DOĞU’DA YAŞANAN GELİŞMELER VE TSK’NIN KAFA KARIŞIKLIĞI

upa-admin 21 Mayıs 2014 2.171 Okunma 0
DOĞU’DA YAŞANAN GELİŞMELER VE TSK’NIN KAFA KARIŞIKLIĞI

Yaklaşık 30 yıl boyunca PKK ile mücadele eden Türkiye Cumhuriyeti, yaklaşık olarak iki yıldır artık mücadeleyi bırakmış, MİT’i kullanarak terör örgütüyle görüşmelere başlamış ve “Barış Süreci” isimli bir sürecin başlatıldığı dile getirmiştir. 21 Mart 2013 tarihinde Diyarbakır’da yapılan Nevruz kutlamaları medya tarafından “Orada barış rüzgarları esiyor!” şeklinde haberler ile sunulmuş ve bazı köşe yazarları bu süreci öven yazılar yazmışlardır.[1]

Barış Süreci’nin devam ettiğine dair kullanılan en büyük argümanlardan biri ise TSK ile PKK arasında çatışmanın olmaması ve şehit verilmemesidir. Star Gazetesi’nin köşe yazarlarından Ahmet Kekeç, 27 Nisan 2013’te yazdığı “Kaç Aydır Şehit Tabutu Gelmiyor… Utanın!” yazısında durumu şöyle dile getirmektedir: “Efendim, geri çekilme kara yoluyla mı gerçekleşecekmiş, yoksa başka ulaşım mecraları ve araçları mı kullanılacakmış? Sonra, PKK’nın elindeki silahlar ne olacakmış? Bilemem ben kardeşim… Bildiğim şu: Kaç aydır insan ölmüyor. Kaç aydır şehit cenazesi gelmiyor. Kaç aydır karakol basılmıyor. Kaç aydır mayın patlamıyor. Kaç aydır metropoller bombalanmıyor. Kaç aydır gözü yaşlı analar ve babalar biricik evlatlarının tabutu başında, çaresiz ve gönülsüz bir teslimiyet içinde ‘vatan sağ olsun’ diye inlemiyor.”[2]

Barış Süreci’nin güçlenmesi için bazı kurum/ kuruluş açıklamalar yapmış[3] ve şehit aileleri ile PKK’lı aileler aynı sofrada buluşturulmuştur.[4] Bu gelişmeler siyaset dünyasına da yansımış, AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner yaptığı bir açıklamada barış süreci ile terörün biteceğini ve MHP’nin yeterli desteği bulamayacağını dile getirmiştir.[5] Peki, Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde yaşanan gelişmeler bu tozpembe tablolarla nasıl bir renk uyumu içindedir? Bu sorunun cevabını almak istiyorsanız yapmanız gereken sansüre maruz kalmayacak bilgi edinmeniz ya da bölgeyi yerinde incelemenizdir. Normal bir vatandaşın bölgeyi ziyaret etme ve yaşananları yerinde inceleme imkanı ne kadar az ise, günümüz şartlarında yaşadığı yerden bölge hakkında sağlıklı bilgiye ulaşması da o kadar zordur. Bunların dışında sağlıklı bilgiye ulaşabilmek için yapılacak en basit yol; Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan ya da görev yapan tanıdıklardan faydalanmak olacaktır.

