31 MART 2024 YEREL SEÇİM SONUÇLARININ ANLATTIKLARI VE GELECEĞE OLASI YANSIMALARI

upa-admin 26 Nisan 2024 299 Okunma 0
31 MART 2024 YEREL SEÇİM SONUÇLARININ ANLATTIKLARI VE GELECEĞE OLASI YANSIMALARI

Annelerin ninnilerinden,

 Spikerin okuduğu habere kadar,

Yürekte, kitapta ve sokakta yenebilmek yalanı,

Anlamak sevgilim, o bir müthiş bahtiyarlık,

Anlamak gideni ve gelmekte olanı…

Türkiye’de siyaset, Nazım Hikmet’in yukarıdaki “Beş Satırla” şiirinin dizelerinde vurguladığı gibi gideni ve gelmekte olanı anlamaya-anlamlandırmaya çalıştığı bir kıvrımda… Bu kıvrımı Türkiye’nin önüne koyan somut çıktı ise 31 Mart 2024 tarihinde yapılan mahalli idareler seçiminin sonuçları. Siyasal iktidar ve Cumhur İttifakı’nın diğer bileşeni olan partiler, geçtiğimiz yıl yapılan 14-28 Mayıs 2023 genel seçimlerini kazanmanın yarattığı moral üstünlüğü ile yerel seçim sürecine hazırlanırken, Cumhuriyetin yüzüncü yılında yapılan seçimlerden, Cumhuriyetin ikinci yüzyılında ülkeyi yönetme iddiası ile oluşturulan altılı masa bileşenlerinin mağlup olarak ayrılması yerel seçimler için muhalefet tarafında parçalı bir yapıyı beraberinde getirdi. Kuşkusuz, muhalefetin bu parçalı bulutlu hali, özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan ve partisinin seçim sonuçlarının kendileri açısından memnun edici şekilde gerçekleşeceği noktasında beklentilerini yükseltmesine neden oldu. Ancak iktidarın ve Erdoğan’ın da açmazı, seçimlerin üzerinden 10 ay gibi bir süre geçmesine rağmen ekonomik göstergelerde somut iyileşmeler gerçekleşmemesi ve özellikle büyükşehirlerdeki yurttaşların büyük bir bölümünün derin yoksulluk içerisinde yaşamlarını sürdürmeye devam etmeleri olmuştur.

2023 Mayıs seçimlerinin ikinci tur sonuçlarının da kesinleştiği gecenin ertesinde, 29 Mayıs 2023 sabahı, sosyal medya hesaplarından yayınladığı bir video ile Ekrem İmamoğlu, CHP’nin yola hiçbir şey olmamış gibi devam edemeyeceğini “Kimse endişe etmesin, her şey yeniden başlıyor. Unutmayın; ‘Değişmeyen tek şey değişimdir’.[1] sözleri ile duyurdu. Bu süreçte Kemal Kılıçdaroğlu ile birkaç kez bir araya gelen İmamoğlu, kendi ekibi tarafından açılan “İktidar için değişim” isimli internet sitesinde 100.000’den fazla yurttaşın fikirlerini paylaştığını ve toplumda öne çıkan ana temanın CHP’de lider ve yönetim değişikliği beklentisinde ortaklaştığını kamuoyu ile de paylaştı.[2] Kongrede, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı için imza vermeyen ve değişimin tarafında yer alan tek Büyükşehir Belediye Başkanı olan İmamoğlu, kongredeki etkisinin bir nebze de olsa kırılabilmesi taktiği amacıyla Kılıçdaroğlu tarafından kongreyi yönetmesi için Divan Başkanlığına aday gösterildi.[3] Nihayetinde gerçekleştirilen oylamalar sonucunda İmamoğlu’nun da desteğini alan Özgür Özel, Kemal Kılıçdaroğlu’nun karşısında kongreyi kazanarak CHP’nin yeni Genel Başkanı oldu ve CHP, İmamoğlu’nun çizdiği rotada yoluna devam etmek için önemli bir ilk adım attı. Bu tablo, CHP’nin Genel Başkanı Özgür Özel olsa da, liderinin İmamoğlu olduğunu net bir biçimde önümüze koymuştur.

Değişen Genel Başkanı ve yönetimi ile yerel seçimlere hazırlanan CHP’nin önündeki ilk büyük sınav, Mayıs 2023 seçimlerinde muhalefetin aldığı yenilginin yarattığı hayal kırıklığı ile sandığa küsen seçmenini yeniden ikna edebilmekti. Bugünden seçim sonuçlarına bakınca, bu sınavın tam puanla atlatıldığı görülse de, iktidara yakınlığı ile bilinen araştırma şirketlerinden olan OPTİMAR’ın araştırmasına[4] göre, 31 Mart’ta sandığa gitmeyen seçmenler arasında ilk sırada CHP’li seçmenler yer almaktadır. Dolayısıyla, CHP, bir bakıma daha büyük ve ezici bir seçim galibiyetinin kapısından dönmüş görünüyor.

