak içinde söz sahibi olmaktır.

Kıbrıs Sorunu’nun çözümü Doğu Akdeniz enerji kaynakları için önemli

Enerji diplomasisi, Türkiye’nin bu ittifaklar içinde güçlü bir konum sahibi olabilmesi için önemli bir enstrümandır. Türkiye, Irak, İran ve Rusya, hatta son dönemde Doğu Akdeniz enerji kaynaklarının tedariki hususunda İsrail ile de çok yönlü bir enerji diplomasisi yönetiyor. Çözümsüzlüğe hapsedilmeye çalışılan Kıbrıs Sorunu, İsrail’den Avrupa’ya uzanacak doğalgaz hattı projesi nedeniyle büyük önem taşıyor. Kıbrıs meselesinin iki devletli çözüm sonrası Türkiye ve İsrail’in de dahil olacağı üçlü işbirliği mekanizması ile bu enerji hattı sağlıklı biçimde hayata geçebilir. Aksi takdirde, Kıbrıs çıkmazı, Doğu Akdeniz enerji kaynaklarının da kaderini olumsuz yönde etkilemeyi sürdürecek.

Hülasa…

Kısaca üzerine değinilen bu konuların bütününde, Avrasya coğrafyasına jeopolitik olarak entegrasyon yer almaktadır. Bu projenin en önemli ülkelerinden biri olan Çin için, Türkiye, Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan ticaret yolunda eşsiz bir ülke statüsündedir. Bu bağlamda ise, Yeni İpek Yolu’nun başarıya ulaşmasında Çin devletinin Türkiye’ye büyük önem verdiği görülüyor. Bu çerçevede, iki büyük kıta arasında altyapı, ulaşım, yatırım, enerji ve ticarette geniş kapsamlı büyük bir ağ tesis edilecek. Türkiye ise, yapay sorunlar ile enerji tüketmediği sürece, nesillerinin sonraki dönemlerde yeni bahçelerin temellerini atması için tohumlar ekecek potansiyele ve güce ulaşacaktır.

 

Furkan KAYA

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.