Sağlıklı bilgiye ulaşabilmek için bölgede uzun yıllar boyunca görev yapan bir subay ile yaptığım görüşmede söyledikleri yaşananları şu şekilde özetlemektedir: “Siyaset ve güç buralarda PKK’ya devredildi!”. Vatani görevini Hakkari’de yedek subay olarak yapmış ve tezkeresini almış birinin yaptığı açıklamalar ise yukarıdaki cümleyi kanıtlar niteliktedir. TSK’ya PKK konusunda güvenmeyen ve hatta TSK ile PKK arasında çıkar birliğini savunan kesimler, bu bilgilerin güvenirliğini sorgulayabilirler. Ancak bir hafta önce Emniyet İstihbaratından biri ile yaptığım görüşme sırasında şunları dile getirmiştir; “Bölgede çok kirli bir oyun oynanıyor. Barış Süreci falan palavra. Pazarlıklar, Cumhurbaşkanlık seçimi üzerine yapıldı. Ondan sonra her şey patlak verecek. Barış Süreci adı altında ordunun elini kolunu bağladılar. PKK istediği gibi cirit atıyor. Süreç yakında bozulacak. Çünkü dikkat edin PKK sürekli taciz ateşi açıyor. Nedeni artık bir ordu kadar güçlenen örgüt kendi içinde tamamıyla kontrolü sağlayamamasıdır. Terör örgütü bile bu kendi içinde tartışma halinde. Bazı liderler “bekleyelim görelim” diyor diğerleri ise bu kadar güçlenmişken Kürdistan’ın silahla kurulması taraftarı. Sürecin bitmesi de sıkıntı yaratacaktır bitmemesi de… Barış Süreci biterse günde en az 15 şehit haberi alırız. Ama yok süreç devam ederse burada PKK’nın tavrını ise gelecekle ilgili verilen sözler belirleyecek…”.

Doğu veya Güneydoğu bölgesine gittiğinizde karşınıza şehirlerde çeşitli örgütler adı altında örgütlenen PKK sempatizanı grupların özgür düşünceye imkan tanımayan baskıcı yapıları çıkmaktadır. Örnek olarak PKK’yı eleştiren ve Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlılığını ifade eden bir grup, ya sürekli baskı altındadır ya da açık bir şekilde saldırıya uğramaktadır. Bölgede eleştirilemez olan PKK, kendi karşıtı olan herkesi sindirme politikaları izlemektedir. Uzun yıllar boyunca dağda silahla yaşamış örgütün, AKP politikasıyla birlikte bir kısmının düzlüğe inmesi, örgüt sempatizanlarını oturup konuşulabilir hale getirmemiştir. Tam tersi hala dağdaki psikolojiyi yaşayan örgüt üyeleri ellerindeki silahın da verdiği özgüvenle birlikte izledikleri politikalar ve söylemleri kabul edilmediği zaman daha baskıcı bir tutum izleyebilmektedir. Yıllarca dağda kalan PKK, söyledikleri ve stratejileri “hakkını savunduğuna inandığı” insanlar tarafından tartışılıp eleştirilince, “Sizin için ben mücadele ettim. Sizin için ben öldüm. En doğrusunu ben bilirim. Benim dediğim olacak!” şeklinde bir psikolojiye bürünmektedir. Bölgeye kendi seyahatinizi gerçekleştirdiğinizde insanların özerklik, PKK’nın başı Öcalan’a özgürlük verilmesi ve PKK’lılar için koşulsuz şartsız genel af çıkarılması gibi istekleri her yerde dile getirilmektedir. Burada işin acı yanı, BDP’ye oy veren insanlar bu söylemleri dile getirirken AKP’ye oy veren insanların da bölgede yaşanan gelişmelere sempati ile bakmasıdır. Burada önemli olan mevzu insanların sokaklarda ve kahvehanelerde neler konuştuğunun yanı sıra anlaşmaya varılan ve belli bir kesimi savunan insanların kapalı kapılar ardında neler konuştuklarıdır. Örnek olarak yıllarca devletin aşireti olarak bilinen İzol aşireti başta olmak üzere Şanlıurfa’da Bucak, Tüysüz, Karavar, Ağaçkan, Üzeyranlı, Geyikler, Bablılar, Karageçili aileleri BDP ile barışmıştır.[6] 28 Aralık 2010 tarihinde Fatih Altaylı’nın Teke Tek programına katılan İzol aşireti liderlerinden Hamit İzol, özerkliği halkın değil, BDP’nin istediğini dile getirmiştir.[7] Sorulması gerekilen soru, “Bu aileleri BDP ile yakınlaştıran temel neden nedir?” olmalıdır. 2014 yerel seçimleri sonuçlarına ve yeni yetişen genç kuşağın özerklik ve bağımsızlık söylemlerine bakıldığı zaman, bu isteğin halka da kabul ettirildiği ortaya çıkmaktadır.