CHP’ye 47 yıl sonra birinci parti olma başarısını[5] getiren nedenlerin başında, siyasal iktidarın politikalarının anti tezi olarak konumlanan ve 2019’dan bu yana Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere diğer CHP’li Belediye Başkanlarının başarıyla uyguladığı kapsayıcı, şeffaf, halkçı ve sosyal belediyeciliğin önemi büyüktür. İmamoğlu ve Yavaş’ın başını çektiği bu yurttaş odaklı belediyecilik anlayışı, iki Belediye Başkanının da partisini, partinin kaleleri olarak kabul edilen (İstanbul’da Kadıköy, Beşiktaş, Şişli; Ankara’da Yenimahalle ve Çankaya gibi) ilçelerin ötesine taşımıştır. Bu belediyecilik anlayışı, Türkiye tablosunda ise merkez sağın kalesi kabul edilen ve kurulduğundan bu yana AK Parti tarafından aralıksız yönetilen Denizli ve Bursa gibi, 2014’den bu yana yine mevcut iktidarın aralıksız yönettiği Balıkesir gibi büyükşehirleri CHP’ye getirmiştir. Belki de daha önemlisi, milliyetçi-muhafazakâr tonları yüksek olan Adıyaman, Kastamonu, Afyonkarahisar, Uşak, Kütahya ve Manisa gibi kentlerin belediyelerini de CHP’ye kazandırmıştır.

Kaynak: Hürriyet

Bu seçimlerin en büyük kaybedeni, hiç kuşkusuz, kuruluşundan bu yana, yaklaşık çeyrek asır sonra, ilk defa bir seçimde ikinci parti olmasıyla AK Parti ve daha 10 ay önce yeniden Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan’dır. Diğerleri ise, MHP ve İYİ Parti’dir. CHP’nin bu tarihi başarısından ardından seçimlerden başarıyla çıkan diğer parti Yeniden Refah Partisi (YRP) ve post-Erdoğan sonrasının önemli siyasal aktörlerinden olma potansiyeli barındıran Dr. Fatih Erbakan olmuştur.

Kurultay Süreci ve İYİ Parti’nin Geleceği

Kurulduğundan bu yana kimlik bunalımı yaşayan İYİ Parti’nin, Mayıs 2023 seçimlerinden sonra, zaman zaman sözcülerinin, ekran yüzlerinin, çoğu zaman da Genel Başkanı Meral Akşener’in iktidar ve Erdoğan’dan ziyade muhalefete, özellikle CHP’ye yönelik çok sert eleştirileri sıklaşmıştı. Bu durum, ideolojik saiklerden daha çok, en büyük motivasyonu Erdoğan karşıtlığı olan parti tabanını süreç içerisinde fazlasıyla rahatsız etti. CHP’den giden yapıcı ve seçimi kazanmaya dönük iş birliği tekliflerinin öfkeli bir ruh hali ile sürekli geri çevrilmesi, partinin seçimlere “özü başına[6] gireceği kararı ile Millet İttifakı’nın geleceğini de netleştirmiş oldu. “Hür ve müstakil”, “bana abla demeyin[7], bu ifadeler bana göre Mayıs 2023 seçimlerinde alınan yenilgiden sonra ittifak ortağı CHP’ye mesafelenen ve iktidardan ziyade onu ve adaylarını (özellikle Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı) cezalandırmak isteyen İYİ Parti’nin 31 Mart yerel seçimlerindeki duruşunu ve konumunu en iyi anlatan ifadeler… Akşener’in ve kurmaylarının öfkeli siyaseti, 31 Mart yerel seçimlerinde partinin oyunun yüzde üçlere (3,77)[8] kadar düşmesine neden olurken ve parti, hür ve müstakil olarak girdiği seçimlerde Nevşehir dışında hiçbir il ve büyükşehir belediyesi kazanamazken, 2019 yerel seçimlerinde büyükşehirlerde ittifakla elde ettiği meclis üyeliklerini de kaybetti. Akşener, bu başarısızlığın üzerine Genel Başkanlığı bırakırken, partinin önünde 27 Nisan 2024 tarihinde yapılacak seçimli olağanüstü bir kurultay var. Genel Başkanlık için adaylığını açıklayan isimler; TBMM Grup Başkanı Koray Aydın, TBMM Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti Göç Politikaları Başkanı Mehmet Tolga Akalın ve İYİ Parti Kurucular Kurulu Üyesi Günay Kodaz’dır. Akşener’in “bana abla demeyin” çıkışından kurultaya gidilirken kendi mesai arkadaşları ve partilileri de payına düşeni almış gibi görünüyor. Zira Meral Hanım, partide bir dönem Genel Sekreterlik görevinde de bulunan Antalya Milletvekili Uğur Poyraz ile birlikte Genel Başkanlık yarışında desteğini genel başkan adaylarından Mehmet Tolga Akalın’dan yana açıklayan Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz ve Tolga Akalın’ı X (Twitter) hesabından engelledi.[9]

