DÜNYA DAHA DÜZ, SATRANÇ TAHTASI DAHA GENİŞ

upa-admin 12 Şubat 2015 2.420 Okunma 1
DÜNYA DAHA DÜZ, SATRANÇ TAHTASI DAHA GENİŞ

Batı ile Rusya arasında Ukrayna’da devam eden çatışmaların sona ermesi için ateşkes şartları zirvelerarası görüşmelerde devam ederken, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, Mısır’a resmi bir ziyarette bulundu. Askeri darbe ile koltuğundan indirilen eski Cumhurbaşkanı Mursi’nin yerine geçen Sisi ile resmi temaslarda bulunan Putin, iki ülke arasında terörle mücadele, ekonomi, enerji ve savunma alanlarında işbirliği anlaşmaları üzerinde yaptığı görüşmelerin yanı sıra, iki ülke arasında serbest ticaret bölgesi oluşturma fikrini de gündeme getirdi.

Müslüman Kardeşler’in siyaset sahnesinden indirilmesi Rusya’yı memnun etti.

Hatırlanacağı üzere, Sisi Cumhurbaşkanı seçildiğinde, kendisini kutlayan ilk Devlet Başkanı Putin olmuştu. Sisi de, Arap ülkeleri dışında ilk yurt dışı gezisini Rusya’ya düzenleyerek, Putin’e olan minnettarlığını ifade etmişti. Görüldüğü üzere Müslüman Kardeşlerin yasa dışı yollardan iktidardan indirilmesi ve Sisi’nin Devlet Başkanlığı makamına bu şekilde bir darbe ile oturması, Rusya’yı hiç de rahatsız etmedi. Peki neden? Çünkü Müslüman Kardeşler, Rusya’nın terör örgütü listesinde yer alan bir siyasi oluşumdu ve Suriye’de müttefiki Esad için de tehdit teşkil ediyordu. Askeri darbe sonrasında Sisi’nin Devlet Başkanı olması sayesinde, Esad’ın üzerindeki Müslüman Kardeşler baskısı da bir ölçüde zayıflamış oldu.

2014 yılında Rusya ile Mısır arasında 3,5 milyar dolarlık silah anlaşması yapılmıştı.

Her ne kadar ABD, Sisi’nin iktidara geliş yöntemi nedeniyle Mısır’a yönelik askeri yardımlarda kısıtlamaya gitmiş olsa da, darbe karşısında tam anlamıyla bir tavır ortaya koyamamıştır. Şüphesiz bunun en büyük sebeplerinden biri, Sisi’nin dış politikasını sadece Batı yanlısı değil, menfaatleri yönünde Rusya ile de geliştireceği yönünde bir izlenim oluşturmasıydı. Bu tezi doğrularcasına, geçtiğimiz yıl Rusya ile Mısır arasında 3,5 milyar dolarlık silah anlaşması imzalanması, Washington’daki çatlak sesleri yükseltmiştir.

Rusya güçlenirken, ABD’nin eli zayıflıyor.

Doğu Akdeniz enerji piyasasının öneminin artması ile beraber, özellikle iki ülkenin ismi ön plana çıktı. Bunlardan biri İsrail, diğeri ise Mısır’dır. İsrail’in “Leviathan” bölgesindeki zengin enerji kaynaklarının Batı ve Doğu pazarlarına taşınmasında en kısa ve en ucuz maliyetli bir yol takip etmesinin mahiyeti ile, Mısır’ın bu jeopolitik oyundaki vazgeçilmez önemi Rusya’nın da iştahını kabartıyor. Esad’ın Suriye’de iktidarına devam etmesinin yanında Mısır’ın da Rus saflarında yerini alması, İsrail’i her iki taraftan çevrelerken, bu ülke açısından ABD’yi neredeyse alternatifsiz bırakacak. Diğer yandan, aynı şekilde Rusya’nın da bölgedeki kartları güçlenmiş olacak.

Rusya, Yunanistan’a yardıma hazır.

ABD, Doğu Akdeniz enerji piyasasında kontrolü kaybetmemek için Türkiye-Yunanistan-Güney Kıbrıs-İsrail arasında bir dengenin kurulmasından yana. Fakat Washington yönetimi, bir tehlike sinyalinin de Yunanistan’dan geleceğinin farkında. Yunanistan da Radikal Sol Parti SYRIZA’nın iktidara gelmesiyle, AB ile başlayan ekonomik faturaların hafifletilmesi görüşmelerinden şu ana kadar olumlu bir sonuç çıkmadı. Son olarak, Yunan hükümetinin Rusya veya ABD gibi başka ülkelerden de yardım talep edeceklerini söylemesinin akabinde, Rusya yardım konusunda hazır olduklarını söyleyen ilk ülke oldu.

Rusya, tıpkı Soğuk Savaş döneminde olduğu gibi manevra mücadeleleri içinde ABD’nin hamle kabiliyetini Yunanistan ile oldukça kısıtlama şansına sahip. Suriye-Mısır denkleminin içine bir de Yunanistan ve ardından da Güney Kıbrıs Rum yönetimi de girecek olursa, o zaman İsrail ve ABD’nin Doğu Akdeniz enerji politikasındaki yeri adeta ateşten çember ile sarılacak.

Türkiye, bu jeopolitik oyunda taraf olmaktan ziyade, taraflararası mücadelede aktif oyuncu olabilir. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın Latin Amerika ziyaretinde Rusya-Mısır anlaşmalarına karşı eşzamanlı ikili anlaşmalara imza atması dikkatlerden kaçmamalıdır.  Dünya artık daha düz, satranç tahtası ise eskisinden daha geniş.

Haftanın Sözü: “Yanlış yerde yapılan doğru işlerin, yanlış yapıldığını düşünüyorum.” – Cicero

Furkan KAYA

One Comment »

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.