Avrupa’nın lider ülkelerinden İtalya’da, toplam 1342 yerleşim yerindeki (comuni) yöneticileri belirlemek için yapılan yerel seçimlerin ilk turu 5 Haziran’da düzenlendi. İtalyan seçim sistemi gereği, 5 Haziran’da yüzde 50’nin üzerinde oy alabilen adaylar seçilirken, hiçbir adayın yüzde 50’yi bulamadığı seçim bölgelerinde en yüksek oyu alan iki aday 19 Haziran’da bir kez daha yarışacaklar.
Seçimlerin, Başbakan Matteo Renzi liderliğindeki merkez sol Demokrat Parti (PD), eski Başbakanlardan ve şimdilerde sağlık sorunları yaşayan Silvio Berlusconi liderliğindeki Forza Italia ve komedyen Bebbe Grillo liderliğindeki 5 Yıldız Hareketi arasında büyük bir mücadeleye sahne olması bekleniyor. Özellikle yaptığı reformlarla adından söz ettiren Başbakan Renzi’nin partisinin alacağı oy, halkın kendisine ve hükümetine duyduğu güveni ölçmek açısından önemli bir test işlevi görecek. Zira medya önündeki başarılı imaj çalışmalarına karşın, 2014’den beri Başbakanlık koltuğunda oturan Renzi’nin ekonomideki performansı hiç de göz kamaştırıcı değil. Ülke ekonomisini yüzde 0,2’lik küçülme oranıyla devralan Renzi, geçtiğimiz iki yılda yüzde 1’lik bir ekonomik büyüme oranını yakalamayı başarmasına karşın[1], bu, İtalyan halkınca beklenilen ölçüde başarılı bir performans olarak görülmüyor. Nitekim ülkede halen yüzde 10’ların üzerinde olan işsizlik oranı da[2], bunun somut bir göstergesi. Bu nedenle, Renzi ve partisinin yerel seçimlerde fazla başarılı olması beklenmiyor. Renzi için seçimlerin önemli olmasının bir diğer sebebi de, Ekim ayında yapılması planlanan anayasa değişikliği referandumu öncesindeki son sınav olması. Renzi’nin ülke yönetiminde istikrarı sağlamak adına bazı değişikliklere gidilmesini ve Senato’nun yetkilerinin kısıtlanmasını öngördüğü bu anayasa reformu, Ekim ayında halkoyuna sunulacak.[3] Bu değişikliklerin halk tarafından reddedilmesi, ülkede siyasal kaos ortamının doğmasına ve erken seçimlere gidilmesine neden olabilir. Zira Başbakan Renzi, daha önce referandumdan mağlup çıkması durumunda istifa edeceğini söylemişti.[4]
Virginia Raggi
Renzi ve partisinin sınırlı başarısı ve Forza Italia’nın geçmişten gelen olumsuz hatıraları nedeniyle, Bebbe Grillo’nun lideri olduğu ve sistem-karşıtı çizgisiyle dikkat çeken 5 Yıldız Hareketi’nin[5] seçimde önemli bir çıkış gerçekleştirebileceği öngörülüyor. Popülist çizgideki partinin ideolojisini tanımlamak hayli zor; partinin çevreci, internet özgürlüklerini savunan ve AB’ye şüpheyle yaklaşan farklı ideolojik kimlikleri mevcut. AB karşıtlığı, partinin aşırı sağ olarak yaftalanmasına neden olurken, aslında internet özgürlükleri ve çevreci hassasiyetler partiye sol bir kimlik de kazandırıyor. Partinin lideri Bebbe Grillo’nun renkli kişiliği, partinin diğer adaylarına da yansımış gözüküyor. Örneğin, partinin başkent Roma’da ilk turda yüzde 35,25 oy alarak favori isim haline gelen adayı Virginia Raggi, 37 yaşındaki genç ve güzel bir kadın hukukçu. Raggi ile başkentin kazanılması, 5 Yıldız Hareketi’ne büyük güç katacak ve şimdiye kadar daha çok marjinal olarak görülen bu hareketi merkez siyasete iyiden iyiye dahil edecek. Raggi, ilk turda yüzde 25 olay alan Demokrat Parti adayı Roberto Giachetti ile kozlarını paylaşacak ve büyük olasılıkla seçilecek.
Giuseppe Sala
Ülkenin önemli sanayi merkezlerinden olan moda başkenti Milano’da da Başbakan Renzi ve partisi için işler ilk turda iyi gitmedi. Demokrat Parti’nin seçime büyük favori olarak giren adayı -Milano Expo 2015 ceo’su- Giuseppe Sala, ilk turda yalnızca yüzde 41,7 olarak seçilemedi. Forza Italia’nın adayı Stefano Parisi ise, ilk turda aldığı yüzde 40,8 oyla ikinci turda da şanslı olduğunu gösterdi. İkinci tura Sala favori olarak girmesine karşın, işi kolay olacak gibi görünmüyor.
Luigi de Magistris
Roma ve Milano dışında, Napoli ve Torino gibi büyük kentlerde de ilk turda seçimi hiçbir aday kazanamazken, gözler 19 Haziran’da yapılacak olan ikinci tura çevrildi.[6] Napoli’de 2011’den beri Belediye Başkanı olan bağımsız sol aday ve eski savcı Luigi de Magistris, ilk turda aldığı yüzde 42,61 oyla, yüzde 24,08 oyda kalan merkez sağ Forza Italia’nın adayı Gianni Lettieri’nin önünde kesin favori olarak gözüküyor.[7] PD adayı Valeria Valente ise, ilk turda yüzde 21,22 oyda kalarak hayalkırıklığı yarattı. Magistris, geçmişte yürüttüğü mafya ve yolsuzluk karşıtı soruşturmalarla ülkede oldukça sevilen bir isim ve daha önce de 2009 Avrupa Parlamentosu seçimlerinde ülkede en çok oy alan ikinci aday olarak dikkat çekmişti.
Seçimde iki Türk kökenli aday da yarışıyor. Başkent Roma’da Belediye Meclisi için iktidardaki Demokrat Parti (PD) listesinden aday olan Bingöllü Emin Öztürk ile kuzeydeki Novara vilayetine bağlı Trecate ilçesinde Belediye Meclis üyeliğine bağımsız aday olan Kahramanmaraşlı İbrahim Saban bu seçimde yarışan Türk kökenli adaylar olarak dikkat çekiyorlar.[8]
Sonuçta, Başbakan Renzi ve iktidardaki partisi PD’nin seçimlerde Milano’yu kazanarak durumu kurtarsalar bile, Roma’nın kaybedilmesi ve Ekim ayındaki referandum öncesinde güçlü bir tablo ortaya konulamaması nedeniyle seçimden yaralı olarak çıkmaları bekleniyor.
Yrd. Doç. Dr. Ozan ÖRMECİ
[1] http://www.tradingeconomics.com/italy/gdp-growth-annual.
[2] http://tr.tradingeconomics.com/italy/unemployment-rate.
[3] http://www.wsj.com/articles/italian-local-elections-pose-big-test-for-prime-minister-matteo-renzi-1465118835.
[4] http://www.reuters.com/article/us-italy-renzi-referendum-idUSKBN0UC0WG20151229.
[5] Web sitesi için; http://www.movimento5stelle.it/.
[6] http://www.haberler.com/italya-da-kismi-yerel-secimler-8502696-haberi/.
[7] http://www.ilgiornale.it/news/politica/napoli-va-ballottaggio-de-magistris-lettieri-1267937.html.
[8] https://www.cihan.com.tr/tr/italya-yerel-secim-2087847.htm.