Kaynak: BBC

Partinin kuruluş aşamasındaki teşkilatlanma çalışmalarında teşkilat başkanı olarak da görev yapan Koray Aydın, başta Karadeniz illeri, Ankara ve İzmir delegeleri olmak üzere teşkilatlar üzerinde etkisi devam eden bir isim. Öte yandan, yarışta Akşener’in desteğini alan Dervişoğlu ise Akşener’in bırakmamasını isteyen delegelerin ve TBMM’deki parti grubunun önemli bir bölümünün desteğini alabilir. Aydın’ın kazanması durumunda ise, 2028 seçimlerinde Cumhurbaşkanlığı için Ekrem İmamoğlu’nun karşısına Mansur Yavaş’ın aday olarak çıkma ihtimali hiç de az değil. Çünkü Koray Aydın, halihazırda 31 Martta CHP’den Gölbaşı Belediye Başkanı seçilen Yakup Odabaşı ve Keçiören Belediye Başkanı seçilen Mesut Özarslan ile yakın temasları bulunan bir isim. Kampanya döneminde Mansur Yavaş’ın Belediye Başkanlığı için “Artık son dönemim. Bu hizmetleri bir dönem daha yapıp, Türkiye’ye Mansur Yavaş belediyeciliğini öğretip bırakacağım.[10] çıkışı bu ihtimali güçlendirirken, diğer taraftan Özgür Özel’in “Şu anda takımda iki forvet var… Ama birçok yeni figür de parlıyor. Biri Mansur Yavaş, diğeri Ekrem İmamoğlu. Günü geldiğinde de arkadaşlarımızdan biri Cumhurbaşkanı adayı olacak.[11] ifadeleri de Mansur Yavaş’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığı için partiden kopmasının önüne geçecek bir taktik hamle olarak okunabilir.

Meral Akşener’in tarafsız kalmayıp Dervişoğlu’nu desteklemesinin tepki doğurması da göz ardı edilmemesi gereken bir ihtimal. Tolga Akalın ise CHP’deki değişim ve gençleşmenin yerelde başarı getirdiği tezinin rüzgarını arkasına alıp, “İYİ Parti evreninde” “İYİ Parti’nin Özgür Özel’i” olması temennisiyle özellikle genç delegeler arasında popüler. Yine de asıl yarışın Koray Aydın ve Müsavat Dervişoğlu arasında geçeceği görünmekle birlikte, Dervişoğlu, iki rakibine nazaran kazanmaya daha yakın olabilir. Kendisinin Genel Başkan olmasıyla “İYİ Parti’de gölge genel başkan Meral Akşener mi” tartışmaları yakın gelecekte yankı bulabilir. Ayrıca, kurultayı kim kazanırsa kazansın, yakın gelecekte partiden, CHP başta olmak üzere (genel merkez ve milletvekili düzeyinde) diğer partilere geçişler hızlanabilir.

Gideni ve Gelmekte Olanı Anlamak

Herhalde seçimden önce, muhalefet, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a İstanbul Belediyesi karşılığında Türkiye’de geri kalan tüm belediye başkanlıklarını teklif etse, Erdoğan bu teklifi gözü kapalı kabul ederdi. Çünkü bu seçim, seçimden önce kamuoyuna yansıyan şekliyle bir İstanbul seçimiydi. O nedenle, Erdoğan, Hatay, Konya, Erzurum ve daha birçok ildeki belediye başkanları için miting yaparken, bu mitinglerde partisinin İstanbul adayı Murat Kurum’a da oy istemeyi ihmal etmedi. Bununla eş zamanlı olarak, Erdoğan, 17 Bakanını da İstanbul’da sahaya sürdü. Ancak tüm bunlara rağmen önce partisini değişime hazırlayan ve Kılıçdaroğlu’nu siyaseten emekli eden İmamoğlu, 31 Mart seçimlerinde bizzat Erdoğan’ı bir kez daha mağlup etmeyi başardı. Bu minvalde, Ekrem İmamoğlu, 1 Nisan sabahı Türkiye siyasetinde açılan yeni dönemin en önemli siyasal aktörlerinden biri olduğunu yeniden hatırlattı.