Türkiye’de şu anda bölge ile ilgili sağlıklı ve sansürsüz habere ulaşma imkanı kısıtlıdır. Buna rağmen bölge ile ilgili haberlerin bir kaçına bakacak olursak, PKK tarafından iş makinesi ve araç yakma[8], işçi kaçırma[9], taciz ateşi açma[10] sürekli yaşanan olaylar halini almıştır. Ayrıca 5 Mart’ta uzman çavuş Musa Somay’ın şehit olması üzerine Genelkurmay, 7 Mart’ta yaptığı açıklamada PKK’yı suçlamıştır.[11] Türk Silahlı Kuvvetleri ise kendisine açılan taciz ateşlerine karşılık vermekte yani “nefsi müdafaa” yapmaktadır.

1980’lerden bu yana PKK ile aktif bir şekilde mücadele eden Türk Silahlı Kuvvetleri, Barış Süreci ile ilgili sürekli sessiz kalmaktadır. Özellikle Orgeneral Necdet Özel’in Genelkurmay Başkanı olmasıyla birlikte Türk Silahlı Kuvvetleri, ülkedeki siyasi gelişmeler hakkında yaptığı yorumları minimuma indirmiştir. Aynı şekilde diğer komutanlar da herhangi bir siyasi demeç vermemektedirler. Kürtçe eğitim üzerine yaptığı açıklamalarda tartışma yaratan Necdet Özel[12], Genelkurmay sitesinde BDP hakkında “bölücü terör örgütüne müzahir bir parti” yazmasına tepki gösteren Hasip Kaplan’ı arayarak konu ile ilgili özür dilemiştir.[13]

Türkiye’de son bir yılda PKK’nın ve PKK sempatizanı grupların faaliyetlerine Barış Süreci’nin zarar görmemesi için sürekli bir göz yumma durumu hakimdir. Türkiye’de yaşanan gelişmeler, Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde yaşanan olaylar artık açıkça göstermektedir ki, Barış Süreci’nin birçok noktası tartışmaya açılmalıdır. Çünkü dağda terör örgütü PKK, şehirlerde ise sempatizanları tarafından estirilen terör en üst seviyededir.

Yaşanan bu gelişmeler karşısında TSK’nın izlemiş olduğu istikrarlı bir strateji bulunmamaktadır. Örnek olarak 5 Ocak 2012 tarihinde Fikret Bila’nın sorularını cevaplayan Necdet Özel, PKK ile ilgili aşağıdaki gibi bir açıklamada bulunmuştur: “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, devletin diğer kurum ve kuruluşlarıyla koordineli olarak yürüttüğü mücadele sonucunda terör örgütü amaçladığı hedeflere ulaşamamıştır. Bundan sonra da ulaşması mümkün değildir. Devletimiz, milli güç unsurlarını etkin bir şekilde kullanarak mutlaka bölücü terör örgütünün ismini gündemden çıkartacaktır”.[14]

Daha düne kadar PKK’nın adını gündemden sileceğini belirten TSK, bugün kendisine yapılan saldırılara sadece karşılık vermektedir. PKK’ya karşı yaptığı operasyonların durdurulduğuna dair çıkan haberlere[15] karşılık açıklama yapan TSK, haberleri yalanlayarak “TSK’nın hukuki mevzuat gereği kendisine verilen vazifeyi devam ettirdiğini” dile getirmiştir.[16] Ancak yapılan bu açıklamalardan sonra bile operasyon haberlerinin kesilmesi tartışmalara neden olmaktadır.

Barış Süreci içinde Türkiye’de sınır dışına çekilmesi planlanan terör örgütü üyelerinin hala çekilmemiş olmasına dair süren tartışmalar, örgütün çekildiğine dair piyasaya sunulan ancak Türk kamuoyunda tartışma yaratan fotoğraflar ve PKK’nın Türk toprakları içinde taciz ateşinde bulunması TSK’nın açıklamalarını tartışmalı hale getirmektedir. Özellikle Oslo görüşmelerinin ortalığa saçılması sonrası ortaya çıkan MİT-PKK müzakere sürecine ve hükümetin terörist başı Abdullah Öcalan ile anlaşma politikalarına karşı sessizliğini bozmayan TSK,  Genelkurmay’ın internet sitesindeki “Önemli Yurtiçi Olaylar” kısmında yaptığı bilgilendirmelerde PKK için “bölücü terör örgütü”sıfatını kullanmaya devam etmektedir.[17] Burada TSK’nın açıklama yapması her ne kadar anti-demokratik görülse de, terör örgütüyle direk mücadele eden ve bölgedeki havayı analiz etmeye kabiliyetinin bulunması TSK’ya bu hakkı vermektedir. TSK’nın yapacağı açıklamalar anti-demokratik olarak yorumlanırken, askerlik mesleğinin diğer mesleklerden en önemli farkının burada sadece memurluk icabı görev yerine getirilmemesi ve kurum çalışanlarının hayatlarını ortaya koymaları olduğu hatırlanmalıdır. Ayrıca TSK’nın yapacağı açıklama, siyaseti yönlendirecek şekilde değil, sadece bilgilendirecek şekilde yapılmalıdır. Diğer taraftan BDP’li veya PKK’lıların yaptığı açıklamaların[18] tartışılmaması, Türk siyasetinde ve medyasında üç maymunun oynandığının en büyük göstergesidir. Örnek olarak 7 Nisan 2014 tarihinde yayınlanan bir haberde PKK’nın son bir ayda 6 kişiyi şehit ettiği dile getirilmektedir.[19]

Unutulmamalıdır ki, hukuk siyasete göre şekil alamaz, siyaset hukuka göre şekil almalıdır. Bu sürecin yarın nasıl biteceği tartışmalara açık bir konu olsa da, Abdullah Öcalan’ın aşağıdaki konuşması ihtimaller dahilindedir: “İşin enteresan tarafı ben uyardım, bu süreç yeniden başlarken çok akıllı şeyler söyledim. Parlamento izni olmadan hepiniz vatana ihanet ile yargılanıyorsunuz. Elimizdeki en güçlü silah bu. Diyemezler ki sonra ‘bizi Apo bizi oyuna getirdi’ diye, ben bunları dürüstçe hepsini söyledim. Benim konumum sağlam. Şu anda yapılan işlerin hepsi kanunsuzdur, Türkiye’de tam bir hukuk kriz yaşanıyor, her an hepimizi savcı soruşturmaya çekebilir.”[20]

Bu gelişmeler de göstermektedir ki, Barış Süreci ile ilgili çok ciddi hukuki ve siyasi sıkıntılar bulunmaktadır. Bunlar çözülmeden bu sürecin başarıyla sonuçlanmasını beklemek zordur. Bu noktada her ne olursa olsun, Türk milletini oluşturan Türk ve Kürt unsurların kardeşliği her zaman akıllarda ve kalplerde olmalıdır.

 

Emrah KAYA

[1] “Diyarbakır’daki Nevruz’da Barış Rüzgarları Esti”, http://www.cihan.com.tr/news/Diyarbakir-daki-Nevruz-da-baris-ruzgarlari-esti-CHOTc4MzQzLzE.

[2] Ahmet Kekeç, “Kaç aydır şehit tabutu gelmiyor… Utanın!”, http://haber.stargazete.com/yazar/kac-aydir-sehit-tabutu-gelmiyor-utanin/yazi-749030.

[3] “Şehit Aileleri: Yeni Süreci Destekliyoruz”, http://www.taraf.com.tr/haber-sehit-aileleri-yeni-sureci-destekliyoruz-113109/ ; “Bahçeli’yi Allah’a Havale Ediyoruz”, http://www.taraf.com.tr/haber-bahceli-yi-allah-a-havale-ediyoruz-118979/ ; “Barış Sürecine Anlamlı Destek”, http://www.aksaray.bel.tr/haberler-7/baris_surecine_anlamli_destek_-4436.html.