Alman Basını: “İmamoğlu kolay bir partner değil. CHP’li belediyelerin mülteci politikaları Avrupa ile uyuşmuyor.”

Kaynak: Solcu Gazete X (Twitter) Hesabı

İmamoğlu, bu hatırlatmayı sadece içerideki siyasete dönük yapmadı. Özellikle seçim sonuçlarının belli olmasının ardından The Guardian[12], Financial Times[13] ve The Economist[14] gibi önemli gazetelere verdiği röportaj ve kaleme aldığı makalelerde, Türkiye’nin bir değişimin kapısında olduğunun altını da çizdi. İmamoğlu’nun bu vurgusu, özellikle Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Türkiye’yi sadece Avrupa’nın göçmen bürosu olarak görmemesi gerektiğini, Erdoğan’ın Türkiye’de artık popüler olmadığını ısrarla tekrarlıyor ki, 2028’e kalmadan Ekrem İmamoğlu’nun Avrupalı mevkidaşlarının devletin en üst kademesinden muhatabının kendisinin olması ihtimali epey yüksek. Çünkü İmamoğlu şunu biliyor; Avrupa’da da merkezi iktidarlar giderek popülistleşen sağ iktidarlar tarafından yönetilirken, önemli şehirlerin belediyeleri muhalefet tarafından yönetilmektedir. İmamoğlu, bu hat üzerinden Avrupa’daki muhatapları ile iş birliği yürütüp, Türkiye’deki demokratikleşme mücadelesini bu zemine de taşımak istiyor. Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in Erdoğan’dan önce İmamoğlu’nu ziyaret etmesini de buradan okumak gerekmektedir.

CHP’nin 47 yıl sonra birinci parti olmasıyla sonuçlanan 31 Mart yerel seçimleri, dünyada ve özellikle Avrupa ülkelerinde popülist ve aşırı sağ güçlenirken, Türkiye’de sosyal demokrasinin ve merkez siyasetinin güçlenmiş-yükselişe geçmiş görüntüsü Türkiye’yi atipik bir örnek olarak diğerlerinden şimdilik ayrıştırmaktadır. Türkiye’nin buradan, dünyaya örnek olacak “bir demokrasi hikâyesi” yazma başarısı hiç de uzak değil. Yeter ki küçük ve dar siyasal hesaplar kolektif çıkarları gölgelemesin.

İsa USLU

DİPNOTLAR

[1] https://twitter.com/ekrem_imamoglu/status/1663078997561860096.

[2] https://www.bbc.com/turkce/articles/cev84gnjr5eo.

[3] https://www.bbc.com/turkce/articles/c4nv4my3yrxo.

[4] https://www.gazeteduvar.com.tr/iktidara-yakin-sirketin-secim-sonrasi-anketinde-chp-surprizi-galeri-1683248?p=5.

[5] https://www.bbc.com/turkce/articles/crgdklmmeyno.

[6] https://www.gazeteduvar.com.tr/iyi-partide-kritik-4-gun-ve-ozu-basimiza-karari-haber-1651125.

[7] https://serbestiyet.com/haberler/aksenerden-chpye-salvolar-bana-abla-mabla-demeyin-161613/.

[8] https://secim.aa.com.tr/.

[9] https://www.gazeteduvar.com.tr/meral-aksenerden-kurultay-oncesi-sasirtan-hamle-hepsini-sildi-haber-1684140.

[10] https://www.ntv.com.tr/turkiye/mansur-yavas-son-donemim-turkiyeye-mansur-yavas-belediyeciligini-ogretip-birakacagim,6D1qlM3t8ES4QXLxUTarIw.

[11] https://www.dunya.com/gundem/ozgur-ozelden-cumhurbaskani-adayligi-cikisi-isim-verdi-ve-bu-arkadaslarimizdan-biri-olacak-dedi-haberi-722472.

[12] https://www.theguardian.com/world/2024/apr/01/who-is-ekrem-imamoglu-istanbul-mayor-recep-tayyip-erdogan-reign-president-ak-party.

[13] https://www.ft.com/content/26654ce0-e9f0-4d26-b098-133e45f38dae.

[14] https://www.economist.com/by-invitation/2024/04/10/ekrem-imamoglu-on-turkeys-renewed-faith-in-democracy.

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.