[4] “Şehit Aileleri ve PKK’lı Aileleri Birlikte Yemek Yedi”, http://www.radikal.com.tr/turkiye/sehit_aileleri_ve_pkkli_aileleri_birlikte_yemek_yedi-1125997.

[5] “Mehmet Metiner: Utanmazlar, Arlanmazlar!”, http://www.haber5.com/siyaset/mehmet-metiner-utanmazlar-arlanmazlar.

[6] “İttifakımız Halklara Barış Getirir”, http://www.ozgur-gundem.com/?haberID=95199&haberBaslik=BDP%20ile%20%C4%B0zol%20a%C5%9Fireti%20yemekte%20bulu%C5%9Ftu&action=haber_detay&module=nuce.

[7] “Özerklik Kürt Halkının Değil BDP’nin Talebi”, http://www.haberturk.com/polemik/haber/585961-ozerklik-kurt-halkinin-degil-bdpnin-talebi.

[8] “Diyarbakır ve Hakkari’de Üç Araç Yakıldı”, http://staff.aljazeera.com.tr/haber/diyarbakir-ve-hakkaride-uc-arac-yakildi.

[9] “PKK 3 İşçiyi Kaçırdı”, http://staff.aljazeera.com.tr/haber/pkk-3-isciyi-kacirdi.

[10] “PKK Ateş Açtı: 1 Asker Yaralı”, http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/57957/PKK_ates_acti__1_asker_yarali.html.

[11] “Genelkurmay PKK’yı Suçladı”, http://staff.aljazeera.com.tr/haber/genelkurmay-pkkyi-sucladi.

[12] “Kürtçe Eğitimi Uygun Görmüyorum”, http://www.haberler.com/kurtce-egitimi-uygun-gormuyorum-3239257-haberi/; “Demirtaş’a Onbaşı Fırçası!”, http://haber.gazetevatan.com/demirtasa-onbasi-fircasi/422645/9/siyaset; “Demirtaş Fena Yerden Vurdu!”, http://siyaset.milliyet.com.tr/demirtas-fena-yerden-vurdu-/siyaset/siyasetdetay/11.01.2012/1487515/default.htm.

[13] “TSK’dan Sürece Uygun Adım”, http://www.taraf.com.tr/haber-tsk-dan-surece-uygun-adim-138471/.

[14] Fikret Bila, “Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Milliyet’e Terörle Mücadeleden Yeni Anayasaya, Dersim’den Uludere’ye Kadar Önemli Açıklamalar Yaptı”, http://siyaset.milliyet.com.tr/-pkk-nin-adini-gundemden-silecegiz-/siyaset/siyasetyazardetay/05.01.2012/1484575/default.htm.

[15] “Askerin Elini Üç Ay Önce Bağladılar”, http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/20292-askerin-elini-uc-ay-once-bagladilar.html.

[16] “’Operasyonlar Durdu’ Açıklaması!”, http://haber.gazetevatan.com/operasyonlar-durdu-aciklamasi/524942/1/gundem.

[17] “2014 Yılı Önemli Yurtiçi Olaylar”, http://www.tsk.tr/11_haberler_olaylar/11_8_onemli_yurtici_olaylar/onemli_yurtici_olaylar_2014.html.

[18] “Van Milletvekili Aysel Tuğluk: Öcalan’a Özgürlük Kürdistan’a Statü”, http://www.gazetevan.com/Muradiye/66382-Van-Milletvekili-Aysel-Tugluk_-Ocalana-Ozgurluk-Kurdistana-Statu.html ; “Barış Süreci Böyle Giderse, Gerilla Sürece Müdahale Eder”, http://t24.com.tr/haber/baris-sureci-boyle-giderse-gerilla-surece-mudahale-eder,257927.

[19] “PKK 6 Kişiyi Şehit Etti”, http://ekonomiekibi.com/haber/detay/12010/pkk_6_kisiyi_sehit_etti.

[20] “Teröristbaşı Öcalan: ‘Erdoğan Adım Adım Yüce Divana Gidiyor’”, https://www.youtube.com/watch?v=HUeLAW0dljo.

Leave A Response »

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.